Meral Tamer
Tüm Yazıları
"Her g"ren "yle diyor, ama alakası yok," diye itiraz ediyor Nahum. Karısı saçlarını ilk kestiğinde hep b"yle olurmuş. Ama saçlarını çok seyrek kestirdiği ve insan içine de nadiren çıktığı için genellikle uzun saçlı haliyle biliniyormuş.Hakkında 2 - 3 yazı yazdım, ama 50 - 55 kişi bir arada olduğumuz TRAP (trafik) toplantıları dışında Jan Nahum'la ilk kez teke tek sohbet ediyoruz. Nahum'a ilk sorum, g"zbebeği Tofaş'ın gündemindeki yerinin, İtalya'ya gittikten sonra nasıl değiştiği. Nahum'un yanıtı ş"yle:"Tofaş'ın başındayken hep İtalyanlara ne tür "neriler g"türebiliriz diye kafa yorardım. Şimdiyse Fiat'ın genel merkezindeki fırsatları bilerek Tofaş açısından bunu değerlendirme imkanına sahibim. Eğer iyi kullanabilirsek, bunu büyük bir fırsat olarak g"rüyorum."Bir de İtalya'daki çalışma arkadaşları "Aklın hep Tofaş'ta. Gereğinden fazla zaman ayırıyorsun" diye uyarıyorlarmış zaman zaman.Fiat'taki ilk günleriyle ilgili çok "nemli bir başka saptaması var Nahum'un. "1.2 milyar dolar cirolu Tofaş, informel (gayri resmi) y"netilebiliyordu. Ama 40 milyar dolar cirolu Fiat'ta bu mümkün değil. Mutlaka tepedeki lider bir hedef g"sterecek ve geri kalanlar da o hedefe doğru var güçleriyle çalışacak. Su dolu bir büyük torba düşün. Herkes bir başka tarafından çekerse olmaz. Fiat'taki y"netim biçimini g"rdükçe, Türkiye'nin en büyük ihtiyacının topluma hedef g"sterip peşinden sürükleyebilecek güçlü bir lider olduğunu düşünüyorum. Türkiye'de su dolu büyük torbayı maalesef herkes bir başka tarafından farklı bir y"ne çekiştiriyor!"Nahum artık İtalya'da. Güney Amerika'dan Güney Afrika'ya, Çin - Hindistan, Tayland'dan Mısır'a Fiat'ın 11 ülkedeki faaliyetlerinden sorumlu. Ama aklının bir yerinde daima Türkiye ve Tofaş var. "Hayal etmeliyiz, büyük düşünmeliyiz" diyor ve Türkiye'deyken rüyasını g"rmeye başladığı bir büyük hayalinden s"z ediyor:"Sanayileşmede standartlaşmayı Ford, yani bir otomobil firması başlatmıştı. Standartlaşmadan sonraki en "nemli aşama olan Toplam Kalite Y"netimi'ne de yine bir otomobil firması, Toyota imza attı. Tofaş da pekala küresel oyun sürecinin "nderi olarak dünya literatürüne geçebilir. Biz bir süredir Tofaş'ta ihracat - ithalat departmanı yerine hızlı hareket edebilmek için takım oyununa dayalı, herkesin yetkili olduğu çok dinamik ve hızlı işleyen bir sistemi devreye soktuk. Neden dünyaya "rnek olmayalım. Neden bir akımı, bir Türk firması başlatmış olmasın? šstelik bunun için tek 1 dolarlık yatırım da gerekmiyor!"Nahum bunları anlatırken 7 yıl "ncesine d"nüyor. Yıl 1995. Jan Nahum Tofaş'a genel müdür olalı 1 yıl olmuş. Suna Kıraç'a bir gün "2000 yılında Fiat'ın dünya politikasına y"n verenler arasında, pekala Koç'un y"neticilerinden biri de olabilir" diyecek oluyor. Kıraç'ın yanıtı: "Senin hayallerin çok geniş."Nahum'a g"re y"neticilerin hayallerinin geniş olmasında hiçbir sakınca yok, aksine fayda var:"O günlerde ben kendimi hiç düşünmemiştim tabii. Koç Topluluğu'nun en tepedeki y"neticilerini kasdetmiştim. Ama 2 yıl gecikmeyle gerçekleşti bu hayalim. Fiat'ın dünya politikasına y"n veren en tepedeki 5 kişiden biri Türk." mtamer@milliyet.com.tr Tofaş Han'daki eski odasından içeri bir girdim ki karşımda kısa düz saçlı bir Jan Nahum. Nasıl da İtalyanlara benzemiş!