Galatasaray’dan İngiliz Konsolosluğu’na doğru girdiğinizde az ilerde bir bina var. O binayı bulup kapısından içeri girdiğinizde dünyanız değişiyor. Çünkü dış dünya orada bitiyor ve buradan itibaren katıksız, kesintisiz müzik âlemi başlıyor. Ağaç kovuğundaki gizli geçidi bulan Alice gibiyim. Babajim burası.
Kapıyı açıp içeri girdim, iki adım yürüdükten sonra soldaki daha küçük bir kapıdan daha geçtim ve bir anda karşıma Ferit Odman çıktı. Merhaba, nasılsının ardından beni bir davul taburesine oturttu, kulaklıkları taktım ve bir anda network’e, yani müzisyenlerin birbirleriyle konuştukları ağa dahil oldum.
Stüdyonun yüzümü döndüğüm bölümünde Kenan Doğulu elinde gitar, az sonra prova edilecek şarkıya hazırlanıyor. Bir selam çakıyor, eliyle “N’aber nasılsın...” Ardından işine dönüyor. Hemen ilerisinde piyanoda Ercüment Orkut elinde kalem kağıt (daha sonra piyanonun içine düşen bu kalemi çıkarmak için bir-iki parçayı sökmek gerekecek, piyanonun içine kalem düşmesi diye bir şey var) notlar alıyor. Daha da ileride davul odasında Mehmet İkiz var. Ferit Odman’ın davul çaldığı bölümler bugünlük bittiğinden o benim yanımda birlikte provayı dinliyoruz, bana kim ne yapıyor, nasıl kaydediliyor onları anlatıyor ufaktan. Üst katta Şenova Ülker ve Bulut Gülen’i görüyorum ellerinde trompetleriyle. Hemen yanlarında Engin Recepoğulları saksafonuyla hazırlıklarını yapıyor.
Detaylarla uğraşıyorlarKafamı çeviriyorum. Arkamdaki kayıt odasının içinde kontrbasıyla Ozan Musluoğlu gülümseyerek selam veriyor.
Kulaklıktan herkesi duyuyorum. “Şarkının şu mezüründe davul şöyle yapsa, trompetler şurada girse, metronom daha mı hızlı daha mı yavaş olmalı”, böyle tartışmalar. Bu her biri kendi alanının uzmanı, yetenekli insanları çalışırken izlemek ne büyük bir keyif ve ayrıcalık. Şarkıyı bu yepyeni caz versiyonuyla söyleyecek olan Kenan biraz yavaşlamaya, ekip hızlanmaya çalışıyor. Arada binbir türlü espri, muhabbetler... Albüm kaydı değil, müzik okulunda teneffüs olmuş gibi bir hal var ki bence bir kaydın herhalde en güzel yanı da bu. Çok uzatmadan şarkıya giriyorlar. Zira birbirleriyle en iyi müzik aracılığıyla iletişim kuruyorlar. Sizin benim kulağımızın algılayamayacağı detaylarla dakikalarca uğraşıyorlar.
Şahane bir swing, piyanonun sakinleştiren sesi, trompetler, saksafon, basın dinamik yürüyüşleri, bunlara usul usul eşlik eden gitar riff’i...
Kenan Doğulu’nun “İhtimaller” adını verdiği ve klasikleşmiş hit şarkılarını caz formunda yorumladığı yeni albümünün kayıtları yapılıyor burada.
Kenan Doğulu’nun ilk albümünden (1993) bu yana 23 yıl geçti. Pop müzikte zirvede ama caza ve caz bağlantılı blues, funk ve muhtelif türlere ilgisini bilirim. Çoğu şarkısındaki altyapılar ve groove onun bu merakını da ele verir aslında. O yüzden ezbere bildiğiniz pek çok şarkısının caz formuna uyarlanması aslında şaşırtıcı değil. Çünkü caz Kenan Doğulu’ya ve müziğine uzak değil. Şarkıların vokal partisyonları kadar armonileri ve iç ritimleri de bu uyarlamaya müsait. Dinleyince zaten anlayacaksınız. Doğulu bu proje için “İhtimal” adında bir de yeni şarkı besteledi.
29 Nisan’da İş Sanat’ta bu projenin bir konseri gerçekleşecek. Orada olmanızı tavsiye ederim. Her şey bir yana çok iyi müzik olacak. Çünkü bu insanlar müziğe büyük bir tutku ve saf bir heyecanla bağlılar. Ben stüdyo ziyaretimin her anında buna tanık oldum.
Projeyi takibe alınAlbümün konser öncesinde, nisan ortasında piyasada olması hedefleniyor. Prodüktörlüğünü Kenan Doğulu ile birlikte Ozan Musluoğlu (kontrbas) üstleniyor. Şarkıların düzenlemelerini Ercüment Orkut (piyano), Can Çankaya (piyano) ve Bulut Gülen (trompet) yapmış.
Bu müzisyenlerin yanında, tekrar söyleyelim, iki değerli caz davulcusu Ferit Odman ve Mehmet İkiz, üstat trompetçi Şenova Ülker ve saksafonda Engin Recepoğulları albümde şarkıları icra eden müzisyenler.
Şarkılara gelince; “Aşk Oyunu”, “Aşkkolik”, “Baş Harfi Ben”, “Can Bebeğim”, “Ex Aşkım”, “Gelinim”, “Kıyamam”, “Koca Çınar”, “Sımsıkı Sıkı Sıkı”, “Yazmışsa Bozmak Olmaz” ve yeni şarkı “İhtimal” albümde yer alacak.
Tek tek şu şarkı şöyle olmuş, bu şarkıda piyano şunu yapıyor, davul şurada girmiş, bas şöyle yürümüş demeyeceğim. Ama sizi hafiften şaşırtacak düzenlemelerle, uzun enstrümantal bölümler ve sololarla karşılaşacaksınız. Bu güzel caz projesini takibe alın, not edin.
En Yeni 5Adı “En Yeni 5”. Beş kişi kendi kulvarında beşer dakikalık bölümlerde en güncel, en yeni trendleri, gelişmeleri anlatıyor. Böyle bir program. Yaprak Aras trendleri, İdil Tatari yemekleri, Başak Dizer modayı, Gözde Atakoğlu sağlıklı yaşamı üstlendi. Ben de müzik anlatıyorum tahmin ettiğiniz gibi. Her hafta cumartesi günleri 5 dakika müzikle ilgili gündemi, yenilikleri, trendleri anlatmaya çalışıyorum.
Bir müzik grubu gibi düşünün. Birbirini tamamlayan enstrümanlarla her program ayrı bir şarkı çalar gibiyiz.
Evinize, ofisinize, oturduğunuz restorana, kafeye, berbere artık nerdeyseniz oraya konuk oluyoruz. Geçen hafta CNN Türk’te başladık. Bugün saat 13.10’da ekran karşısında olun, bir izleyin bakalım. Belki 25 dakika boyunca haftanın yorgunluğunu unutursunuz. n