Melih Aşık

Melih Aşık

m.asik@milliyet.com.tr

Tüm Yazıları
Haberin Devamı

Gelirler Kontrolörü Metin Ölçek imzalı yazıda deniyor ki:"Ekli listede kimlik bilgilerine yer verilen kurum ve şahısların adına bankanıza gelen ve giden havale eft... ve benzeri para transferlerinin tarihi, cinsi, tutarı ve kimden ve nereden geldiği veya kime ve nereye gönderildiği (detaylı olarak)..." Zengin kanalları bir yana bırakıp en fakir kanallardan biri hakkında böylesine bir vergi taarruzuna ve hesap casusluğuna girişmek... Üstelik bu kanal muhalifliği ile de tanındığından... Bir vergi duyarlılığının değil, taciz ve yok etme operasyonunun söz konusu olduğunu ortaya koyuyor. Bankalardan istenilen gizli bilgilerin tarih aralığı 1 Ocak 2004 ile 31 Aralık 2006... Oysa Kanaltürk 2004 yılının 6. ayında kurulmuştu... İnceleme, yasalara aykırı şekilde, 6 ay öncesinden başlatılmış...Hesapları araştırılan kişiler yalnızca kurucular değil... Cüneyt Arcayürek ve Mine Kırakkanat'ın adları da listede yer alıyor... Peki yüze yakın programcı arasından neden onların hesapları inceleniyor? Çünkü sesleri muhalif çıkıyor da ondan...Bu olay son yılların en büyük medya ve hukuk skandalıdır.. Sansür değildir... Medyada gerçekleri anlatanlara karşı susturma ve yok etme girişimidir... Benzeri oyunlar diğer aykırı seslere karşı da oynanıyor... Halkın haber alma hakkı iktidar çıkarları uğruna sabote ediliyor... Maliye Bakanlığı Gelir İdaresi Başkanlığı, Türkiye'deki tüm bankalara gönderdiği yazıda, Kanaltürk televizyonunun kurucuları ve bazı programcılarıyla ilgili hesap hareketlerini istemiş... Başbakan Erdoğan, afişlerde "Kurban olam ayına yıldızına" diyor, ama vatandaşın sağlığını da "yabancı bayraklılara" emanet etmekten geri durmuyor. TCDD Genel Müdürü Süleyman Karaman ile Genel Müdür Yardımcıları Veysi Kurt, İsa Apaydın, Mustafa Çavuşoğlu, Şinasi Kazancı ve eşleri önceki yıl kendilerine özel tren tahsis ettirerek Sivas'a gitmişler. CHP Milletvekili Kemal Kılıçdaroğlu, bir soru önergesiyle Ulaştırma Bakanı Binali Yıldırım'a bu özel tren tahsisinin hangi yönetmeliğe dayanılarak yapıldığını sordu. Bakan'ın yanıtı merakla bekleniyor. Çünkü TCDD yönetmelikleri yalnızca Cumhurbaşkanı ve yanındakilere özel tren öngörüyor. Biletsiz yolcular... Dünkü gazetelerde haber: "Erzincan'ın kurtuluş törenine katılan Tayyip Erdoğan, geçmiş iktidarları suçlayarak, 'Sevdaları olmadığı için yavrularımıza bilgisayar, kalem veremediler' dedi... Erdoğan, sözlerini "Bilgisayar yeni mi icat oldu? Bilişim yeni mi icat oldu? Peki, Türkiye bugüne kadar neredeydi?" diye sürdürdü...Şanlıurfa'dan Cavit Özyeğin, İÖO'dan gelen mektupta kamuoyuna şöyle sesleniyor: "Okulumuzda 3 bin öğrenci öğrenim görüyor. 72 sınıfımız var. Kütüphanemiz yok. Malzememiz yok. Projektörümüz (yansıtıcımız) yok.. Yardımlarınızı bekliyoruz..." Sevdalılara gel... Gaziantep Büyükşehir Belediyesi, 2006 Mayıs'ında çok önemli bir karar aldı. Şehrin merkezinde bulunan TCDD'ye ait 450 bin metrekare büyüklüğündeki arazinin hemen yanı başındaki arazilerde daha önce "sınırlı" olan bina yüksekliği hakkını imar değişikliğiyle "sınırsız"a çevirdi. Böylece söz konusu arazilerin sahiplerine büyük bir rant kıyağı yapmış oldu. Peki neden? CHP Gaziantep Milletvekili Abdülkadir Ateş'e kulak veriyoruz."Bu değişiklikte asıl kıyak yapılmak istenen başkalarıdır. Sınırsız kat izni verilen arazilerin hemen ortasında TCDD'nin 450 bin metrekare arazisi var ve bu arazi TCDD tarafından yakında ihtiyaç fazlası gerekçesiyle satılacak. Burayı satın alacak kişilerin ilk yapacağı iş yandaki arazilere tanınan sınırsız yükseklikte bina dikme hakkını örnek gösterip aynı hakkı kendileri için de talep etmek olacak. Ve buna da kimse hayır diyemeyecek. Yani asıl kıyak, yeni sahibinin kim olacağı daha şimdiden büyük kavgalar yaratan TCDD arazisini satın alacaklara yapıldı."Abdülkadir Ateş, TCDD'nin, çoğu şehir merkezlerinde bulunan Türkiye çapında 200'den fazla arazisinin satışına ilişkin hazırlıkların hızla ilerlediğini hatırlatarak şöyle diyor:"Arazilerin satışını ve değerlendirmesini yapacak olan Bayındırlık Bakanlığı İhale Kanunu'na tabi olmayacak. Her ölçekte imar ve parselasyon planını resen yapabilecek... Bu sırada ilgili belediyeler sadece görüş verebilecek. Aldığım duyumlara göre daha şimdiden hangi arazilerin kimlere ne fiyattan peşkeş çekileceği belirlendiği gibi, o kişilere en yüksek rantı sağlayacak imar planı değişiklikleri de yapılmaya başlanmış. Bu furyada en yağlı parça ise Haydarpaşa..." Antep istasyonu! Okurumuz Bülent Uluçer, deniz otobüslerinde Müslümanlar için ibadethane açan İDO yetkililerine laiklik ve anayasal eşitlik gereği diğer din mensupları için ne düşündüklerini sormuş... Yanıt alamamış. Tekrar soruyor:- İDO olarak öbür din ve mezhepler için de tapınma yeri açmayı düşünmekte misiniz? Sözgelimi benim gibi, ibadethanesinde devamlı ateş yanan bir Mecusi için de ibadethane veya Alevi yurttaşlar için cemevi açacak mısınız? Eğer açmayacaksanız, bunu eşitlik adına nasıl açıklayacaksınız? m.asik@milliyet.com.tr Vapurda ibadet