İzmir, üzerine serilen ölü toprağını yavaş yavaş üzerinden atıyor.
Göztepe’nin Süper Lig’e çıkması kent için büyük bir moral kaynağı olurken, İzmir-İstanbul Otoyolu’nun da hedeflenen tarihten önce tamamlanacak olması, İzmir’e ilgiyi her anlamda artırıyor.
İzmir Tanıtma Vakfı’nın ‘İzmir’e Doyamazsın’ sloganı başlattığı tanıtım kampanyaları büyük ilgi görüyor.
İzmir’in göbeğinde 20 yıldır ‘Basmane Çukuru’ olarak anılan Dünya Ticaret Merkezi projesinin Folkart tarafından hayata geçirilecek olması kentin geleceği adına umutlarımızı daha da artırıyor.
***
Özellikle İzmir-İstanbul Otoyolu ile iki kentin birbirine yakınlaşacak olması nedeniyle, organize sanayi bölgeleri yatırımcıların ilgi odağı haline geldi.
Marmara Bölgesi’ndeki sıkıntılar yüzünden, İzmir’in lojistik avantajını değerlendirmek isteyen birçok sanayici organize sanayi bölgelerinde yatırım yapmak için yer arayışını sürdürüyor.
Otoyol, özellikle İzmir turizminin gelişmesine de büyük katkı sağlayacak.
Çeşme ve Alaçatı başta olmak üzere Yarımada’da Türkiye’nin önde gelen gruplarının turizm yatırımları artarken, İstanbul ve Marmara Bölgesi’nden de daha çok turist bölgeye akın edecek.
***
İzmir’in de bu dönemde kentin doğal ve tarihi güzelliklerini koruyarak, bir tanıtım stratejisi doğrultusunda avantajlarını çok iyi anlatıp, eksikliklerini tamamlayarak bir adım öne çıkması gerekiyor.
İzmir Tanıtım Vakfı bu açıdan büyük bir şans.
Bu şansın çok iyi değerlendirilmesi gerekiyor.
Bu ay “İzmir’e doyamazsın’ sloganı ile başlayan tanıtım kampanyasında Türkiye’nin önde gelen isimlerinin İzmir hakkındaki güzel düşünceleri kent tanıtımı için çok büyük bir hamle.
Ramazan Bayramı öncesi yapılan çalışma, yaz ve sonbahar döneminde de sürdürüleceğini öğrendim.
İzmir’in her mevsimde tatil için farklı doğal özellikleri ve çekicilikleri olan bir yer olduğunu anlatmayı hedefleyen tanıtım hamlesinde emeği geçen herkesi kutluyorum.
Artık konuşmaktan, icraata geçilmiş olması da kentin geleceği açısından umutlarımızı daha da artırıyor.
Kâğıt sektörünün kuşe isyanı
Geçen günlerde İzmir’in önde gelen işadamlarından biri olan Ferit Kora ile sohbet etme imkânım oldu.
Kendisi bu sıralar dertli. Sektörünü yakından ilgilendiren bir tehlikeyle karşı karşıya olduklarını söylüyor.
Milli Eğitim Bakanlığı, önümüzdeki sene ders kitaplarının bir kısmını ithal ürün olan kuşe kağıda bastırma kararı almış.
Yerli kâğıt üreticisi olarak bu karar Kora’yı isyan ettirmiş durumda.
Kora, “Bu yıl ilk defa MEB ders kitaplarında yaklaşık yüzde 10‘luk kısmın tamamen ithal kuşe kâğıda bastırılması kararı aldı. Kuşe kâğıt aynı zamanda parlama, ışık yansıması, okumanın zorlaşması ve göz sağlığı açısından uygun değil. Gelecek yıllarda tüm kitaplar kuşe kâğıda basıldığı takdirde yüzde 100 ithalata ödenecek döviz dışında sadece bu baskı farkının bedeli 130 milyon TL olacak. Devlet büyüklerimizin sürekli yerli üretime destek mesajları verdiği bir dönemde, cari açığımızı artıracak bu kararı anlayabilmiş değiliz. Yerli üretimin korunması için bu karardan vazgeçilmesini bekliyoruz” diyor.
Umarım, Kora’nın sesi Ankara’dan duyulur ve yerli üreticiye Ankara’dan destek gelir.
