KÜRT MESELESİNDE ARTIK CHP DE VAR

Düşünüldüğü gibi olmadı.. BDP, CHP’nin Diyarbakır mitingine destek vermedi, katkı sağlanmadı.. Hakkâri gibi olmadı..
Hal böyle olunca CHP mitingi cılız kaldı, meydan biraz boş kaldı..
Kaç kişi vardı derseniz, iki binin biraz üzeri derim..
İyi mi, kötü mü diye sorarsanız CHP açısından iyi derim.. CHP’nin bu bölgede esamesi okunmuyordu.. Yüzde ikilik partiydi..
Yönetimi değişti diye, Güneydoğu’ya gelmeye başladı diye, sorunlarla ilgilenmeye başladı diye, meydanların dolup taşmasını beklemek abesle iştigal olur..
Normali buydu..
Bunun üstündeki kalabalık CHP’nin kalabalığı olmazdı..
Şöyle de düşünün.. CHP, Diyarbakır’da 9 yıldır miting yapmamış..
Bu şu demek.. CHP’liyim diyenler dokuz yıldır bir araya gelmemiş.. Dün ilk kez geldiler, birbirleriyle tanıştılar..
Meydan böyle.. Peki, Kılıçdaroğlu ne söyledi..
Bize göre yeni bir şey söylemedi ama meydana toplananlar için söyledikleri baştan sona yeniydi..
CHP lideri, hapishanenin müze yapılacağından başladı, taş atan çocuklara geldi, faili meçhuller için verdikleri çabayı anlattı, KCK davasına geçti, yerel yönetimlerin güçlendirilmesine değindi..
Bizler için, daha önce söylediklerini tekrarladı..
Meydana toplananlar için durum farklıydı..
Kılıçdaroğlu’nun bütün söyledikleri yeniydi..
Niye mi?
Çünkü bugüne kadar, CHP’den duymadıkları sözlerdi bunlar..
*
Aslında bu miting simge.. CHP’nin Kürt meselesine müdahil olmasının simgesi.. Bu mesele düne kadar AKP ile BDP arasında geçiyordu.. CHP de sürece katılmış oldu.. Artık ben de katkı yapacağım demiş oldu..
Bu mitinglerin anlamı bu..
Yoksa kimse oy patlaması beklemiyor..

Siyasetçiler.. Bu çocuklara kıymayın!.
Öğle saatleri Dedeman otelinin lobisindeyiz.. Süslenmiş püslenmiş kızlar, yakışıklı genç erkekler girip çıkıyor.. Hepsi 13-14 yaşlarındalar..
Okullarının mezuniyet töreni varmış..
Hepsi cıvıl cıvıl, hepsinin gözleri parlıyor, hepsinin yürekleri kıpır kıpır, hepsi geleceğe umutla bakıyor..
Bir süre izledim..
Şu sorunu çözün, bu topraklardan şiddeti söküp atın, barışı getirin, bu çocuklara kıymayın, bu çocuklara acıyın diye haykırmak istedim..
*
Çünkü biliyorum ki.. Diyarbakır’da bu çocuklar yaşında olan, anasını, babasını, ailesini kaybetmiş, umudunu yitirmiş, gelecek nedir bilmeyen, düşünmeyen, sokaklara düşmüş, şiddetle büyümüş, abisi, babası, amcası dağda olan binlerce çocuk var..
Biliyorum ki.. O çocuklar artık laf dinlemiyor.. Kimseyi takmıyorlar, bildiklerini yapıyorlar..
En iyi bildikleri de şiddet.. Çünkü o ortamda büyüdüler..
O çocuklar bizim eserimiz..
Siz de biliyorsunuz..
Kısaca taş atan çocuklar diyoruz..
Onlar..
*
Dönelim Dedeman’a..
Mezuniyet kutlaması için gelen o çocuklar dilerim yarın taş atan çocuklar olmaz..

Haşim Usta’da kalp krizi geçiriyorduk
Gelelim yeme içme safhasına..
Mitingden sonra öğle yemeğini ayaküstü geçiştirelim diye düşünürken, buraya gelinir de yenilmez mi dediler, kendimizi Haşim Usta’nın sofrasında bulduk..
Ne mi yedik?
Ne yemedik ki..
Ben bostana denen salataya bayılırım, bostana ile mehir denen soğuk yoğurt çorbasıyla idare ederim diyordum..
Ev yapımı lahmacun getirdiler..
Tattım.. O ne lezzetti.. O an bittim..
Devamı şöyle geldi..
Perde dolma, mumbar, içli köfte, kıbe, bonfile sarma, kaburga, et tava, Haşim Usta’nın spesiyaliyle devam etti..
Peynir ve irmik helvası ile noktalandı..
Vallahi hepsi birbirinden enfesti.. Kapıdan çıkarken Haşim Usta telefon açın İstanbul’a yollarım dedi.. Yolluyormuş da..
Sonra mı ne oldu?
Bu kadar çok yemek yiyen adama ne olursa o oldu? Nefes almakta bir süre zorlandık!

Diyarbakır’da sosyete mitingi!
Miting alanına gidiyoruz, yerel bir gazeteci en çok biz merak ediyoruz dedi; sosyete mitingi adını taktık.. Neden diye sordum..
Şöyle anlattı:
‘BDP mitingine gidiyoruz poşu hâkim..
AKP mitingine gidiyoruz tesettür hâkim..
Biliyoruz ki bu mitingde kot pantolonlu, etekli, tişörtlü kadınlar olacak..
Bu yüzden sosyete mitingi dedik.’
*
Bütün meydanı turladım, türban takanlar vardı ama poşulu görmedim..
Meydana poşu hâkim değildi ama kürsüye hâkimdi..
Kılıçdaroğlu’nun, genel başkan yardımcılarının, adayların omzunda poşu denen örtü vardı..
Alanla kürsü tezat oluşturdu..
*
Madem meydana girdik birkaç not daha aktaralım.. İstanbul’dan aday olan Aydın Ayaydın meseleye el atmış meydanı donatmış.. İstanbul’dan getirdiği yelken bayraklarla, dövizlerle alanı süslemiş..
Süslemiş ama ortaya şöyle bir manzara çıkmış..Bütün bayraklarda Ayaydın ile Kılıçdaroğlu’nun resmi olduğu için.. Ayaydın, Diyarbakır’ın adayı gibiydi..
Miting de Ayaydın mitingi gibi..
Meydandaki muhabbetlerden biri de buydu.