Meselenin hiç konuşulmayan boyutuna bakalım.. Değişiklik maddeleri halkoyuna sunulursa..
Hap gibi..
Tablet gibi ..
Bence insanlık adına suç işlenecek.. Çünkü temel hak ve özgürlükleri oylamaya sunacağız..
Başkasının zaten olması gereken hakkı için ‘verilsin’ veya ‘verilmesin’ diyeceğiz..
Çok yanlış..
* * *
Neden mi söz ediyorum.. Gelin bakalım...
41. madde; ‘Devlet, çocuk istismarı ve cinsellik ve şiddete karşı çocukları koruyucu tedbir alır’ diyor..
Meclis bize soracak..
Ey vatandaşlar diyecek; devlet çocukları korusun mu korumasın mı?
Hap gibi oylanacak ya..
Hayır çıkarsa..
Çocuklar cinsel istismara uğrayabilir, bizce sakıncası yok demiş olmayacak mıyız?
Olacağız tabii..
* * *
Bir başka madde çocuklara, yaşlılara, engellilere pozitif ayrımcılık getiriyor..
Tümüne ‘hayır’ çıkarsa..
Türk milleti çocukları, yaşlıları, engellileri korumayalım, ezilsin gitsinler demiş olacak..
Rezalete bakın!..
* * *
Başkası..
Özel hayata gizlilik getiriyor..
Hayır oyunun anlamı şu olacak.. Özel hayat herkese açık olsun, istenildiği gibi ortaya serilsin, delik deşik edilsin anlamına gelecek.. Mahremiyet kavramı ‘lügat’tan silinsin!..
* * *
Soruyorum..
'Memur toplu sözleşme hakkına kavuşsun mu, kavuşmasın mı' diye referandum yapılır mı?
İşçiye, işsize, esnafa, köylüye, öğrenciye soruyoruz..
Memurun toplu sözleşme hakkı olsun mu, olmasın mı?
Ayıp ya!..
* * *
Referandumdan ‘evet’ veya ‘hayır’ çıkmasını bir kenara bırakın..
Bir ülke düşünün..
Çocuklara cinsel istismar yapalım mı, yapmayalım mı?.
Engellileri, yaşlıları koruyalım mı, korumayalım mı?
Özel hayatı ayaklar altına alalım mı, almayalım mı?
Diye referandum yapıyor.. Vekiller karar verememiş, millete soruyorlar..
Soracakları, çocuklara cinsel istismar..
İzah edilecek, savunulacak bir durum değil..
* * *
Hatırlayın, siyasetçilere yasaklar oylamasında direkten döndük, ayıplı ülke olmaktan kıl payı kurtulduk..
Aynı tehlikeli oyun oynanıyor..
Temel haklar oylamaya sunulmaya çalışılıyor..
* * *
Madem paket paket diye ısrar ediliyor..
Madem hap, tablet formülü dayatılıyor..
Hiç olmazsa bu maddeleri ayırın.. Vekiller Anayasa’yı değiştirsin, Cumhurbaşkanı da onaylasın.. Sessiz sedasız yıllardır süren açığımızı kapatalım..
* * *
Olmaz..
O maddelere lokomotif diyorsanız.. Türkiye’ye iyilik yapmış olmazsınız..
* * *
Muhalefete büyük görev düşüyor.. CHP’ye, MHP’ye, BDP’ye.. Temel haklarla ilgili maddelere tartışmasız ‘evet’ oyu versinler..
500’ün üzerinde oyla kabul etsinler..
Etsinler ki hâlâ temel hakları tartışan ülke konumuna düşmeyelim..
Bu topraklarda zaten olması gereken haklar başkasının himmetine muhtaç kalmasın..
Herkes kodesi boylasa göbek atacaklar!..
Acayip olduk..
Herhangi bir davada biri tutuklanırsa zafer çığlıkları atıyoruz..
Biri tutuklanmıyor karalar bağlıyoruz..
Biri önce tutuklanıyor, sonra tahliye oluyor diye yas tutuyoruz..
Tahliye eden hâkimi çarmıha germeye çalışıyoruz..
Ne oluyor ya!..
Ne acayip ülke olduk..
* * *
Bunu yapanlar konuşmaya başlayınca hukukun üstünlüğünden, tutuklamanın son çare olduğundan dem vuruyorlar..
Hükümlü sayısı ile tutuklu sayısının aynı olmasını utanç verici buluyorlar.. Yargı zaafıdır diye lanse ediyorlar..
Aynı kişiler biri için tutuksuz yargı kararı çıkınca da ortalığı velveleye veriyorlar..
İstiyorlar ki hakkında iddia olan herkes kodesi boylasın..
Suçlanan kişi birkaç sene yatsın burnu sürtünsün..
Sonra..
Canım isterse hafif bir ceza alsın, isterse beraat etsin.. Önemi yok..
Bunu isteyen de medya!..
* * *
Ne adına derseniz..
Valla bunu hukuk adına..
Demokrasi adına..
Ama en çok özgürlük adına istiyorlar..