Sahile indim.. Aklıma merhum Bülent Ecevit geldi.. Yıllar önce bir röportajında mealen şöyle demişti:
Akdeniz’i çok severim, denize girmeyi çok severim ama 17 yıldır giremedim.. O fırsatı yakalayamadım..
Ömrünün geri kalan yıllarında da o fırsatı yakalayamadı..
Peki ama neden?
Siyaset bu kadar mı sert, bu kadar mı kapalı, bu kadar mı engellerle dolu?
Siyasetçiye en sevdiği şeyleri yaptırmayacak kadar acımasız mı, tavizsiz mi?
Yoksa bu bize özgü bi durum mu?
Gerçi son zamanlarda aşılmaya başladı ama siyasetçiler hâlâ kapalı, hâlâ kendileri gibi değil.. Hâlâ siyasete giren elbise değiştiriyor..
Hâlâ siyasetçiyim eskisi gibi davranamam ön yargısından kurtulamıyor..
Galiba bu sebepledir ki; bizde siyaset sert geçiyor..
*
İngiltere Başbakanı David Cameron’ın İspanya tatilini hatırladınız mı? Eşiyle birlikte tarifeli uçaktan bilet aldı, sıra bekledi, atladı gitti..
Tatil kasabasında, tatilin hakkını vererek dolaştı.. Eşiyle el ele yürüdü, alış-veriş yaptı, yemek yedi, şarabını içti..
Siyasetçiyim bu şekilde görüntü vermem doğru olmaz demedi..
Hakkını verdi..
*
Tatil kasabasında bile takım elbiseyle kravatla dolaşan çok siyasetçi gördüm.. Aklıma gelmişken sorayım..
Siz hiç mayoyla, şortla resim veren siyasetçi gördünüz mü?
Görmüşsünüzdür de bir elin parmakları kadardır..
Doğal olan, olması gerektiği gibi olan, insanın ihtiyacı olan siyasetçilere absürt geliyor.. Ayıp kabul ediliyor..
Oysa hayatın akışına kendini bıraksa, enerji toplayacak, vücudunu yenileyecek, beynini toplayacak, kendi gibi davrandığı için stresini atacak.. Siyasetin o ağır yükünden kurtulacak..
Yapmıyorlar.. Yapsalar bile kaçamak yapıyorlar..
Galiba bu sebepledir ki bizde siyaset sert geçiyor..
*
Hep düşünmüşümdür..
Şöyle bi lacileri çıkarsalar, kravatları atsalar, informal takılsalar, söylemler daha da yumuşar mı? Karşı tarafın ne dediği, ne istediği daha iyi anlaşılır mı? Daha rahat konuşulur mu?
Bu satırları okuyan herkesin evet diyeceğinden eminim..
*
Tatile çıktım sahile indim.. Gördüm ki insanlar başka âlemde.. Mayoyu çekmişler, denize atlamışlar kafayı boşatmakla meşguller..
Herkesin derdi kendine büyüktür.. Herkesin yaptığı işten bir süre kopmaya, işini düşünmemeye ihtiyacı vardır..
Benim de var..
O onu demiş, bu bunu demiş, şu şunu yapmış diye takip etmeden.. Siyasetle, ekonomiyle, ağır meselelerle ilgilenmeden bir hafta geçirelim bakalım..
Biraz enerji toplayalım, yeni sezona hazırlanalım..
Pancar motorunun da.. Akıl dümeninin de ihtiyacı var..
İzninizle, bir hafta dükkân kapalı..
Tunca Bengin
Trump-Musk-Derin Devlet üçgeni...
9 Haziran 2025
Cem Kılıç
Yeni mezuna GSS borcu 2 yıl yok
9 Haziran 2025
Abdullah Karakuş
Bayram notları ve bayramlaşmalar
9 Haziran 2025
Hakkı Öcal
Netanyahu’nun intikamı çok acı olacak
9 Haziran 2025
Dr. Demet Erciyes
Çok uyku akıl sağlığını bozabilir mi?
9 Haziran 2025