Hurşit Güneş

Hurşit Güneş

hgunes@milliyet.com.tr

Tüm Yazıları
Haberin Devamı


Açıkçası, yılbaşında büyümeye ilişkin tereddütlerimiz vardı. Hatta birkaç yazı bile yazmıştık. Ancak daha sonra fikrimiz değişti. Yaptığımız çeşitli araştırmalar büyümenin rahatlıkla oluşacağını, hatta ekonomi yönetiminin tahminini geçeceği yönünde bilgiler veriyordu. Malum, ekonomi yönetimi yıl sonunda yüzde 3’lük bir büyüme bekliyor. Bakan Derviş de sık sık bu rakamı telaffuz ediyor. Bununla beraber, geçenlerde Hazine Müsteşarı yıl sonunda yüzde 3 büyüme elde edilse bile, yılın ilk çeyreğinde önemli bir küçülmenin oluşacağını açıkladı. Gelişmeler ise sevindirici.
Önceki gün, nisan ayına ait imalat sanayii üretim endeksinin geçen yılın aynı ayına göre yüzde 16 büyüdüğü açıklandı. Mart ayında da geçen yılın aynı ayına göre imalat sanayi yüzde 20.5 büyümüştü. Bu sonuçlar sadece 2001 yılına göre değil, 2000 yılına göre bile bir genişlemeyi gösteriyor. Çünkü geçen yılın aynı aylarında bu denli bir daralma olmamıştı. Bununla beraber, mart ayında yaşanan üretim patlamasının nisanda tekrar etmediğini belirtmeliyiz. Yani geçen yılın aynı ayına göre canlanma olsa da, mart ayına göre üretim artışı sınırlı kalmakta.
Büyümenin kaynağı çok önemli. Çünkü bazı sektörler gösterge niteliğindedir. Geçen ay olduğu gibi tekstil hala büyümenin en önemli lokomotiflerinden. Bu sektörde büyüme oranı yüzde 21.6. İmalat sanayi içindeki ağırlığı ise 10.88. Yani yüzde 16’lık büyümenin yüzde 2’den fazlası tekstilden geliyor. Gıda sektörü de büyümeye önemli katkı sağlıyor. Büyümenin yüzde 1.5 kadarı bu sektörden geliyor.
Makine ve teçhizat imalatı da 16’lık büyümenin yüzde 2’sine yakınını sağlıyor. Yine yüzde 2’ye yakın bir rakam da önemli bir girdi sektör olan kimya sanayiinden geliyor. En önemli katkı ise petrol ürünlerinden geliyor. Bu sektörde büyüme yüzde 25. Katkı oranı ise yüzde 14,5. Demek ki, yüzde 16’nın 3’ü de kimya sanayiinden geliyor.
En dikkat çekici gelişme ise büro malzemelerinde. Bu sektörde geçen ay artış yüzde 291’di. Bu ay ise yüzde 509. Sektörün toplam büyümeye katkısı sınırlı da olsa, yeni işyerlerinin açıldığını göstermek bakımından önemli. Demek ki, gelişmeler gerçekten olumlu. Hatta "vay be" dedirtecek kadar!
Bir başka gösterge de elektrik, gaz ve su kesimindeki yüzde 9.2’lik artış. Bu oran girdi kullanımında önemli bir artışın olduğuna işaret ediyor. Peşinen belirtelim: Mayısta da benzer bir sonuç gayet olası. Piyasadan aldığımız izlenimler bu yönde. Dolayısıyla, siyasetteki çalkantılara rağmen, ekonomik büyümenin tatminkar olacağı anlaşılıyor.
Ancak siyasetin gölgesi nedeniyle piyasalar hemen etkilenmeyebilir. Bununla beraber, bilançoların düzelmeye başlayacağını, şirketlerin de giderek daha ucuz kalacağını şimdiden hatırlatalım. Eninde sonunda beklentiler, gerçekleşmelere uyum gösterecektir. Sadece zaman gerekiyor.
Gerçekten siyasal alandaki gelişmeler pek iç açıcı değil. Başbakan dün ne kadar inkar etse de, artık koalisyonda çatlaklar oluştu bile. Ekonomideki gelişmeler "vay be" dedirtse de, siyasetteki gelişmeler de aksi yönde "vay be" dedirtmeyi sürdürüyor. Maşallah, nereden darbe vuracaklarını şaşırdılar. Bu da piyasaların moralinin düzelmesini geciktiriyor.