Öte yandan EGO Genel Müdürlüğü'nün internet sayfasında da EGO'nun Ankara'da vatandaşlara sattığı doğalgaz miktarları veriliyor.Bunlardan kıyaslamalı bir tablo yapılınca EGO'nun Ankara'da vatandaşa aldığından fazla gaz sattığı görülüyor. Kısacası EGO vatandaştan satmadığı gazın parasını alıyor.Aşağıdaki tabloda yıllar itibarıyla EGO'nun aldığı ve sattığı doğalgaz miktarları (milyon metreküp olarak) gösteriliyor... 1994 (398 - 394)... 1995 (480 - 481)... 1996 (507 - 516)... 1997 (650 - 667)... 1998 (683 - 700)... 1999 (804 - 818)... 2000 (871 - 879)... 2001 (862 - 871)... 2002 (942 - 1.017)... 2003 (1.156 - 1.242)... 2004 (1.337 - 1.417)...Tabloda da görüldüğü gibi EGO, BOTAŞ'tan aldığı gazdan daha fazlasını satmış. Halbuki EGO BOTAŞ'tan aldığı gazın bir kısmıyla gaz şebekesini doldurmuş, bir kısmı havaya atılmış, kaçak hasıl olmuştur. EGO'nun aldığı gazın sattığı gazdan epey fazla olması gerektiği halde tam tersi bir durum görülüyor tabloda.Resmen bir soygun var ortada... Kim soracak hesabını? Ankara Belediyesi'nin bir açıklaması varsa buyurun bekliyoruz... Ankara'dan çarpıcı bir gaz haberi... CHP Ankara Milletvekili Yılmaz Ateş, BOTAŞ'ın Ankara EGO Genel Müdürlüğü'ne sattığı doğalgaz miktarlarını yazılı soru önergesiyle Enerji Bakanı Hilmi Güler'e sormuş. Başbakanlık Yüksek Denetleme Kurulu'nun 2004 yılı raporunda da 2003 ve 2004 yıllarında BOTAŞ'ın EGO'ya sattığı doğalgaz miktarları yer alıyor... Erdoğan, "Cumhuriyeti cumhur korur, herhangi bir kurum değil" demiş. Ekmek derdindeki cumhurun öyle bir derdi olsa AKP iktidarda olur muydu? Doğalgaz piyasasını çok yakından izleyen bir teknik uzman yazıyor:"Ankara'da kullanılan ön-ödemeli gaz sayaçları, bizim de tabi olduğumuz AB mevzuatına tamamıyla aykırı. Sayaç üzerinde sadece dijital gösterge var. Halbuki AB mevzuatına (ve Türk mevzuatına) göre üzerinde muhakkak analog gösterge olması lazım. İstenirse ek olarak bir dijital gösterge takılabilir, ancak faturalandırmada esas analog göstergedir. Bunun nedeni de dijital göstergelerin yeterince kalifiye edilememesi ve üzerinde oynamanın çok kolay olduğudur. Örneğin EGO sayaçlarında yazılıma sadece 1 satır ekleyerek gaz harcamasını istediğiniz ölçüde değiştirebilirsiniz. Ancak analog göstergeyle oynamak için fabrikanın TSE'nin ve Bakanlık'ın işbirliği lazım. EGO bunları bile bile bu sayaçlardan yüz binlerce adet satın aldı." Sayaç Başbakan Erdoğan, CHP'lilere "Geçmişin korkularını temsil ediyorsunuz" demiş. Siz de gelecekteki korkularımızı temsil etmektesiniz Sayın Başbakan.... Bilim adamları, akciğer kanserini erken teşhis konusunda yeni bir cihaz ürettiler. Bu cihaz, insan nefesini tahlil ederek kanser tümörünü yakalayabiliyor. ABD'de, Ohio Cleveland Clinic'te yapılan çalışmalarda cihazın dört kişiden üçünde başarılı olduğu saptanmış... Verilen haberde erken yakalanan vakaların yüzde 50 olasılıkla iyileştiği kaydediliyor. Akciğer kanserlerinin yüzde 20'sine hiç sigara içmeyenlerde rastlanıyormuş...Batı dünyası bu tür bilimsel konularla meşgul... Bizim gibiler incir çekirdeğini doldurmayacak konuları tartışarak vakit öldürüyor... Akciğer Mali polis, usulsüzlük yaptığı iddiaları üzerine Ceyda Erem'in sahibi olduğu CNR Fuarcılık hakkında soruşturma başlatmış... Okurumuz Hüseyin Özdil, diyor ki;"Herkesin bildiği gibi Devlet Bakanı'mız Kürşad Tüzmen, Ceyda Hanım'ın arkadaşı. Neden 'Ben kendisine kefilim' diyerek onu yasalardan muaf hale getirmiyor?" Kefil... Meclis'in 14 Şubat'taki toplantısında 29 AKP'li milletvekili sahte oy kullandı. CHP Grup Başkanvekili Kemal Anadol, Bülent Arınç'tan sahte oyları adli tıpta incelettirmesini... Sahtekârlar için suç duyurusunda bulunmasını istedi. Arınç ise dün açıklanan yanıtında, "bu konuda bir şey yapamayacağını" bildirdi. Sahtecilik böylece Meclis'te resmen suç olmaktan çıkarıldı. Eğitim - Sen Genel Başkanı Alaaddin Dinçer, okullara ücretsiz olarak gönderilen Harun Yahya imzalı 764 sayfalık, lüks ciltli "Yaratılış Atlası"yla ilgili kimi sorular sordu dün... Mesela:"Kendisini Harun Yahya olarak tanıtan ve akıl sağlığının yerinde olmadığı saptanan Adnan Oktar, ücretsiz olarak dağıttığı bu lüks atlasın basım ve kargodan doğan dağıtım masraflarını nasıl karşılamaktadır? Bu atlasın finansmanını kim sağlamaktadır? Daha da önemlisi, okullarda görev yapan biyoloji ve felsefe öğretmenlerinin isimleri tek tek nasıl saptanmaktadır? Milli Eğitim Müdürlükleri'nin bu noktada katkısı nedir?" Soru, Milli Eğitim Bakanı Hüseyin Çelik'e yöneltilmişti. Dinçer ekledi:"Milli Eğitim Bakanı'nın eğitimde gerici içeriği güçlendirme gayretleri, aslında bilimin yerine şarlatanlığın egemen kılınması çabasından başka bir şey değildir."Evet.. Eller giderken Ay'a... İnsanlık yaşamı ve insan onurunu yüceltecek uğraşlar içindeyken Türkiye işte böyle konuların tartışmasıyla vakit geçiriyor... m.asik@milliyet.com.tr Eller giderken Ay'a
