İzmir Kuş Cenneti; Ramsar Anlaşması ile de koruma altında olan bir alan. Homa, Çilazmak ve Kırdeniz Dalyanı olmak üzere üç lagünden oluşuyor.
1982 yılında Orman Bakanlığı’nca Yaban Hayatı Koruma Sahası ilan edilmiş. Şu anda Türkiye’nin tek yaban hayatı koruma sahası.
Önemli bir bölümü Çamaltı Tuzlası içinde kalan ve Orta Gediz Deltası olarak adlandırılan bölge, kuşlar için önemli bir beslenme ve üreme alanı.
Türkiye’de sadece Tuz Gölü ile İzmir Kuş Cenneti’nde üreyen flamingolar var.
İzmir Kuş Cenneti nesli dünya ölçeğinde tehlike altında olan ve tüm dünyada popülasyonu 15 bin kadar olan Tepeli Pelikanların Türkiye’de ürediği 5 alandan biri.
Her yıl sayıları 700’ü bulan Tepeli Pelikan, kışı İzmir Kuş Cenneti’nde geçiriyor.
Bölgede 289 kuş türü kaydedilmiş. Kuş sayısının 127 bine kadar çıktığı görülmüş.
Kuş Cenneti’ni oluşturan Gediz Deltası’nın 2 milyon yılda oluştuğu tahmin ediliyor.
***
İzmir Kuş Cenneti’nde Orman ve Su İşleri Bakanlığı ile İzmir Kuş Cenneti’ni Koruma ve Geliştirme Birliği arasında protokol krizi var.
Bakanlık; Büyükşehir, Foça, Çiğli, Menemen ve Karşıyaka belediyelerini devre dışı bıraktı. Kuş Cenneti’nin sadece bakanlıkça yönetileceğini açıkladı.
Hayatını Kuş Cenneti’ne adamış bir isim olan Prof. Dr. Mehmet Sıkı, bu duruma itiraz edenlerin başında geldi. Hatta itiraz etmekle kalmadı, bakanlığın kararına karşı dava da açtı.
Prof. Sıkı, Ege Üniversitesi Fen Fakültesi Biyoloji Bölümü Öğretim Üyesi.
Aynı zamanda Tabiat Tarihi Uygulama ve Araştırma Merkezi Müdür Yardımcısı da olan Sıkı, “kuş profesörü” olarak tanınıyor.
***
Bu durumda bakanlığın 35 yıldır Kuş Cenneti’nde çalışmalar yapan bu bilim adamının sesine kulak vermesi gerekirken, tam tersi oldu.
Prof. Sıkı’nın Kuş Cenneti’ne girişi bile yasaklandı. Alanda çalışma yapmak için giden Sıkı, kapıdan geri çevrildi.
Kuş Profesörüne, “Kuş Cenneti’ne girmen yasak!” dendi.
Çaresiz kalan Prof. Sıkı, süreci ve yaşadıklarını bir mektupla Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’a bildirdi.
Cumhurbaş-kanı’na gönderdiği mektupta şu ifadeler dikkat çekti.
“İzmir Kuş Cenneti’ ni korumak için ilk defa 26 Mart 1982 tarihinde mücadeleye başladım ve şu ana kadar geçen 35 yıllık Kuş Cenneti’ ni yaşatma mücadelem sırasında kamu yararını ve gelecek nesillerin hakkını ve hukukunu savundum. Sonuç ne olursa olsun doğruyu aramak görevi olan Ege Üniversitesi’nin bir ferdi olarak mücadelemi sürdürmekteyim.
Son günlerde kamuoyunu fazlasıyla meşgul eden ve basın organlarına da yansıyan İzmir Kuş Cenneti’ni Koruma ve Geliştirme Birliği (İZKUŞ) ile Orman ve Su İşleri Bakanlığı DKMP Genel Müdürlüğü arasında önceki yıllarda imzalanan Gediz Deltası Yönetimi işbirliği protokolü 2017 yılında DKMP Genel Müdürlüğü tarafından imzalanmayarak işbirliği protokolü feshedilmiştir.
Bu durum; İzmir Kuş Cenneti’nin kollanması, korunması, geliştirilmesi ve yerli-yabancı kamuoyuna tanıtılması için 35 yıldan beri deyim yerinde ise ‘’kelle koltukta ‘’ mücadele eden ve bu uğurda canını dişine takarak mücadele eden şahsımı fazlasıyla üzmüştür. İzmir Kuş Cenneti’nde yaptığım 35 yıllık sürede enerjimin çoğunu maalesef bu zihniyetteki kişilerle uğraşmakla geçirdim.
Hatta İzmir Kuş Cenneti’ne girmem bile yasaklandı. ! Flamingo adasına 40 bin flamingonun gelmesini sağlayarak; flamingolara söz geçirebildim ancak 4 bürokrata söz geçiremedim.
Sayın Cumhurbaşkanım; uygun bir zamanınızın olması halinde sizi İzmir Kuş Cenneti’ne davet ediyorum.
Geçen bu zaman zarfında Kuş Cenneti ve şahsım hakkında fikir sahibi olabilmeniz için sadece flamingolar için İZKUŞ tarafından 3 milyon lira harcama yapılarak yapılan dünyanın en büyük üreme adasının 10.5.2017 tarihli son durumunu ve şahsımla ilgili de bir fotoğrafımı gönderiyorum.
***
Prof. Sıkı, 40 bin flamingoya bir bilim adamı olarak söz geçirmiş. Ama 4 bürokrata söz geçirememiş.
Yazık, çok yazık…