Bir kilo saman bin kilo duman

ÜÇ soru:
"CHP bu hale nasıl düştü?"
"CHP gelecek için, ne yapacak?"
"CHP'ye kim genel başkan olacak?"
Görülen o ki, herkes üçüncü sorunun cevabının peşinde; her ortaya çıkan genel başkan adayı...
* * *
CHP kendisini yenilemelidir.
Laf güzel!
Hele buna bir de iri iri laflar ekleyip "yeniden yapılanmalı, koşullara uyum sağlanmalı" gibi, içi boş kavram salatası yaptınız mı, tadına doyum olmaz...
Elbette her yenilenme bir değişimin gereğidir, değişim yenilenmeyi gerektirir.
Yalnız değişimin gerektirdiği yenilenme, CHP'nin kuruluş gereklerine aykırı olamaz; Cumhuriyet'in temel nitelikleri, CHP'nin de temel nitelikleridir.
Nedir bunlar?
Türkiye Cumhuriyeti ulus devlettir.
CHP buna aykırı olabilir mi?
Bu devlet, ülkesiyle, milletiyle bölünmez bir bütündür, dili Türkçedir.
CHP buna aykırı olabilir mi?
Olamaz!
Bunların tartışılması bile CHP için düşünelemez.
* * *
DÜŞÜNÜLEMEYECEĞİ, 1991 seçimlerinde anlaşıldı, HEP'i Meclis'e taşıma çabaları CHP için tehlike çanları çaldırdı, parti Rize'den İstanbul'a kadar Karadeniz sahilinde tek bir milletvekili çıkaramadı.
Bundan ders alındı mı?
Ne gezer!
* * *
ARKASINDAN Altı Ok'un ikisini, üçünü atma tartışmaları başladı, "Ben Özal'dan daha Özalcıyım!" diyenlere, "numaracı" cumhuriyetçilere kapılar açıldı.
O bitti, İngiltere İşçi Partisi lideri Blair'e özenme modası başladı, yenileşmek diye, Amerikan şarkıcılarının, dumanlar içinde merdivenlerden indiği konserlere benzeyen zıpırlıklar yenilik adına yutturulmak istendi.
Kökü, Kuvayı Milliye'ye, Müdafaa - i Hukuk Cemiyetleri'ne, Cumhuriyet devrimlerine dayanan bir parti örgütü, bu zıpırlıklara tahammül edemedi.
* * *
VE bir de, Deniz Baykal'ın "az olsun, benden olsun" taktiği CHP'yi bu hale getirdi, seçimlere üç gün kala "Atatürkçüyüz!" ilanları bile onları kurtarmaya yetmedi, seçmen örgütün yapamadığını yaptı, yöneticileri cezalandırdı.
* * *
CHP asıl şimdi kurtulacaktır, denenmiş, tükenmiş kişileri genel başkan seçerek değil, geleceğin hedeflerini belirterek, temel ilkelere bağlı, halka umut ve heyecan verecek olan bilgili gençleri seçerek...
* * *
İL başkanlarının bildirisi umutlu bir başlangıçtır; bakın ne diyorlar:
"Topluma yeniden umut olacak bir yapılanma ile, yıpranmamış, dinamik, uzlaşmacı, Altı Ok'a ve çağdaş sosyal demokrasiye yürekten bağlı bir yönetimle iddialı ve kararlı bir koşuya çıkacağız. Cumhuriyet Halk Partisi'ni hep birlikte layık olduğu yere getireceğiz."
CHP'nin emektarlarından Hayrettin Unsal'ın dediği gibi:
"CHP, bir kilo samandan, bin kilo duman çıkaranların ardından yürümemelidir."
Hele hele, günah çıkarmaları gereken şöhret - i kazibelerin, yalancı şöhretlerin ardından asla...
Hazretler, sanki partiyi onlar bu hale getirmemiş gibi arz - ı endam ediyorlar, onları görünce aklımıza İsmet Paşa'nın, Cevdet Sunay için söylediği geliyor:
"Şimdiye kadar ne yaptı ki bundan sonra ne yapacak?"



Yazara E-Posta: h.pulur@milliyet.com.tr