Hurşit Güneş

Hurşit Güneş

hgunes@milliyet.com.tr

Tüm Yazıları
Haberin Devamı

Ancak sanayimiz gerçekten bilime olumlu bakıyor mu? Acaba Türk sanayii kendi teknolojisini üretebilmek için bir çaba gösteriyor mu? Ne yazık ki, çok eleştiren, Ankaradan çok talepte bulunan iş alemi iğneyi kendisine hiç batırmıyor. Çünkü pek bir şey yapmıyor.Neredeyse on yıl önce (1994) Yedinci Kalkınma Planı Bilim ve Teknoloji Özel İhtisas Komisyonu raporunda on yıl sonraki hedeflerini şöyle saptıyordu: On bin çalışan nüfus başına araştırmacı sayısının 15e çıkması,AR - GE harcamalarının milli gelir içindeki payının yüzde 1i aşması,Ülkemizin bilime katkı bakımından dünya sıralamasında 30unculuğa,Özel kuruluşların AR - GE harcamalarına ayırdığı kaynağın ülke AR - GE harcamaları içindeki payının yüzde 30a çıkarılması... (O tarihte yüzde 18di) Dün Hürriyet gazetesinde Şükrü Kızılot Gelirler Genel Müdürü Osman Arıoğluna dayanarak şirketlerin AR - GE (araştırma ve geliştirme) harcamalarına getirilen vergi kolaylıklarını aktarıyordu. Birincisi, bu tür harcamalar gider yazılabiliyormuş. Ancak AR - GEden sağlanan kazançların beş yıl süreyle vergi dışında kalması daha olumlu. Keza bu alanda çalışanlara on yıl süreyle her türlü vergi muafiyeti sağlanması da. Nihayet bu alanlara yapılan her türlü bağış ve yardımın vergiden düşülebilmesi de önemli. On bin çalışan nüfus başına araştırmacı sayısı hala 12,AR - GE harcamaları milli gelir içinde yüzde 0.5ten aşağıda,Ülkemizin bilime katkı bakımından dünya sıralamasındaki yeri (1 milyon kişi başına SCIya giren yayın sayısı) çok düşük. AB ortalaması 600 civarındayken, Portekizde bile 340. Oysa Türkiyede sadece 92!Özel kuruluşların AR - GE harcamalarına ayırdığı kaynak pek artmadı. Umarız bu son teşvikler bunu artırma yönünde etkili olur. Yedi yıl sonra (2001) ulaşılan durum ise şöyleydi: Devam edelim ve Kore, Singapur, Macaristan ve Yunanistanla bir karşılaştırma yapalım:Dikkat edilirse, Türkiye benzer ülkelerle de karşılaştırıldığında tüm kriterlerde geri kalıyor. Gerçi AR - GE personelinin üretkenliği (yayın sayısı) konusunda çok geri kalmamakta. Ancak nüfus dikkate alındığında, eğitim düzeyinin düşük olması nedeniyle, rakip ülkelerin çok arkasına düşüyor.Gelişmiş ülkelerin ucuz ekmek bahçelerinden biri olmaktan çıkarak, gelişmiş bir ekonomi elde edilmesi isteniyorsa, katma değeri yüksek ürünler yaratılması şart. Bunun da en etkin yolu AR - GE. Kendi ürünümüzü kendimiz yaratmalıyız. Ancak gidişat ortada. Böyle giderse Türkiyenin çağdaş ülkelerin arasında yer alması ham bir hayalden ibaret kalıyor. Çoğu AB ülkesinde AR - GE harcamalarının milli gelir içindeki payı yüzde 1.5u geçiyor. Hatta Amerikada yüzde 3lere ulaşıyor. Tayvanda, Singapurda yüzde 2lere ulaşan bu rakam, Güney Korede yüzde 2.5i aşıyor. Kore Singapur Macaristan Yunanistan TÜRKİYE10000 AR - GE personeli başına yayın sayısı 986 2790 2144 3566 25921 milyon nüfus başına yayın sayısı 286 857 442 493 921 milyon nüfus başına patent başvurusu 1983 2099 77 5 3.5 hgunes@milliyet.com.tr