Biliyorum, daha mahkeme karar vermedi, savcı esas hakkındaki mütalaasını sundu..
Ama şunu da biliyorum..
Veya tahmin edebiliyorum, mahkemenin kararı da farklı olmayacak..
Bu sebeple sordum..
Ergenekon davasında istenen cezalar içinize sindi mi?
2002 yılında dandik denilen koalisyon AB’ye uyum paketi kapsamında ‘idam’ cezasını kaldırmasaydı 64 kişiyi asacak mıydık?
Gerçi verilen cezaların idamdan farkı yok.. İdamda bir defa ölüyorsun, ağırlaştırılmış müebbette her gün..
Hücrede bi başına..
Ne yapmış bu adamlar?
Hükümeti zorla yıkmaya teşebbüs etmişler.. Mesela Haberal, otelde herkese açık toplantılar dışında ne yapmış?
Cebir ve şiddete başvurmuş mu?
Hayır..
Hadi Haberal’ın topu tüfeği yoktu ama Başbuğ’un vardı.. Genelkurmay Başkanı’ydı.. Top, tüfek, tank emrindeydi..
O ne yapmış?..
İnternet sitesinden yayın yaparak hükümeti devirmeye çalışmış..
Yapmış mı?
Ondan öncekiler yayın yapmış, ama o yapmamış.. Tersine yayın yapan siteleri kapatmış yeni site kurdurmuş ama o siteler faaliyete geçmemiş..
Cezası!..
Ağırlaştırılmış müebbet..
Eski idam..
İki örnekle yetineyim.. Bu dava açılırken Türkiye bağırsaklarını temizleyecek demişlerdi..
Temizledi mi?
100’ü aşkın sanık içinde suç işlediğine dair kuvvetli kanaat olanlar yok mu?
Var tabii..
Torba yapılması vicdanları rahatsız etti.. Terazi ayarının kaçık olması..
Demem şu; işi büyütelim derken işin içinden çıkılmaz hale getirildi..
Bile bile doğruyu yazmıyorlar
İktidara yakın duran yazarlar da yavaş yavaş başkanlık meselesine girmeye başladı..
Başkanlık sistemine methiyeler düzerlerken, karşı çıkanların statükocu, solcu, barış düşmanı olduğunu iddia ediyorlar..
Bir sonraki aşamada savaş baronu ilan edecekler!..
Başkanlık sistemini överken verdikleri örnek ABD.. Efendim orada bir kişinin dediği olmasın diye, güç tek elde toplanmasın diye yasamayı yürütmeden tam bağımsız hale getirmişler.. Başkanın yasama üzerinde hiçbir yetkisi yokmuş, yasama ayrı bir seçimle doğrudan halk tarafından seçiliyormuş..
Fren-denge sistemi varmış..
Bizde de aynısı olacakmış..
Doğru mu?
Değil..
Ben söylemiyorum; Meclis Anayasa Komisyonu Başkanı Kuzu söylüyor.. Bizdeki sistem öyle olmayacak, biz başkanımızı Obama gibi zavallı duruma getirmeyeceğiz diyor..
Yani..
Başkana tek başına yasa yapma yetkisi de verilecek, Meclis’i fesih etme yetkisi de...
Başka..
Yine iktidar kurmaylarının söylediğine göre bakan seçimiyle milletvekili seçimi aynı anda olacakmış..
Anlayacağınız; ABD’yle uzaktan yakından ilgisi olmayacak..
*
Hal böyleyse iktidara destek çıkmak için kalem oynatanlar bu gerçeği bilmiyor mu?
Bilmez olurlar mı..
Propaganda silahını kullanıyorlar.. Böylece iktidara hizmet ettiklerini düşünüyorlar...
Bu Nevruz’da galiba olacak
Mart başında ‘Nevruz’a kilitlendik’ başlıklı bir yazı kaleme almıştım..
Özetle şöyle demiştim..
Her mart ülkeyi Nevruz korkusu sarardı.. Çünkü Nevruz çatışma günüydü.. PKK defalarca kalkışma ilan etti, polis de yıllarca Nevruz’u kutlamak isteyen herkese terörist muamelesi yaptı..
Dilerim bu ve bundan sonraki Nevruzlar çatışma günü değil barış günü olarak kutlanır..
*
Galiba bu kez oluyor..
Platformlar kuruluyor, hazırlıklar yapılıyor.. Galiba Nevruz barış günü oluyor.. Galiba Nevruz bayram oluyor..
Özay Şendir
Özel’den Sosyalist Enternasyonel mesajları ve İsrail
23 Mayıs 2025
Cem Kılıç
Üretken yapay zekâ dört işten birini tehdit ediyor!
23 Mayıs 2025
Abbas Güçlü
Hayal bile kuramıyoruz!
23 Mayıs 2025
Zafer Şahin
Rakamlar yalan söylemez
23 Mayıs 2025
Abdullah Karakuş
Suriye, İsrail ve karıştırıcılar
23 Mayıs 2025