Askeri uzmanlar Hizbullah'ın elinde 25 kilometreden 200 kilometreye kadar menzilli İran yapımı 20.000 civarında füze olduğunu söylüyor. Hizbullah istese 200 kilometre menzilli Zelzal 2 füzeleriyle rahatlıkla Tel Aviv'i vurabilir. Ama İran'ın izni olmadan Hizbullah bunu yapmaz. Çünkü yaparsa savaş İran'ı da içine alacak biçimde tırmanabilir.Ama Hizbullah'ın savaşın nereye kadar tırmanacağını umursamaktan vazgeçeceği bir zaman gelebilir.Hadi diyelim ki o gün bu gün değil. Bir başka gün, ay, yıl, silahlar tekrar konuşmaya başladığında daha uzun mesafelere atılabilecek daha güçlü roketlerin Tel Aviv veya Kudüs'ün tepesine düşmeyeceğini kim garanti edebilir?İsrail'in gazabı eninde sonunda İran'a ve Hizbullah'ın diğer destekçisi olan Suriye'ye yönelecek. Çünkü Hizbullah'ı silahlandıran, eğiten ve finanse eden bu iki devlettir. Hizbullah'ın nelere muktedir olduğunu gördükten sonra İsrail (ve Amerika) İran'ın nükleer silahlara sahip olmasını göze alamaz. Arapları silindir gibi ezdiği 1967 savaşından bu yana ilk defa İsrail giriştiği bir mücadelede çabuk ve kesin zafer elde edemedi. Yoğun bombardımana rağmen Hizbullah'ın roket yağmuru devam ediyor. Bazıları üçüncü dünya savaşının başlangıcını yaşıyoruz diyor. Belki. Ama nerede duracağı belli olmayan bölgesel bir felaketin başlangıcında olduğumuz kesin. Ne kadar uzağında durursak Türkiye için o kadar iyi. Biz ne Arabız, ne de Ortadoğu ülkesiyiz, ne oradaki anlaşmazlıklara tarafız, ne de oradaki olayları etkileyecek ağırlığa sahibiz. Afganistan, Irak ve şimdi Lübnan'dan çıkan ders çok açıktır: Dış müdahale sadece her şeyi olduğundan beter eder.Türkiye'de nüfusun üçte biri sefaletin kucağında yaşarken hiç kimse yurtdışında macera aramasın. Türkiye'nin Ortadoğu'da hiç kimse için dökecek kanı yoktur. Çok meraklı olanlar güney Lübnan'a gitsin, Hizbullah'a asker yazılsın. Ama gitmeden önce de Şahin Alpay ve Cengiz Çandar abilerinden 1960'larda Filistin Kurtuluş Örgütü'ne katılan gençlerin mezarlarının nerede olduğunu öğrensinler. Gitmeden önce başlarında bir Fatiha okumak isteyebilirler. Dış müdahale beter eder Arap-İsrail sorununun askeri çözümü yoktur. Araplarla İsrailliler şiddetin hiçbir şeyin halletmeyeceğini anlayıncaya kadar birbirlerini öldürmeye devam edecek.Ne zamana kadar?Bir araştırmaya göre her dört İsrailliden üçü Hizbullah'ın saf dışı bırakılması için daha çok güç kullanılmasını istiyor.Hududun diğer yanında, Lübnan'da ne düşünüyorlar bilmiyorum. Ama Hizbullah İsrail'e roket yağdırmaya devam ettiğine göre onların kafalarının üzerinde de barış güvercinleri uçuşmuyordur.Geçenlerde katıldığım uluslararası bir toplantıda, asansörde, bir Arap devletinin eski Birleşmiş Milletler temsilcisiyle karşılaştım. "Sizin adınıza bu savaşın uzun sürmeyeceğini umarım" dedim."Hiçbir şey ummayın" dedi bana." Bu iş yetmiş senedir devam ediyor. Yetmiş sene daha devam eder." mmunir@milliyet.com.tr Sorunun askeri çözümü yok