Ya Iraklı olarak dünyaya gelmiş olsaydım?
Ya şu sıralar Bağdat’ta yaşamaktan başka şansım olmasaydı?
Oturup da beni ne zaman bombalayacaklar diye bekleyecek miydim?
Bekleyebilir miydim?
Acaba benim üzerime düşecek bombalar ne kadar akıllı? Bombalar evimi - barkımı yerle bir ederken, insan etini tanıyıp benim hayatımı bağışlayacaklar mı diye papatya falı mı açacaktım?
Herhalde ya aklımı kaçırırdım, ya da kalbim stop ederdi... Bu tür bir bekleyişe dayanamazdım!
Demokrat Bush!
Iraklı olmadığım halde bile dayanamıyorum. Türkiye’deki pazarlıkları duymamak için kulaklarımı tıkıyorum.
Şiddet, vahşet, ölüm, dehşet...
Tıpkı Guernica’daki gibi.
Ama Franco faşistti, Bush demokrat!
Guernica, 1 yıldır benim gazetedeki odamın duvarında da asılı. İspanya Başbakanı Jose Maria Aznar’ın AB dönem başkanlığı sırasında, TÜSİAD’ın AB üyeliğimiz için yürüttüğü lobi faaliyetlerini izlemek üzere Madrid’e gittiğimde ilk iş olarak Reina Sofia Müzesi’nin yolunu tutup Guernica’yı doya doya seyretmiş, sonra da büyük bir posterini almıştım. Sosyalist Enternasyonel’in Paris’te 1999’daki toplantısından getirdiğim "Daha insancıl bir toplum, daha adil bir dünya" başlıklı afişle Bertolt Brecht’in Hitler Almanyası’nı hicvettiği ünlü tiyatro eseri Arturo Ui’nin Önlenemez Yükselişi’nin dev afişinin yanı başına asmışım.
Bakar mısınız 1999’daki "Daha insancıl bir toplum, daha adil bir dünya" temennisinden 4 yıl içinde nasıl uzaklaşıldığına...
İspanya’nın faşist diktatörü General Franco, Bask bölgesinin bağımsızlık diye tutturan kenti Guernica’yı Almanlara bombalatmıştı. 3 saat süren bombardıman sonunda, alev alev yanan kentte kadın - erkek, genç - yaşlı, çoluk - çocuk tek bir canlı kalmamıştı.
Ünlü İspanyol ressam Picasso ise, faşizme başkaldırıya adadığı bu başyapıtında ağzından alev alev acılar saçan bir ANNE ile, şiddete kurban edilen özgürlük simgesi olarak AT’ı, faşizmin simgesi BOĞA’yı, bombaların simgesi olarak da AMPUL’ü, yerde cansız yatan Guernica halkıyla bir araya getirmiş. Tablodan sanki hâlâ çığlıklar fışkırıyor gibi...
Guernica’da 1700 kişi hayatını kaybetmişti. Körfez Savaşı’nda 1 milyon insan öldürüldü. Irak savaşında ölü sayısı birkaç milyonu bulur.
Picasso Irak’ı çizse
Picasso acaba birkaç milyon masum insanın öldürülmesini nasıl resmederdi? Acaba günümüzün en ünlü sanatçılarından biri, Irak katliamının acısını tuvaline yansıtsa, BM Güvenlik Konseyi savaş karşıtı bir tabloyu bugün hâlâ duvarına asar mıydı?
Irak halkının böcek ilacı sıkılmış sinekler gibi öldürülmesini eli kolu bağlı beklerken, benim aklımdan geçenler bunlar. Haa bir de şu Guernica’nın birkaç reprodüksiyonunu TBMM’nin çeşitli yerlerine assak, acaba değişen bir şey olur muydu diye düşünüyorum.
Özay Şendir
Şehidini bırakmayan ordu...
7 Temmuz 2025
Tunca Bengin
Ateşkes diyeceğine katile dur de...
7 Temmuz 2025
Cem Kılıç
Unutulan aylık 5 yıla kadar alınabiliyor
7 Temmuz 2025
Didem Özel Tümer
Hızlı hafta, kritik temmuz, sıcak yaz
7 Temmuz 2025
Abdullah Karakuş
Vatikan mesajları ve Papa’nın Türkiye ziyareti
7 Temmuz 2025