Geçmiş yıllarda dünyaca ünlü orkestra şefleri ve virtüözleri belli bir sıklıkta dinleyebilmek için kışları Londra’ya giderdik; sonra da onların Uluslararası Müzik Festivali kapsamında İstanbul’a gelecekleri haziran ayını iple çekerdik.
Her yıl olduğu gibi bu yıl da haziran ayı boyunca Aya İrini ve Topkapı Sarayı gibi tarihi mekânlarda müziğe doyacağız; ama klasik müzik dinlemek için artık kışın Londra’nın yolunu tutmaya gerek kalmadı; İş Sanat, Cemal Reşit Rey (CRR), Borusan Kültür - Sanat ve Boğaziçi Üniversitesi (BÜ) bu kış dünyanın en ünlülerini ayağımıza kadar getirdi.
Zubin Mehta ile başladık
Sezonu ekim başında BÜ’nün tarihi salonu Albert Long Hall’de Camerata Salzburg’la açıp, geçen hafta CRR’de dünyanın en ünlü şeflerinden Lorin Maazel’in yönetimindeki Sinfonica Toscanini orkestrasını dakikalarca ayakta alkışlayarak kapattık. Ama aslında daha kış sezonu açılmadan eylülde efsane şef Zubin Mehta ve Maggio Musicale Fiorentino Orkestrası’yla Aya İrini’de unutulmaz bir gece geçirdik. Konseri İstanbul 2010 Avrupa Kültür Başkenti projesi çerçevesinde Büyükşehir Belediyesi düzenlemişti.
CRR çok zengindi
BÜ Klasik Müzik Koordinatörü Evin İlyasoğlu, çarşamba konserlerinde bizleri çellocu Natalia Gutman, London Barok ve soprano Emma Kirkby ile buluşturdu.
CRR’de dünyaca ünlü piyanistimiz Fazıl Say’ı, sezon boyunca 3 kez farklı repertuvarlar ve sanatçılarla birlikte izleyebilmek, bir Fazıl hayranı olarak benim için müthişti.
CRR Genel Sanat Yönetmeni Yalçın Çetinkaya, kış sezonu boyunca bizler için virtüöz kemancılar Nigel Kennedy, Pinchas Zuckerman, Gidon Kremer, Vladimir Spivakov ve Vadim Repin, ünlü piyanistler Stephan Kovacevic ve Boris Berezovsky, soprano Barbara Hendricks ve flütist Sir James Galway gibi birbirinden ünlü virtüözlerle bezenmiş müzik ziyafetleri hazırlamıştı. Ayağınızı CRR’ye mutlaka alıştırın, hiç pişman olmayacağınızdan eminim.
Yo-Yo Ma, İş Sanat’taydı
Kış konserlerimizin zirvesi ise, virtüözitesini konuşturan çellist Yo-Yo Ma’nın, İş Sanat’ta sürpriz bir biçimde karşımıza çıkıp ruhumuzda bir güneş gibi parlamasıydı. Sürpriz diyorum; çünkü İş Sanat Direktörü Meriç Soylu’nun, bu sezon bizler için Akademie für Alte Musik Berlin, Prag Filarmoni, Deutsche Kammerphilharmonie Bremen ve Bruckner Orchester Linz gibi esaslı orkestralarla Midori ve Nikolaj Znaider gibi ünlü kemancılar, Capuçon Kardeşler (keman/viyolonsel) ve bariton Matthias Goerne gibi virtüözleri buluşturduğu enfes bir program hazırladığını biliyorduk. Biletlerimizi de sezon başında topluca ve indirimli almıştık.
Sezonu dünyaca ünlü 2 piyanistimizden İdil Biret’le açıp Fazıl Say’la kapatan Borusan Filarmoni’nin bu yılki yıldızı, Avusturyalı yeni orkestra şefi Sascha Goetzel’di. Borusan Kültür Sanat’ın ana sponsorluğunda gelecek hafta başlayacak İstanbul Müzik Festivali’nde ise ünlü kemancı Anne-Sophie Mutter’i piyanoda eski eşi Sir André Previn’le ve Daniel Barenboim yönetimindeki La Scala Filarmoni Orkestrası’nı dinleyebilmek için kimselere randevu vermiyoruz.
Not: Yaz konserleri başlamadan, sizlerden 1 hafta izin istiyorum. Haftaya görüşmek üzere...
Özay Şendir
Garipçeli Lütfi Reis'in başarısı...
4 Temmuz 2025
Cem Kılıç
Çocuk işçiliği ile mücadele
4 Temmuz 2025
Abbas Güçlü
Eğitimin dünü, bugünü, yarını
4 Temmuz 2025
Zafer Şahin
AK Parti’nin tek rakibi 3 harfliler
4 Temmuz 2025
Mehmet Tez
Yılın müzik olayı: Oasis bugün birleşiyor (bir aksilik olmazsa…)
4 Temmuz 2025