Serinletici kokteyllerin adeta patlama yaptığı aylardayız... Bu kokteyllerin vazgeçilmez çeşnisi yeşil limon ise tüm içeceklere zarif bir damak tadı veriyor
Usta barmenler, yeşil limonun kabuklarındaki kokulu yağları da değerlendirip yaptıkları karışımlara geçiriyorlar.
Ünlü yazar Enis Batur, yaz aylarında dünyanın en sıcak ve nemli kentlerinden biri haline gelen Bordo’da yazdığı bir günlüğünü şöyle bitirmişti: “Küçük yeşil limon, gel beni bu sıcakta dindir.”
O sıcaklar bugünlerde bize de geldi ve kentlerimizin teraslarından sahillerimizin deniz kenarlarına, binlerce kadehin içinde küçük yeşil limonlar dindirici görevlerini yerine getiriyorlar... Laym (lime) adıyla da bilinen ufak, yeşil ve hafif tatlımsı misket limonları sadece mojito, caipirinha gibi alkolü sert kokteyllere hayat vermekle kalmıyor, ramazan ayında alkolsüz içecekleri tercih edenlere de limonataların ya da buzlu sodaların içinde hem tad, hem serinlik veriyorlar.
Narenciye cenneti ülkemizde ne yazık ki düzenli tarımı yapılmayan, o yüzden de yıllardır fiyatları bir türlü düşmeyen yeşil limon, tıpkı diğer limon türleri gibi Hindistan kökenli. Limon ağacı bundan 2 bin yıl önce Hindistan’dan İtalya’ya gelmiş ve sıcak sahillere dikilmiş. Ardından Kristof Kolomb vasıtasıyla Kuzey Amerika’ya gitmiş, Kaliforniya’da binlerce dönüm bahçeye yayılmış. İspanyollar 16’ncı yüzyılda limonu Latin Amerika’ya taşımışlar, bugün limonlu rom kokteylleriyle ünlü Karayip adaları da bu meyveyi o dönemde keşfetmiş.
Limonun Türkiye’deki mazisi ise çok daha kısa, limonu topraklarımıza dikişimiz ancak 1940’lı yıllarda olmuş. Mersin’deki ziraat okulları limon çeşitlerini ıslah etmiş ve Akdeniz bölgemize
özgü türleri geliştirmiş. Bu çalışmalarda ne yazık ki yeşil limon kendine yer bulamamış.
Cin-tonikle deneyin
C vitamini ve besin değeri açısından diğer limonlardan farkı olmayan yeşil limon, normal sarı limondan biraz daha ufak, daha az ekşi, içi de kabuğu gibi yeşilimsi. Ve doğrusu kokteyllere de sarı limondan çok daha yakışıyor. Ama bazı kurnaz manavların normal limonun hamını yeşil limon süsüyle satmalarına karşı da uyanık olmak gerekiyor.
Aslında düz bir kokteyl gibi görünen cin-tonik, yeşil limonla denendiğinde farkını ortaya koyuyor. Cin, damıtıldığı ardıç tohumları ve diğer çeşni vericilerden gelen egzotik lezzetleri kokteyle taşıyor. Tonikteki kinin burukluğu ise kokteyle baharlı bir tad veriyor. Bir dilim yeşil limon da bu lezzetleri adeta bir katalizör olarak toparlıyor, tatlımsı-ekşimsi bir çeşniyle son noktayı koyuyor. Yeşil limonun en iyi “patladığı” kokteyl ise caipirinha. “Kaypirinya” diye okunan bu Brezilya kokteylinde dört dilim yeşil limonu bardağın dibinde tahta bir tokmakla esmer şeker katıp eziyorsunuz. Tokmak, limonun kabuğundaki aromalı yağları da meydana çıkarıyor. Sonra üzerine Brezilya’nın şekerkamışından yapılan sert içkisi kaşasayı, ardından da buz ve sodayı ilave ediyorsunuz. Şekerle ezilmiş küçücük limon dilimlerin mayhoş tadına, şeker tatlılığı ve kaşasanın acılığı eşlik ediyor ve ilginç bir denge kuruluyor.
Son yıllarda bloody mary ve cin-toniği tahtından indirerek dünyanın en popüler kokteyli haline gelen mojito da özelliğini şekerle ezilmiş nane kadar yeşil limon suyundan da alıyor. Tuzla gerdanlık çekilmiş bir kadehten yudumlanan Meksika içkisi margarita da, bir misket limonu şaheseri. Hem tatlı, hem ekşi...
Misket limonu ferahlatıcılığını şu yaz sıcaklarında doya doya yaşamak için illa da bu kokteylleri içmek şart değil. Ramazan ayında içki kullanmayanlar da naneli bir limonata sürahisine birkaç damla yeşil limon atıp kaşığın ucuyla hafif ezdiklerinde, farkı hissedeceklerdir. Karışım sanatı ustaları ise yeşil limonun kabuğunu beyaz kısmına geçmeden incecik soyacak, sonra parmakları arasında hafifçe sıkıp kokulu yağlarını karışıma geçireceklerdir.
Limonun mutfak sanatına katkıları
Ferahlatıcı yazımızı yeşil limonun mutfak sanatına katkılarıyla bitirelim. Latin Amerikalılar’ın harika icadı, beyaz etli balıkların tavla zarı doğranmış çiğ etleriyle limon suyu harmanlanarak yapılan ceviche, en güzel yeşil limon suyu ile oluyor. Keza balık lokantalarımızda son yıllarda moda olan levrek marine için de asiti daha az olan yeşil limonun suyu daha uygun. İran usulü kuzu etli, safranlı bir pilav mı yapıyorsunuz? Onda da yeşil limonun kurutulmuşu imdada yetişiyor. Taş sertliğindeki kuru limonu soğana yumruk vurur gibi yumrukla ortadan kırıyor, pilav tenceresine atıyorsunuz. Ve yarım saat sonra pilavınız demlendiğinde, limonu çıkarıp mis kokulu pilavınızı afiyetle yiyorsunuz. Evet, yeşil limon, gel bizi dindir. Damağımızı da şenlendir. Ve de biraz ucuzla artık!