Dünya Ekonomik Fuarı DEFin Davostaki toplantıları biteli 3 gün oldu ama, geçmiş yıllarda olduğu gibi bu sefer de Davosla ilgili yazacaklarım bitmedi. Bugün sizlere, yoksullara bağış yapmak yerine, onları gelir piramidinin en altındaki müşteri grubu olarak görmeye başlayan yeni zihniyete bir örnek vermek istiyorum. Adına sosyal girişimcilik diyorlar. Az gelişmiş ülkelerdeki yoksul kesimin acil ihtiyaçlarına cevap vermek üzere kurulan bu tür işlerde, kuruluşun finansal olarak kendi ayakları üzerinde durabilmesi önemli. Ama sosyal girişimcinin kâr amacı yok tabii.Örneğin katarakt ameliyatlarında göz içine yerleştirilen ve tanesi 200 - 250 dolara satılan lensler, Amerikalı sosyal girişimci David Greenin çabaları sonucu Hindistanda kurulan Aurolab adlı tesiste şu anda tanesi 4 dolara üretiliyor. Ve hemen bitişiğindeki Aravind Göz Hastanesinde de katarakt hastalarına takılıyor. Sosyal girişimcilik Fiyatlar erişilebilir hale geldiği için Aravind Hastanesinde katarakt ameliyatı sayısı öylesine artmış ki, bu ameliyatlar için harcanan her 1 dolara karşılık 2 dolar kâr elde edilir hale gelmiş (sürümden). Aravind Göz Hastanesine 4 dolarlık lens maliyetini bile ödeyemeyecek hastalar başvurunca bu kez kademeli bir fiyat listesi hazırlamışlar. Maddi gücü olan hastadan 8 - 10 hatta 12 dolar alınarak, yoksulların bedava ameliyat edilebilmelerine imkân sağlanmış.Merceklerin bu kadar ucuza nasıl üretilebildiğine gelince... David Greenin Amerikada bulduğu mühendisler, büyük firmaların ürettikleri markalı lensleri inceleyerek, patent duvarına çarpmayacak özelliklere sahip lensler dizayn etmişler. Yüklü Ar - Ge harcamaları yapılarak geliştirilen lenslerden farkı olmadığını tespit ettikten sonra da, Hindistanda küçük bir laboratuvar kurup üretime başlamışlar. Tahmin edebileceğiniz gibi işçilik yok denecek kadar ucuz. Rakip bulunmadığı için pazarlama masrafı da yok. Üstelik, yanıbaşındaki hastane sayesinde talep de hazırda bekliyor. Zenginden yoksula David Green lens işinin başarıya ulaştığını görünce, bu sefer dijital işitme cihazlarını mühendis arkadaşlarının önüne koymuş. Ve yine patent duvarına çarpmayacak şekilde, kaliteli dijital işitme cihazları dizayn etmeyi başarmışlar. Deneme amaçlı ilk örnekler üretildiğinde, Amerikada 1600 dolara satılan cihazların tek kulak için üretim maliyetinin sadece 50 dolar olduğunu hayretle görmüşler. Kişinin işitme düzeyine göre dijital olarak programlama ve dağıtım giderleri de eklendiğinde, Aurolabda üretilen işitme cihazlarının Hintlilere tanesi 118 dolardan satılması mümkün olmuş.Hindistanda başarılı olan bu yöntem, Mısır, Nepal, Tanzanya, El Salvador ve Guetamalada da uygulanmaya başlanmış. Kalite aynı, fiyat ucuz Davostaki Kongre Merkezinin koridorlarında dolaşırken bir başka sosyal girişimcinin Kongoda (Eski Zaire) yarattığı mucizeyi öğrendim. Bu girişimci, küçük tarım arazisine sahip Kongolu köylüler için dizayn ettirdiği su pompalarını 22 dolara mal etmeyi başarmış. Pompalardan satın alan çiftçilerin bu sulama sistemi sonucunda tarlalardan aldıkları verim öylesine yükselmiş ki, yoksul Kongonun Gayri Safi Yurtiçi Hasılasında (GSYH) % 2lik bir artış meydana gelmiş. mtamer@milliyet.com.tr Mucize su pompası