İLERİ DEMOKRASİ SAKAT ÇIKTI..

Tutuklu vekiller krizi bir gerçeği ortaya çıkardı.. Bize çok şey öğretti..
Ne mi öğretti?
İleri demokrasiye geçmemişiz..
Özgürlük alanının sınırlarını genişletmemişiz..
Hukukun üstünlüğünü getirmemişiz..
Hatta tam tersi..
2002 yılına göre, 2004 yılına göre daraltmışız!.
Milletvekillerinin tutuklu olduğu ülkede aksi söylenebilir mi?
Yeni mi farkına vardın demeyin.. Yıllardır yazıp, çiziyorduk, ileri demokrasi lafta, ileri gittikçe aslında geriliyoruz diyorduk ama yazdığımızla, söylediğimizle, dediğimizle kalıyorduk..
Şimdi açık, net, somut örneği önümüze çıktı..
Gördünüz işte, terör tanımını ucu bucağı olmayan hale getirmişiz..
Ne kadar diyeceksiniz?
Bir sabah herkes terör örgütü üyesi olarak uyanabilecek kadar!..
Ceza yasası başka bir acube..
12 Eylül ürünü, 12 Eylül’den kalma falan da değil.. 2005 model.. Gıcır gıcır..
* * *
İtiraf edeyim..
Bağımsızlar Meclis’i boykot etmese..
CHP yemin etse daha iyi olur derken, büyük manzarayı biraz pas geçtik..
Büyük manzara bu..
Özgürlüklere alan kalmamış..
* * *
Televizyonlara çıkan bütün hukukçular bu iki yasadan şikâyet ediyor..
Kim çıkardı!..
Kim değiştirmiyor!..
Bu kriz nedeniyle değiştirilir mi?
Zannetmiyorum.. Ergenekon davası, KCK davası sürdükçe iktidar değiştirmeye yanaşmaz..
Ne yasalar yumuşar ne de özel yetkili mahkeme sistemi kalkar..
* * *
Bir notum daha var..
Gördüm ki; PKK hâlâ kurtarıcı!..
Bugünün meselesi değil, on yıllardır başı sıkışan PKK’ya sarılıyor.. Anti demokratik yasalar ne zaman değiştirilmek istense bahane hazır..
Demagojinin kralı tedavülde..
Teröristler azar, Öcalan bile seçilme hakkını elde eder, Karayılan Meclis’e girer..
PKK yarar..
Aman, ellemeyelim o zaman!..
Dün askerler söylüyordu..
Bugün siviller söylüyor..



Cumhurbaşkanı devreye girdiğine göre...

Yemin krizi derinleşiyor


Mustafa Balbay’ın itirazını bir üst mahkeme de reddetti..
Milletvekili seçilmesine rağmen tahliye etmedi..
Bunun anlamı şu..
Kriz derinleşiyor..
(Cumhurbaşkanı’nın devreye girmesi bunun en büyük göstergesi)
İktidar partisinin bu meseleyi çözmek için anayasal, yasal değişikliklere gideceği yok..
CHP liderinin beklediği gibi HSYK’nın müdahale edeceği de yok..
Hâkimleri görevden alacağı falan..
CHP sözcüleri, iktidardan yasa teklifi beklediklerini söylüyorlar ama..
Zor!..
Belli iktidar kendi takvimini uygulayacak..
CHP’ye de, BDP destekli bağımsızlara da önce Meclis’e gelin diyecek.. Diyor da zaten..
Açık açık söylemese de; Meclis’e gelmezseniz görüşmem diye haber yolluyor..
Krizi çözmek için adım atmayacak..
* * *
Peki ne yapacak?
Meclis Başkanı’nı seçecek, hükümeti kuracak, güvenoyu alacak, komisyonları kuracak, büyük bir ihtimalle Meclis tatile çıkacak..
İşin kötüsü güvenoyu görüşmelerinde CHP olmayacak..
* * *
Geçen akşam Fatih Altaylı’nın programında dinledim.. Kılıçdaroğlu; ‘komisyonlara katılmazsak Meclis kilitlenir’ dedi..
Katılmıyorum..
CHP’li vekiller yemin etmediği için Meclis çalışmalarına katılamayacak, grup kuramayacak..
Tek vekille (Oktay Ekşi) ile temsil edilecekleri için zaten komisyonlara vekil yollama hakları yok..
* * *
Zaten ekime kadar ihtiyaç da yok..
Gördüğüm şu..
Başbakan kılını kıpırdatmayacak, kriz büyüyecek..
Yemin etmemeyle, boykotu mesele yapacak..



Eski Türkiye’nin direnişi dediler!..

Ne zaman birileri aykırı bir şeyler söylese..
Ne zaman birileri bir şeylere karşı çıksa..
Protesto etse..
Eylem koysa..
Karşı tarafın lafı hazır..
Eski Türkiye’nin âdeti, statüko, vesayet rejiminin ürünü, derin devletin son dümeni..
Hadi bir an için böyle olduğunu kabul edelim..
Yeni Türkiye nasıl olacak?
Nasıl olması isteniyor..
Herkes sesini kesecek, boyun eğecek, itaat edecek, hizalanacak mı?
Yeni Türkiye’nin formülü bu mu?
CHP’nin eylemine bile eski Türkiye’nin direnişi dediler ya artık ne diyeyim..