Türkiye’nin dört farklı şehrinde yaşayan kadın dövme sanatçıları ile mesleğe giriş hikayelerini, kadın olmanın avantaj ve dezavantajlarını konuştuk
Bazı mesleklerde belli cinsiyetlerin diğerine oranla daha başarılı ve güvenilir olduğuna dair garip bir önyargı var. Kadın şoför ve koruma görevlisi görünce tedirginlik hissedilmesinin ya da erkek hemşirelerin “hafif” komik bulunmasının nedeni de bu kalıplaşmış düşünce. Ben de kesinlikle katılmadığım ama hayatımda sık sık karşıma çıkan bu bakış açısından yola çıkarak kadın dövmeci algısını araştırmaya karar verdim.
Önce çevremdekilere “Bir kadına dövme yaptırmak ister miydiniz?” dedim. Bir kısmı tereddütle karşıladı, “Dövme kanlı ve acılı bir süreç, sakin kalabilir mi?” dediler. Bir kısmının tepkisi ise dövmeli kadınları seksi buldukları (ve bu işi meslek olarak edinmiş bir kadının çok dövmesi olacağını düşünerek: “Tabii ki! Hem eli de hafiftir belki” oldu.
Bu cevaplardan sonra bir de öteki tarafı,”döven kadınlar”ı dinledim. Aralarında yabancı dövme sitelerinde profili bulunan, yurtdışındaki fuarlara katılan ve bu nedenle meslektaşlarından bir adım önde olan Luba Goldina’nın da bulunduğu grubun anlattıklarından çıkardığım sonuç şu: Kimi bu işte kadın olmaktan dolayı mutlu, kimi ise dezavantaj yarattığını düşünüyor. “Dövme marjinal bir şey, kadın olunca da müşteri sizinle flört edebileceğini sanıyor” diyenler de var, ”Kadın müşteriler benim yanımda daha rahat ediyorlar, bu büyük bir avantaj” diyenler de.
“İnsanlar beni ‘İzmir’deki Rus kadın dövmeci’ olarak tanıyor”
Luba Goldina (37)
Angel Tatoo-İzmir
* Moskova doğumluyum, Moskova Devlet Sanat Akademisi’nden mezun oldum. Sekiz sene önce Türkiye’ye geldim, sevince kaldım. Üç senedir de İzmir Alsancak’ta kendi stüdyomda dövme yapıyorum. İnsanlar beni genellikle “İzmir’deki Rus kadın dövmeci” olarak tanıyor.
* Bu işi dövme sanatçısı Sonat Kanoğlu’ndan öğrendim. İğne nasıl bağlanır, gölge iğnesi nedir, kontür iğnesi nasıl kullanılır, makine nasıl çalışır; bana o öğretti.
* Makineyi elime ilk aldığımda çok korkmuştum. Acemi dönemlerimde de çok insan parçaladım. Ama bu işi öğrenmenin yolu bu. Zaten ilk dövmemi de kendi üzerime yaptım. Çünkü kendine dövme yapmayan, bu acıyı bilmeyen başkasına da yapamaz.
* Kadın ya da erkek olmanız fark etmez. Başarılıysanız çok müşteriniz olur. Ancak bir fark şu olabilir: Normalda acıya üç saat dayanabilecek biri, bir kadının önünde kötü duruma düşmemek için beş saat dayanabiliyor.
*Dövme yapmadan önce mutlaka o desenin karakalem çizimini yaparım. Katalogdan seçilmiş dövmeleri de yapmam. Müşterilerim bana bir fikirle gelirler, birlikte ona özel bir tasarım oluştururuz.
“Prensip olarak 25 yaşından küçüklere dövme yapmıyorum.” “Elimizin daha hafif olduğu düşünülüyor”
Didem Cındık (31) Endless Tattoo-İstanbul* Bahçelievler Lisesi’nden mezunum. 20 yaşında da ilk kez dövmeci koltuğuna oturdum ve üç dövme birden yaptırdım: Ölümsüzlüğü temsil ettiğine inandığım için anka kuşu, yengeç burcu olduğum için yengecin içinden çıkan kadın figürü ve sarmaşık.
* Dört yıldır dövmecilik yapıyorum, kendi stüdyom var. İşi dövmeci Soner Talu’nun yanında öğrendim.
İlk desenimi de onun vücuduna yaptım. Dövme makinesini elime ilk aldığımda heyecanlanmıştım, iğne vücuda dokunduğu anda da işime âşık oldum.
* Kadın olmak bir dezavantaj değil. Aksine; “Eli daha hafif olur, temizliğe daha fazla dikkat eder” diye düşünüyorlar. Dövme yaptırmaktan korkanlar sizi görünce daha kolay ikna oluyor, cesaretleniyor.
“Müşterilerim 18-60 yaş arası. Mimar da var futbolcu da, hostes de var kuaför de.”“Kadın müşteriler yanımda rahat eder”Gökçe Korkmaz (25) Dirty 5 Tatoo-İzmir* Dokuz Eylül Güzel Sanatlar Fakültesi Tekstil ve Moda Tasarımı’nda okudum. Önceleri dövme benim için hobi idi. Resimleri kağıt ya da kumaş yerine insan tenine yapmaktan keyif alıyordum. Profesyonel olmaya karar verince dövmelerimi yaptırdığım Danny Garcia yanında çalışmamı teklif etti. Ondan öğrendiklerim ve pratikle bu noktaya ulaştım.
* En büyük destek ailemden geldi. Hatta annem vücuduna çizdiğim desenlerle gurur duyuyor.
* Günümüzde dövme artık bir sanat olarak algılanıyor ve kadınlar her sanat dalında olduğu gibi bunda da varlıklarını iyice hissettirmeye başladı. Kadın müşterilerim benim yanımda daha rahat olduklarını söylüyor.
“Vücudumdaki dövmeleri görenler ‘Canın çok yanmıştır’ diyorlar. Kadınım ya.”“Dövmeciliği kendi kendime öğrendim”Gönül Güleç (33) Gönül Güleç Tatoo-Bursa*5,5 sene önce geçici dövme yapmaya başladım. Yeterince deneyim kazandığıma inandıktan sonra da kalıcı dövmeye geçtim.
* Bu işi kendi kendime deneyerek öğrendim. Kimsenin yanında çalışmadım. Dövmecilerden yardım istesem de deneyimlerini paylaşmak istemediler. Dövme sticker’ları aldım, fotokopilerini çekip kınayla geçici dövme şeklinde çizmeye başladım. Zamanla yapa yapa elim alıştı. Kendi dövmelerimi kendim yaptım. Ardından da arkadaşlarıma dövme yaptım.
“Flört etmek için dövme yaptıranlar var”Semra Aydoğdu (32) Taksim Tatoo-İstanbul* Cumhuriyet Lisesi Resim-İş bölümünden mezunum. Kalıcı bir şeyler yapmak, resim sanatını bedenle buluşturmak istiyordum. Dövmeci olmaya karar verince de yurtdışından makine sipariş ettim.
* İlk denememi koyun derisi üzerinde gerçekleştirdim. Başarılı olduğumu, elimin alıştığını gören arkadaşlarımla devam ettim.
* Sırf kadınsınız diye size dövme yaptırmak isteyen, bu şekilde yakınlaşacağını düşünenler oluyor. Taviz vermezseniz bir süre sonra vazgeçiyorlar. Ama işin bir de öteki tarafı var. Kadınsanız kadınlar size daha çok güveniyor, elinizin daha hafif olacağını düşünüyorlar.