Ağaoğlu Şirketler Grubu Yönetim Kurulu Başkanı Ali Ağaoğlu, Ortaköy’deki yeni evine 2 ay önce taşınmış. Dün sabah evinin bahçesinde kahvaltılı bir basın toplantısı düzenledi. Çok sayıda masa konduğu halde, gelen gazetecilerin bir kısmının oturacak yer bulamayıp yeni masalar getirtildiğini görünce de “Ben sizi çok özlemiştim; ama sizin beni bu kadar özlediğinizi bilmiyordum” deyiverdi.
Mesele özleyip-özlememek değil tabii... Bir yanda Torunlar’ın rezidans inşaatında 10 işçinin ölümüne neden olan cinayet gibi ihmal; diğer yanda Başbakan Yardımcısı Ali Babacan’ın “bundan böyle inşaat yerine sanayiye öncelik verilmeli” mealindeki sözleri ve Ağaoğlu’nun 17-25 aralık operasyonları çerçevesinde gözaltına alınması...
Cevap bekleyen çok soru var! Arkadaşımız Duygu Erdoğan’ın konuyla ilgili haberini ekonomi sayfalarımızda bulabilirsiniz. Ben haber çerçevesi dışında kalanları sizlerle paylaşmak istiyorum.
‘Arsa verenin anasını...’
Ali Bey biraz küskün; “Hayatım boyunca gece-gündüz çalıştım; sabah saat 07.00’yi bir dakika geçmeden kalkıp işe başladım. Ama buraya taşındıktan sonra 2 aydan beri 11.00’de işe gidiyorum. Bu arazi çok büyük, yukarıda Ulus’a kadar uzanıyor. Ceylanları ve tavus kuşlarını saldım ormana; 4 ayaklılar dışarıda, biz 2 ayaklılar evde yaşıyoruz...” dese de, daha konuşmaya başlar başlamaz kafalardaki soruların bir kısmını da peşpeşe kendince yanıtladı. Örneğin Cumhurbaşkanı’nın oğlu Bilal Erdoğan’ın başında bulunduğu vakfa arsa bağışladığı konusunda:
“TÜRGEV mi ne bir vakıf var. Oraya bir arsa bağışladığım iddia edildi. Böyle bir arsa verenin de anasını, alanın da anasını, söyleyenin de anasını... dedim. CHP lideri Kemal Kılıçdaroğlu telefon açıp özür diledi. Ataşehir Belediyesi CHP’li; ben arsa bağışlasam tapuda kaydı olmaz mı?”
Topbaş’ı şikâyet
Ağaoğlu, Babacan’ı “Sen 12 yıldır ekonominin başındaydın, neden bugüne kadar gerekli yapısal reformları yapıp sanayicinin önünü açmadın” diye eleştiriyor; İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı Kadir Topbaş’a ise bayağı öfkeli:
“Türkiye’nin önünü tıkayan bürokratik oligarşidir. Size örnek vereyim: Anıtlar Kurulu, 2009’da tasdik olan bir projemin ruhsatını 5 yıldır vermiyor. Niye vermiyor? Bir bok varsa, yanlış varsa reddedersin. Amcazade Yalıları da öyle... 5 yıldır ruhsat vermeyeceksen neden tasdik ettin? Bakırköy 46 projesi için 2 sene bekledikten sonra Topbaş’ı Başbakan’a -şimdiki Cumhurbaşkanı- şikâyet ettim ki bu benim kanuni hakkımdır. Belediye 3 ay yapmazsa bakanlığa başvurma hakkım var. Eğer rant dağıtılıyorsa, bunu Belediye sağlıyor. Gidin Belediyeye sorun. İstediklerini vermediğin zaman da böyle sürünüyorsunuz işte...”
‘Ekonomi ihmal edildi’
Ve Ağaoğlu’ndan Türkiye ekonomisi için ciddi uyarı:
“Ülkesini seven bir insan olarak ben 2000’li yılların başından beri ekonominin bu kadar ihmal edildiği bir dönem görmedim. Son 1.5 yıldır enerjimizi kısır çekişmelere harcıyoruz. Artık ekonomi, son sıralarda yer alan bir gündem maddesi bile değil. Ve eğer böyle devam edilirse 90’lardakine benzer bir felaketle karşı karşıya kalabiliriz.”