- Şimdi arkadaşlar, diyelim ki muhalefet tek bir isim üzerinde anlaşamadı, Sayın Baykalın karşısına iki aday çıktı. Bu durumda kim kazanır?- (Hep bir ağızdan) Baykaaalll. - Peki, muhalefet tek bir aday, örneğin Sayın Sarıgül üzerinde anlaştı. Bu durumda Sarıgül mü, Baykal mı kazanır?- (Hep bir ağızdan) Baykaaalll. - Mücadele benimle Sayın Baykal arasında geçerse?- (Hep bir ağızdan) Baykaaalll. - Peki, Sayın Baykal karşısında benim mi şansım daha fazla olur, yoksa Sarıgülün mü? - (Hep bir ağızdan) Siziiinnn. Zülfü Livanelinin neşesi biraz olsun yerine gelmişti ki, gazeteciler yine hep bir ağızdan cümlelerini tamamladılar.- Ama gene Baykal kazanııırrr.Livaneli, bu yanıtlar karşısında ne diyeceğini düşünüyordu, bir meslektaşımızın uyarısı geldi!- Arkadaşlar, bu durumda yemek paralarını biz ödeyeceğiz demektir, hadi eller cebe!.. CHP Genel Başkan adaylarından Zülfü Livaneli, dün Ankaralı gazetecilere bir yemek verdi. Bol kahkahalı geçen yemekte, Livaneli soruları yanıtladığı gibi kendisi de sorular sordu. İşte onun soruları ve gazetecilerin yanıtları: İstanbulda, tsunami için düzenlenen konsere ilgi gösterilmemiş. Felaket için düzenlenen konserde, göbek atılmayacağı için öyle olmuştur... Tsunami felaketine uğrayanlar için düzenlenen, "Bir şarkı, bin hayata umut olsun" konserinin yeterli ilgiyi toplamaması üzüntü yarattı.Üzülmeli ama halkı suçlamamalı...Çünkü Batıda yardım işini önce hükümetler üstlendi. Büyük rakamlar açıkladılar. Halk arkadan geldi. Kaldı ki o ülkelerde halk yardım kampanyalarına inanıyor. Bu alanda güvenilir organizasyonlar var. Bizde ise yardımların yerine gideceği konusunda kimsede güven yok. Mesele bu... Bir şarkı, bin hayat Karikatürist arkadaşımız Erdoğan Başol, Bulgaristan Telekom Kurumunun Sofyada düzenlediği Uluslararası Karikatür Yarışmasında birincilik ödülünü aldı. Kutluyoruz... Suat Ünsal, 70 yaşında... Bulundurma ruhsatlı bir silahı var. Yasalara göre beş yılda bir ruhsatı yenilemek zorunda. Girdiği muayenede elleri titrediği gerekçesiyle yeni ruhsat alamamış. "Ellerim gençliğimde de titrerdi" demişse de derdini anlatamamış... Üzerinde durduğu mu? Efendim bir milletvekili ömür boyu silah ruhsatını yarı fiyatla yenilettiği gibi muayeneden de geçirilmiyor... Okurumuz bu ayrıcalığın mantığını sorguluyor. Silahınız var mı? Deniz Baykal, CHPdeki kargaşadan Milliyeti sorumlu tutmuş. Demek ki, Milliyetin CHPliler üzerindeki etkisi, Baykaldan daha fazla... CHP ve Baykal meselesi aslında karmaşık değil. Ama karışıyor.Biz meseleyi basitleştirerek aktaralım...Sosyal demokratlar ve solcular, Baykalı haklı olarak yetersiz buluyor. Baykal yeterli muhalefet yapmıyor. Baykal demokrat değil. Baykal kendisini beğenmeyen siyasetçiyi hemen partiden atmayı düşünüyor.Baykalı bu yönden yani "soldan" eleştirenler daha haklı...Bir de Baykalı sağdan eleştirenler var.Bunlar ABDden esen rüzgârlara göre hareket ediyor.ABDnin Soros sermayeli Open Society ya da NED gibi kurumlarının beslediği bir üniversite ile kimi vakıflardan yönetiliyorlar.Onların derdi Baykalın iyi muhalefet yapmaması falan değil. Zaten onlar da muhalif değil. Onların derdi tam tersine Deniz Baykalın dış politikada birkaç noktada etkili muhalefet yapması.CHPnin muhalefeti, Türkiyenin Körfez Savaşına sürüklenmesini önledi.60 bin Amerikan askerinin Türkiyeye yerleşmesini önledi.ABDnin Türkiyeyi kullanmasını önledi.Şimşekleri üzerine çekti.Amerikanın Türkiyeye bundan sonra da ihtiyacı olacak. İncirliki istiyor... Suriye ve İrana saldırmaya hazırlanıyor. Sam Amca, Türkiyenin Amerikan çıkarları için dövüşmesini istiyor. CHP her şeye rağmen bu sürece karşı etkili bir barikat oluşturuyor.Baykala karşı sağdan esen rüzgârın hedefi Baykalın ulusalcı niteliğini yıkmaktır.Baykal o yüzden bugün taraftar buluyor. CHP örgütü, Kemal Derviş çizgisine teslim olmak istemiyor.Bu teslimiyet, aynı zamanda ABDye teslimiyet olacak... m.asik@milliyet.com.tr Baykal sorunsalı