Özay Şendir

Özay Şendir

ozay.sendir@milliyet.com.tr

Tüm Yazıları

Dünya üzerinde şu an en nefret edilen kelime nedir diye bir araştırma yapılsa, “mutasyon” açık ara birinci gelir.

Oysa mutasyon bazen çok işe yarayabilir.

Doğu Asya’da yaz aylarında görülen mutasyonun ardından koronavirüs vakalarının çok daha hafif seyrettiği ülkeler olmuştu.

İngiltere’de tespit edilen mutasyon koronavirüsün spike proteininde iki amino asidin eksik olduğunu gösteriyor.

Moleküler biyolojide “silinme” denilen bir etkinin sonucu bu.

Tüm dünya “Bu mutasyon aşıları etkisiz hale getirir mi?” diye soruyor ya, Avrupa medyasında yer alan uzman görüşlerinin tamamı aynı şeyi söylüyor: “Bu mutasyon aşıları etkisiz hale getirmez.”

Haberin Devamı

Neden sorusunun cevabı şu: “Geliştirilen aşıların tümü, koronavirüs spike proteinine dair bilgileri, mutasyona rağmen bağışıklık sistemimizi uyaracak şekilde kodlamak üzere tasarlandı.”

Türkiye’nin seçtiği aşı ve mutasyon

Avrupalı bilim insanlarının “Mutasyon aşıları etkilemez” açıklaması Türkiye açısından çok belirleyici değil.

ABD ve Avrupa’da kullanılmaya başlanan ve başlanacak iki aşı var.

Biontech-Pfizer ve Moderna aşıları mRNA tekniğiyle üretilen aşılar.

Oysa Türkiye, Çin’de üretilen viral vektörel aşıları tercih etti.

Yanlış bir tercih değil bu, koronavirüsün diğer türleri konusunda en başarılı çalışmalara imza atan Oxford Üniversitesi öğretim üyesi Prof. Dr. Sarah Gilbert da viral vektör aşı üzerinde çalıştı.

Bu iki aşı çeşidi arasında, saklama ve fiyat konusunda viral vektör aşılar, üretme kolaylığı açısından da RNA tabanlı aşılar elverişli diye bakılıyordu konuya.
Enfeksiyona sebep olan virüslerin etkisizleştirilerek vücuda enjekte edildiği viral vektör aşılar, virüsün genetik bilgisini taşıyan RNA zincirinden kritik bir kısmın vücuda enjekte edildiği mRNA aşılar gibi mutasyondan etkilenmeyecek mi?

Bu sorunun cevabı, Türkiye’de gelecek 6 ayı nasıl geçireceğimiz sorusunun da cevabı olacak.

Brokoli ve narenciye diplomasisi

Avrupalı nakliyeciler İngiltere’ye kamyon yollamıyorlar zira giden şoförler dönebilecekler mi, belli değil.

İngiltere’deki büyük market zincirleri marul başta olmak üzere, salata malzemeleri, karnabahar, brokoli ve narenciyede    sorun yaşanabileceğini söylüyorlar.

Haberin Devamı

İngiltere’ye maske sıkıntısı yaşandığı dönemde giden uçak hâlâ akıllarda.

Hoş, sağlık çalışanları için ihraç edilen tulumlarda yaşanan sorunlar, karşılıksız yardım için yollanan ürünleri de gölgede bırakmıştı ama fark etmez.

Kıbrıs’ta garantör, NATO’da önemli müttefik olan İngiltere’ye gerekirse salata malzemesi ve narenciye de yollamalı Türkiye.

Koronavirüs diplomasisi, alışılmadık yardımları da kapsayabilir sonuçta...

Bir sabah Coşkun Sabah

Coşkun Sabah bir süredir gündem Türkiye’de.

İzmir, Aydın, Manisa için “Söyledim ama sor bir niye söyledim” tadında açıklamaları vardı önceki gün her yerde.

Genelleme özellikle de coğrafya üzerinden genellemeler yapılmasını sevmedim oldum olası.

Paniğe kapılmaya gerek yok


Ancak Coşkun Sabah’ın kaybolup giden bir başka açıklamasını es geçemedim doğrusu.

Hülya Avşar’ın kendisini Tanju Çolak ile aldattığını söylemiş Coşkun Sabah.

32 gün, 32 hafta, 32 ay değil, 32 yıl önceki bir olaydan bahsediyoruz.

Haberin Devamı

Sabah, “Sordular, söyledim, yok mu deseydim” diye yanıtlamış gelen eleştirileri.

Geçelim demek aklına gelmemiş olabilir ama “Hülya Avşar beni havalimanından ağlayarak uğurladı” kısmını unutmamış, söylemiş.

Zehra yetişkin bir genç kadın, yarın öbür gün kayınvalide olacak Hülya Avşar, sonra anneanne.

İnternet hafızasına sokmanın gereği yok bu tür şeyleri.

Ama Coşkun Sabah için asıl kötü olan durum bu da değil.

Konuk olduğu programlarda 30-35 yıl öncesini, Ferdi Özbeğen ile dostluğunu falan anlatarak gündem oluyor.

İnsanın bugüne dair anlatacak şeyleri olmaması ne kötü...