Türban 2002

14 Nisan 2002


<#comment>TBMM’de oluşan "Kutsal İttifak"ın oylarıyla Milli Eğitim Bakanı Metin Bostancıoğlu hakkında soruşturma açıldı. Oysa yolsuzlukla suçlanan bakanlar paçayı sıyırmıştı. TBMM’de "Temiz Toplum İttifakı" kurulamıyor ama "Şeriatçı İttifak" kolayca kurulabiliyor.
Bostancıoğlu’nun elbet hataları var. Ama soruşturma bu hatalar ve daha iyi eğitim niyetiyle açılmıyor. İki büyük günahı var Bakan’ın; 1) Norm kadro uygulamasıyla atamalarda torpili kaldırdı... 2) Türbanı yasakladı...
Türban serbest bırakılmalı mı? Türbanda direnenler amaçları sorulduğunda "inançlarımızı yaşamak" diyorlar. Tartışma buradan başlıyor. Çünkü inançlar türbandan ibaret değil. Ve tüm inançların uygulamaya konulabilmesi için toplumsal düzenin Suudi Arabistan ya da İran’da olduğu gibi şeriat esaslarına göre ayarlanması gerekiyor.
Anadolu Müslümanlığı dini yalnızca "Tanrı ile kul arasında bir köprü" gördüğü için demokratik hayatla uyuşuyor. Radikal İslam tam tersine...
Özetle... Türban büyük bir paketin ilk parçası. Kadınları da mücadelenin içine çektiği için en kritik ve stratejik direniş. Türban kavgası kazanılırsa bunu diğer talepler izleyecek diye düşünülüyor...

Yazının Devamı

Çöküşün patenti Özala ait...

13 Nisan 2002

"...Ekonomimiz büyük bir bunalımın, daha doğru bir ifade ile çöküntünün içinde. Bu çöküntü, son 20 yılı kapsayan bir sürede Türkiyenin ekonomik politikasında yaptığı son derece vahim hataların kaçınılmaz bir sonucudur; bu hataların bir ürünüdür. ... bu çöküntünün kaynakları 20 yıl öncesinin son derece hatalı politikalarıyla başlamış. Bu politikalar sonra, onu ilk yürürlüğe sokan zatı - Turgut Özal - takip eden hükümetlerce de aynen izlendiğinden, hatta zaman zaman daha vahim hatalar da yapıldığından, bugünkü ürküntü verici durum ortaya çıkmıştır... Sadece yakın geçmişteki 10 yılda değil, fakat 20 yıla kadar uzanan bir dönemde ekonomik politikalarımızın bu politikaların yürütülmesinden sorumlu kimselerin hepsi sorumludur, suçludur. Hataların ve çöküşün patenti tabii Özala aittir. Böyle bir yıkıntıyı ancak o içine sindirebilirdi ya da organize edebilirdi, etti de... Ondan sonra da iktidarın başına gelenler... aynı politikalara devam ettiler. Sonuçta bizi bugünlere getirdiler.Bir iki yıl evveline gelinceye kadar, Türk halkı hatta aydınları gidişin vahametinin farkında değildiler. Onlara her gün, her yönden sürekli ekonominin çok iyi durumda olduğu anlatılıyor, onlar da her şeyin

Yazının Devamı

‘Çöküşün patenti Özal’a ait...’

13 Nisan 2002


<#comment>Türkiye Bilimler Akademisi, Kemal Kurdaş’ın geçen yıl verdiği bir konferansı kitap haline getirmiş... ODTÜ’nün eski ünlü Rektörü ve eski Maliye Bakanı Kemal Kurdaş, konuşmasına bakınız nasıl başlıyor:
"...Ekonomimiz büyük bir bunalımın, daha doğru bir ifade ile çöküntünün içinde. Bu çöküntü, son 20 yılı kapsayan bir sürede Türkiye’nin ekonomik politikasında yaptığı son derece vahim hataların kaçınılmaz bir sonucudur; bu hataların bir ürünüdür.
... bu çöküntünün kaynakları 20 yıl öncesinin son derece hatalı politikalarıyla başlamış. Bu politikalar sonra, onu ilk yürürlüğe sokan zatı - Turgut Özal - takip eden hükümetlerce de aynen izlendiğinden, hatta zaman zaman daha vahim hatalar da yapıldığından, bugünkü ürküntü verici durum ortaya çıkmıştır... Sadece yakın geçmişteki 10 yılda değil, fakat 20 yıla kadar uzanan bir dönemde ekonomik politikalarımızın bu politikaların yürütülmesinden sorumlu kimselerin hepsi sorumludur, suçludur. Hataların ve çöküşün patenti tabii Özal’a aittir. Böyle bir yıkıntıyı ancak o içine sindirebilirdi ya da organize edebilirdi, etti de... Ondan sonra da iktidarın başına gelenler... aynı politikalara devam ettiler. Sonuçta bizi

Yazının Devamı

Temize havale

12 Nisan 2002

Rakamlar şöyle...Toprakbank 3 milyon TL, Şekerbank 3.150, Etibank 3.150, Vakıfbank 3.675, Ziraat 4.725, Halkbank 5, İş Bankası 5.250, Koçbank 5.250, Demirbank 6, Akbank 6.3, Garanti 7.5, Pamukbank 10, Yapı Kredi 10.5 milyon TL...Sinan Aygün havale ücretlerinin 2000 ile 2001 yılları arasındaki artışlarını da tablo haline getirmiş... Ziraat ve Yapı Kredi gibi bazıları yüzde 300e varan artış uygulamış...Sinan Aygün dedi ki:- Bankaların hangi hesaplamaya dayandığı bilinmeyen bu yüksek komisyon oranları, ticari ahlak ve adaba aykırıdır. Serbest piyasa ekonomisi "Dilediğim fiyatı uygularım" demek değildir. Açık adı Bankacılık Denetleme ve Düzenleme Kurulu olan BDDK hiç değilse bu gibi konularda biraz aktif davranmalıdır... Bankaların tutturabildiğine uyguladıkları havale masrafından söz ederken... Ankara Ticaret Odası Başkanı Sinan Aygün yaptırdığı bir araştırmanın sonuçlarını gönderdi... Aygün geçen yıl 14 bankanın Ankara Ulustaki şubelerinden Kızılay şubelerine 100er milyon lira postalatmış. Aradaki mesafe 2 kilometre olup taksi 2.5 milyon lira ücret alıyor. Havale yapan bankalar ise 3 milyon lira ile 10.5 milyon lira arasında komisyonlar almışlar. Hayatı seviyor musun? Öyleyse

Yazının Devamı

Temize havale

12 Nisan 2002


<#comment>Bankaların tutturabildiğine uyguladıkları havale masrafından söz ederken... Ankara Ticaret Odası Başkanı Sinan Aygün yaptırdığı bir araştırmanın sonuçlarını gönderdi... Aygün geçen yıl 14 bankanın Ankara Ulus’taki şubelerinden Kızılay şubelerine 100’er milyon lira postalatmış. Aradaki mesafe 2 kilometre olup taksi 2.5 milyon lira ücret alıyor. Havale yapan bankalar ise 3 milyon lira ile 10.5 milyon lira arasında komisyonlar almışlar.
Rakamlar şöyle...
Toprakbank 3 milyon TL, Şekerbank 3.150, Etibank 3.150, Vakıfbank 3.675, Ziraat 4.725, Halkbank 5, İş Bankası 5.250, Koçbank 5.250, Demirbank 6, Akbank 6.3, Garanti 7.5, Pamukbank 10, Yapı Kredi 10.5 milyon TL...
Sinan Aygün havale ücretlerinin 2000 ile 2001 yılları arasındaki artışlarını da tablo haline getirmiş... Ziraat ve Yapı Kredi gibi bazıları yüzde 300’e varan artış uygulamış...
Sinan Aygün dedi ki:
- Bankaların hangi hesaplamaya dayandığı bilinmeyen bu yüksek komisyon oranları, ticari ahlak ve adaba aykırıdır. Serbest piyasa ekonomisi "Dilediğim fiyatı uygularım" demek değildir. Açık adı Bankacılık Denetleme ve Düzenleme Kurulu olan BDDK hiç değilse bu gibi konularda biraz aktif

Yazının Devamı

Havale haracı

11 Nisan 2002

Her banka havale ücretini tutturabildiğine saptıyor adeta...Hollandadan yazan Kenan Tutak diyor ki:- Yazınızı okuyunca buradaki bankama (ABN Amro) telefon edip, Türkiyeye para havale etmenin kaça mal oldugunu sordum. Sadace 7 euro (9-10 milyon TL) civarındaymış. Ayrıca ne miktar göndereceğiniz önemli değil. 1 euro da olabilir 10 bin euro da... Havale ücreti değişmiyor. Uzaklık yakınlık veya havalenin acil olup olmaması da ücreti değiştirmiyor. Burada önemli olan işlem. Bu işlem bankaya kaça mal oluyor?Havale ücreti buna göre saptanıyor.Peki Türkiyede bu ücret neye göre saptanıyor? Pek yanıtlanacağını sanmamakla birlikte, soruyu bizim banka yöneticilerine yöneltelim?Ücretler işlemin maliyetine göre mi, yoksa bankanın zararlarını kapatmakta müşteri başına düşen fedakarlık payına göre mi saptanıyor? Ziraat Bankasının 4 milyar lirayı Marmaristen bir saat ötedeki Muğlaya 29 milyon TL karşılığında havale ettiğini yazmıştık. Anadilini unutanın, başka bir dili kavraması mümkün değildir... Almanyada adalet Daum Türkiyede yüz milyonlarca dolarlık yolsuzluktan yargılansa üç beş ayda bir duruşma sırası gelecek, o duruşmalardan da çok muhtemelen vareste tutulacaktı... Ülkemizin her

Yazının Devamı

Havale haracı

11 Nisan 2002


<#comment>Ziraat Bankası’nın 4 milyar lirayı Marmaris’ten bir saat ötedeki Muğla’ya 29 milyon TL karşılığında havale ettiğini yazmıştık.
Her banka havale ücretini tutturabildiğine saptıyor adeta...
Hollanda’dan yazan Kenan Tutak diyor ki:
- Yazınızı okuyunca buradaki bankama (ABN Amro) telefon edip, Türkiye’ye para havale etmenin kaça mal oldugunu sordum. Sadace 7 euro (9-10 milyon TL) civarındaymış. Ayrıca ne miktar göndereceğiniz önemli değil. 1 euro da olabilir 10 bin euro da... Havale ücreti değişmiyor. Uzaklık yakınlık veya havalenin acil olup olmaması da ücreti değiştirmiyor. Burada önemli olan işlem. Bu işlem bankaya kaça mal oluyor?Havale ücreti buna göre saptanıyor.
Peki Türkiye’de bu ücret neye göre saptanıyor? Pek yanıtlanacağını sanmamakla birlikte, soruyu bizim banka yöneticilerine yöneltelim?
Ücretler işlemin maliyetine göre mi, yoksa bankanın zararlarını kapatmakta müşteri başına düşen fedakarlık payına göre mi saptanıyor?

Yazının Devamı

Gazocağı iğnesi

10 Nisan 2002

Faslılar "Bizim bu meseleyle ilgimiz ne?" diye şaşırmış kalmış...Bir Aziz Nesin öyküsü vardır...Adamın biri köyündeki evinden gazocağı iğnesi almak için ayrılmış, bulmak için araya araya taa İstanbula kadar gelmiş. Çünkü adam aradığını hep bulamayacağı dükkânlardan sormuş.Amerikanın Ortadoğu politikasını üstat yıllar önce tarif etmiş... Filistine yönelik İsrail saldırısına çözüm bulmak için Ortadoğu turuna çıkan ABD Dışişleri Bakanı Colin Powell ilk durak olarak Fasa ayak basmış. Her zaman göz göze gelmeyebiliriz ama, kalp kalbe bakmayı deneyebiliriz. Döşeme kavgası "Istanbul Mobilyacılar Sitesinde döşemecilik yapan Kadir Kazmayı feci şekilde döven adamın, döşemecinin eski nişanlısının babası olduğu anlaşıldı...Gözaltına alınan Vakkas Balta;- Kızım Yaseminin nişanı atmasından sonra Kadir bizi sürekli olarak rahatsız ediyordu. İstediğini elde edemeyince de çamur yapmaya başladı. Son olarak da dükkânının ismini değiştirmiş; görünce kan beynime sıçradı, kendimi tutamadım" dedi... Dükkânın yeni adı şöyle: "Yasemine döşemecilik" Haberi geçende Anadolu Ajansı geçti.. Okuyalım... Marifet... Ama biçimine getirip ezerlerse Güzel kokmak Kekik misali Lavanta çiçeği misali Fesleğen misali

Yazının Devamı