Açıkça belirtelim; "bu borç dönmez" diyenler giderek çoğalıyor. Özellikle bankaların bono iştahının bir hayli azaldığı ifade ediliyor. Bunların hepsi de olumsuz işaretler. Ama peşinen belirtelim, hiçbiri aşılamayacak sorunlar değil.Geçenlerde 18 Mart ihalesi de kaygı yaratmıştı. O ihalede de yürekler hopluyordu. Üstelik bir gün önce Hazine borçlanması gereken miktarı bile tutturamamıştı. Ancak "tezkere Meclise sevk ediliyor" haberiyle ve Devlet Bakanı Babacanın yardımın hala gündemde olduğu açıklamalarıyla ihale atlatıldı.Şimdi bu kez 9 Nisandaki yüklü ihale konuşuluyor. Ancak bu kaygılar da abartılı:Birincisi, bugün bankaların kaynaklarını bonodan başka bir alana kaydırma olanağı bulunmuyor. Çünkü kredi talebi pek yok. Bu nedenle kamunun borçlanması bankaların işine yarıyor. Hele hele bu denli yüksek faizlerle. Böylece bankalar krizde kaybettiklerini telafi etmiş oluyorlar.İkincisi, Hazine faiz - dışı fazla yaratmayı sürdürüyor. Yani faizler astronomik olmasa, borç küçülecek. Yaratılan faiz - dışı fazla hedefi tutturamıyor, ama dünya rekoru bir hedefi de tutturmak pek kolay değil. Bu da göz ardı edilmemeli.Üçüncüsü ve hepsinden önemlisi, hemen yanı başımızda bir savaş patlamışken faizlerin yükselmesinden daha normal ne olabilir? Önemli olan bunun kalıcı olmaması ve Hazinenin bunu en az hasarla atlatacağını bilmesi.Dördüncüsü, Hazinenin elinde önemli silahlar bulunuyor. Örneğin şu anda Merkez Bankası bilançosunda Hazinenin 4.6 katrilyonluk bir nakdi tasarrufu bulunuyor. 9 Nisanda ödeyeceği rakam ise 5 katrilyondan ibaret. Üstelik 9 Nisana kadar tahsil edeceği birçok geliri bulunuyor. Temel harcaması ise pek gözükmüyor. Kaldı ki, Maliye Bakanlığı dün tüm harcama tahsislerinin 3 ay için durdurulduğunu açıkladı.Bunun ötesinde, Merkez Bankası her an devreye girerek piyasaları rahatlatabilir. Ve nihayet Hazine çok kısa vadeli ihale açarak ödeyeceği reel faizi düşürebilir. Nisan ayında toplam 6.9 katrilyon, mayısta da 9.3 katrilyonluk itfalar bulunuyor. Özellikle 7 Mayıstaki 4.3 katrilyonluk itfa yine kaygı verebilir. Ancak daha sonra yüklü itfalar azalıyor. Haziran başındaki itfa ise sadece 3 katrilyon. Nisan ihalesi atlatılabilirse piyasalarda güven geri gelebilir.Nihayet şunu da belirtelim; bütçe Meclisten geçince, IMFnin dördüncü gözden geçirmesinin tamamlanması gerekiyor. Bu gelişme güvensizlik havasını dağıtabilir.Savaş elbette birkaç hafta sürmeyecektir, ama birkaç ay da süremeyecektir. Kısacası, yaşanan olumsuzluklar, gelmesi beklenen paranın suya düşmesinden ve savaştan kaynaklanmaktadır. Piyasa doğal tepkisini göstermektedir. Zamanla ortalık yatışacaktır. hgunes@milliyet.com.tr Dün bono bileşik faizi yüzde 75, dolar da 1 milyon 775 bin düzeyindeydi. Yani piyasalar tedirgindi. Faiz zaten çok yüksekti. Şimdi büsbütün çıldırmış görünüyor. Bu da borcun hızla büyümesine neden oluyor. Ve haliyle bir süredir ortalıklarda borç sorunu konuşuluyor.