Bayramdan sonra sert siyaset

Meclis bayram molasına başlıyor.. Ortalık bir hafta süt liman gider ama..
Bayram sonrası sert siyasete hazır olun..
Bayram dönüşü CHP’nin Başbakan için verdiği soruşturma önergesi var.. Gerçi reddedileceği belli ama görüşme kısmı önemli..
Hava sertleşecek.. Karşılıklı suçlamalar, laf atmalar ortamı gerecek..
*
Sadece bu olsa neyse.. Arkasından iktidar partisinin çok önem verdiği iki mesele var.. Biri yerel seçimin öne çekilmesi.. 2013’ün kasım başına mesela.. Öteki, 13 yeni büyükşehirle birlikte ‘bütünşehir’ sistemine geçilmesi..
Belediyenin ilin tüm sınırlarından sorumlu olması.. En ücra köşesine kadar..
Örneği var mı?
Var; İstanbul ile Kocaeli..
İktidar partisi bunu tüm büyükşehirlerde uygulamak istiyor.. CHP ile MHP şiddetle karşı çıkıyor..
MHP sadece karşı çıkmakla kalmadı, bu uygulamanın bölücülüğü teşvik edeceğini söyledi..
Eyalet düzenine giden yol olduğunu iddia etti..
*
AKP bu yasayı tek başına Meclis’ten geçirir geçirmesine de bununla bağlantılı olarak yerel seçimin öne çekilmesi var..
Bunun için anayasa değişikliği gerekiyor.. Muhalefetle anlaşması yani..
Muhalefet hee der mi?
Pazarlıklar sürüyormuş!..
İktidar partisi ‘bütünşehir’den vazgeçerse, büyükşehirle yetinirse, anayasa değişikliğinde sıkıntı çekmez.
Durum bunu gösteriyor..
*
Bazı beldelerin kapatılması, merkeze bağlanması konusunda iktidar partisinin haklı olduğu taraflar var..
Bakıyorsunuz adı belediye ama bir makam aracı, bir sekreter iki de memur var.. Hizmet vermesi zaten mümkün değil.. Rutin işler yapılıyor, çöp toplanıyor, park ve bahçeler elden geçiriliyor.. Çocuk parkı yapılıyor, eskiyen kaldırımlar değiştiriliyor, o kadar..
Para bitiyor..
*
İktidarın haklı olmadığı taraf da var..
Mesela Muğla’nın büyükşehir, daha doğrusu, bütünşehir yapılarak Bodrum, Marmaris ve Fethiye’nin buraya bağlanacak olması..
1110 kilometrelik sahilden bahsediyoruz.. İçinde dört körfez var.. Güllük Körfezi, Gökova Körfezi, Hisarönü Körfezi, Fethiye Körfezi..
Muğla merkezden buraların yönetilmesi anlamsız.. Bitki dokuları bile farklı.. İnsanların beklentileri farklı..
Bir de yaz nüfusunu düşünün!..
Bodrum’un tek başına büyükşehir olması lazım.. İki üç tane ilçe belediyesi kurulması lazım..
Efendim, kayıtlı nüfusu yetmiyor..
O zaman, turizm büyükşehir belediyesi ilan edilsin, mesele çözülsün..
Tüm bölgeden sorumlu belediye başkanı uygulaması belediyeciliğin ötesinde yönetim tarzını çağrıştırıyor..
Bayram sonrasının gündemi bu.. Bu sebeple, siyasette sert rüzgârlar esecek diyorum..

‘Çağdaş Yaşam’a büyük destek..
Dağlar kızı Reyhan’ın yaptığı bağış sıradan bir bağış değildir.. Çağdaş Yaşamı Destekleme Derneği’ne itibar kazandırma hamlesidir..
4 milyon liralık bağışın anlamı parasal değerinden büyük..
On binlerce genci okutan, yüzlerce okulun, dersliğin yapılmasına önayak olan ÇYDD, 2009 yılında Ergenekon’la ilişkilendirilmeye çalışılmıştı..
Merhume Türkan Saylan’ın evi aranmış, derneğin birçok yöneticisi gözaltına alınmıştı.. El altında PKK’lı gençlere burs vermişler söylentisi yayılarak itibarsızlaştırma kampanyası yapılmıştı..
Derneğe bağış yapanlara kötü gözle bakılmıştı..
İster istemez dernek sarsılmış, sıkıntılı günler yaşamıştı..
*
Zaliha Özgen’in yaptığı bağış bu açıdan önemli.. Okul denilince, eğitim denilince, burs denilince ilk akla gelen yer olması..
Üzerinde az kişinin emeği yok.. 1989’dan bu güne, dile kolay..
Dağlar kızı Reyhan’a kocaman bir bravo..