Mustafa Yılmaz

Mustafa Yılmaz

ege@milliyet.com.tr

Tüm Yazıları

Çevre kirliliği büyük kentlerin en önde gelen sorunu. İzmir’de de durum farklı değil.

Bir nefes temiz hava bile artık yavaş yavaş lüks hale geliyor.

Hal böyleyken, havayı en çok kirleten unsurlardan olan taş ocaklarına her geçen gün yenileri ekleniyor.

Son yıllarda İzmir’deki taş ocaklarına verilen izin sayısında büyük artış var. Çevre İl Müdürlüğü, sadece son iki yılda 50’nin üzerinde yeni taş ocağına ruhsat verdi.

Andazit, bazalt, kil ve kalker ocağı ile kırma ve eleme tesisleri şeklinde verilen bu izinler, İzmir’i adeta bir taş ocağı kentine çevirdi.

Haberin Devamı

Aliağa ‘dan, Torbalı’ya, Bergama’dan Buca’ya, Menemen’den Karaburun’a kadar taş ocağı ruhsatı verilmeyen ilçe kalmadı.

***

Dünyanın gıpta ile baktığı Çeşme’de bile taş ocakları Çevre İl Müdürlğü’nün izni ile çalışıyor.

Çeşme’nin Germiyan Mahallesi’nde bir taş ocağı var. Hikayesi ibretlik. Bu taş ocağına Çevre İl Müdürlüğü ÇED vermeye doymadı.

2007 yılından bu yana köylüler bu taş ocağına karşı hukuk mücadelesi başlattı.

Açılan davalarlataş ocağına verilen ÇED izinleri tam 3 kez iptal edildi. Ama Çevre Müdürlüğü ÇED gerekli değildir kararını her seferinde yeniledi.

***

Son örnek ise Buca’dan. 3 Temmuz’daki yazımda ifade etmiştim.

Çevre İl Müdürlüğü, Buca’nın Kırıklar Mahallesi’nde yılda bir milyon ton kapasiteli bir taş ocağına, ÇED gerekli değildir diyerek izin verdi.

Söz konusu taş ocağı Kırıklar Mahallesi’ne 2.7 kilometre uzaklıkta. Buca kent merkezine 16 kilometre, İzmir merkezine yani, Konak’a 2.7 kilometre mesafede.

Burada yılda 275 bin dinamit gibi patlayıcı kullanılacak. Saatte 200 bin ton, yılda bir milyon ton toz oluşacak.

***

ÇED gerekli değildir deniyor ama vatandaş öyle düşünmüyor. Buca Kırıklar Mahallesi’nde yapılmak istenen taş ocağına karşı bölgedeki köylüler ayağa kalktı.

Taş ocağı tehdidine karşı köy meydanında toplanarak sivil toplum kuruluşlarıyla birlikte, “Çevre Duyarlılığı Eylemi” yapan köylüler, ellerinde döviz ve pankartlarla slogan atıp, doğamızı ve temiz çevremizi bozmayın mesajı verdi.

Kırıklar Mahalle Muhtarı Mümtaz Özçifçi,”Bu katliama izin vermedik, vermeyeceğiz. Herkes aklını başına alsın” sözleriyle, taş ocağı girişimine tepkisini ortaya koydu. Buca Kent Konseyi Başkanı Mürüvet Balcılar da, Buca’da çevre katliamı yaratacak her türlü yatırıma karşı olduklarını belirtti.

Haberin Devamı

Taş ocağı çalışan bölgelerde akciğer kanseri oranlarının arttığı yönündeki bilgiyi paylaşan Balcılar, “Buca Kırıklar’da buna izin vermeyeceğiz. Kirli sanayi burada vücut bulamayacak. Sağlıklı çevrede yaşama hakkımızı sonuna kadar kullanacağız ve Anayasal hakkımızın da takipçisi olacağız” diye konuştu.

Köylülerin eylemine destek veren Buca Belediye Başkanı Levent Piriştina, “Tek bir amacımız var, doğaya, çevreye ve ekmeğimize sahip çıkmak. İlgililerin bu sese, bu kalabalığa duyarsız kalamayacağına inanıyorum. Çevremize dokunmayın” dedi.

***

Son yıllarda verilen izinlerle İzmir adeta bir taş ocağı kentine dönüşüyor.

Bir yere taş ocağı gibi tesisler yapılırken, orada yaşayan yurttaşlara bilgi verilme gereği bile duyulmuyor.

ÇED gerekli değildir kararlarının anlamı bu.