Melih Aşık

Melih Aşık

m.asik@milliyet.com.tr

Tüm Yazıları
Haberin Devamı

Açık Pencere Başkanı Erhan Göksel olacağı şöyle yorumluyor:- Seçime az kala yayımlanan bu tür oranlar AKP'nin oylarını bir iki puan artırabilir, CHP'nin oyunu bir iki puan düşürebilir... Böyle bir tabloyu gören yazlıktakiler seçim günü sandığa gitmeyebilir...Cumhuriyet tarihinin en kritik seçimi geldi çattı... Oylamaya saatler kaldı.Kimisi hâlâ falanca partinin kaşını beğenmiyor... Kimisi filanca partinin liderini...Ne var ki bu seçimde parti programları, liderler, ideolojiler vs. önem taşımıyor...Bu seçimde birçok taraf yok... Sadece iki taraf var...Bir yanda Türkiye'yi satanlar... Koltuk uğruna ülkemiz üzerinde hevesleri olanlarla işbirliği yapan... Cumhuriyet rejimini, "Ilımlı İslam" adı altında ABD uydusu zavallı bir ümmet toplumuna dönüştürmek için çalışanlar...Bir tarafta da laiklik, demokrasi, Anayasa ve ulusal çıkarlara sahip çıkanlar... Cumhuriyeti savunanlar...Seçimde bir parti kazanıp diğeri kaybetmeyecek. Türkiye kazanacak veya kaybedecek.Eğer bu ülkenin insanları nohutla, kömürle, para kokusuyla uyuşturulmuş ve olup biteni hâlâ anlamamış ise... Geçmiş ola... Gece çocuk uyumuyorsa masal anlatmayı boş verin, ona kamuoyu anketlerini okuyun, daha çabuk uyur... Gelen e-postalardan biri böyle diyordu dün... Güne damgasını vuran anket bir gazetenin manşetinde yer alan, "AKP yüzde 48, CHP yüzde 20" şeklinde olandı... Abartılı anketler şaşkınlık yarattığı gibi sonucu da etkiliyor... VERSO'nun Türk halkı siyaset sayesinde ailece zengin olanları pek sevmezdi. 2 gün sonra bu eğilimde değişiklik olup olmadığını bir kez daha görme imkânı bulacağız. Sebahattin Önkibar, Yeniçağ gazetesinde 10 yıl öncesine ilişkin bir anısını aktarıyor. Önkibar, 10 yıl önce TGRT'de Baykal ile Tayyip Erdoğan'ı ilk kez birlikte ekrana çıkaran programcı olmuş. Yazısında şöyle diyor:"Tayyip Bey o günlerde CHP lideriyle ekranda görünmeyi yani onunla programa çıkmayı çok çok istemiş ve benden bunu ısrarla talep etmişti."Şimdi ise fellik fellik... Acaba neden! O zaman öyleydi İnsan ne zaman aldanmaya başlar.. Geçmişte nasıl aldatıldığını unuttuğu andan itibaren...Türkiye'deki anket firmaları işte bu basit ilkeye dayanırlar. Seçimlerde bir iki anket firması doğruya yaklaşır. Ötekiler dökülür. Ancak seçimler malum, iki ile dört yılda bir yapılır. Anket firmalarının yaptığı hatalar iki ile dört yılda çoktan unutulur. Malı götüren götürür. Firmalar bir sonraki seçime sütten çıkmış ak kaşık gibi girerler. Bazıları ciddidir. Bazıları anket önerisi verirken sorar: "İki kere iki dört eder, ama siz kaç çıkmasını isterdiniz"... Bu seçimde anketçiler ne sonuç alacak? Kimler şişirdi, kimler doğruyu bildi? Üç gün sonra anlayacağız... Anketçilik sanatı... Time dergisinin Avrupa baskısında yer alan Türkiye ile ilgili kapak ve yazı hayli tartışıldı. Yazının içinde Utku Köseoğlu adlı bir avukatla yapılan görüşmeden bölümler de yer alıyordu. Utku Köseoğlu bize bir mektup gönderdi. Diyor ki:"Dergiden bize röportaj için gelen teklifte; ülkemizdeki tüm siyasi yapılanmalar ile ilgili bir araştırma yapıldığı anlatılıyor ve biz 'kemalistpolitika' grubu üyeleri ile de bir görüşme isteniyordu. Biz de bu teklifi Time dergisinin ciddiyetine de güvenerek kabul ettik.Bahse konu derginin editörü ile kararlaştırılan ortak zamanda bir araya gelindi ve iki buçuk saate yakın bir söyleşi yapıldı.Bu süreç içerisinde tüm anlatımlarımıza rağmen AKP'nin çalışmalarını ve başarılı olduğunu, reformcu, demokrat olduğunu karşımızda ciddiyetle ve inançla savunan, bizleri ise küçümseyen bir editörle karşı karşıya kaldık.Gerek sorularıyla ve gerekse de yorumlarıyla AKP'ye olan inancını olağanüstü bir peşin hükümlülük ve önyargıyla her fırsatta dile getiren bu şahsa yaptığımız tüm anlatımlar net bir şekilde görünüyor ki zaman kaybı ve laik toplum ile şahsımın küçük düşürülmesi ile neticelenmiştir..."* * *TIME muhabiri görüldüğü gibi... Ne yazacağını önceden kafaya koymuş. Sadece o mu? Batı basını neredeyse koro halinde aynı yönde yayın yapıyor... Ekonominin iyi gittiğini, AKP tek başına iktidara geldiği takdirde bu iyi gidişin devam edeceğini, ordunun demokrasiyi tehdit ettiğini, AKP'nin ülkeyi demokrasiye götürdüğünü ince ince işliyorlar. Bu şekilde AKP'ye dış kamuoyu desteği sağlanıyor. Türk seçmeni de bu yoldan etkileniyor. Bu işler parasız olmaz. Birileri cumhuriyete yönelik bu kuşatmayı finanse ediyor... Belli ki ABD ve Avrupa'daki lobiler çalışıyor. TIME ciddiyeti Ayağına takılacak melun taşı insan kendi içinde taşır... * * * Bir insana hata ettiğini göstermek başka şeydir, ona doğruyu kabul ettirmek başka şey... m.asik@milliyet.com.tr