Prof. Dr. E. Murat Tuzcu

Prof. Dr. E. Murat Tuzcu

murat.tuzcu@milliyet.com.tr

Tüm Yazıları

Geçen haftaki yazımdan sonra bir okur, hava biraz soğuyunca parmaklarının morardığından söz edip “Doğuştan bir kalp hastalığım mı var acaba?” diye sordu. Sumru Hanım’ın bebekliğinde ve çocukluğunda hiç bir rahatsızlığı yokmuş. 15 yaşındayken üşüyünce her iki elinin yüzük parmağının morardığını fark etmiş. Zamanla bu renk değişikliği diğer parmaklarına da yayılmış, en son başparmakları da morarmaya başlamış. Bazen ayak parmakları da morarıyormuş ama başka yerinde hiç renk değişikliği olmuyormuş. Üstelik soğuk ortamdan ayrılınca en çok 15-20 dakika içinde morarma tümüyle geçiyormuş. Bazen parmaklarının bembeyaz olduğu da oluyormuş. “Sanki parmaklarımdan tüm kan çekilmiş gibi oluyor, ama sonra düzeliyor” diye açıklıyor durumunu Sumru Hanım. Bu şikâyetinin dışında çok sağlıklı olduğunu söyleyen okurum, morarmaya yol açan kalp hastalıklarından söz eden yazımdan sonra endişelenmiş.

Haberin Devamı

Başka hiçbir sağlık sorunu olmayan Sumru Hanım’ın parmak uçlarının morarması soğuk havalarda ya da çok üzüldüğü zamanlarda oluyormuş. Bu şikâyetler bir kalp veya akciğer hastalığını değil, Raynaud hastalığı denilen durumu düşündürtüyor.

Parmaklarım morarıyor kalp hastası mıyım

Parmaklar soğuğa hassas
Sumru Hanım’ın anlattığı bu durumun bir kalp hastalığıyla ilgisi olduğunu sanmıyorum. Rahatsızlığı daha çok genç hanımlarda görülen, kendi kendine iyileşebilen Raynaud (okunuşu Reyno) hastalığına benziyor. Bu rahatsızlıkta soğuğa maruz kalan bölgelerde morarma oluşur. En çok el parmakları, bazen de ayak parmakları etkilenir. Burun ucunda, kulaklarda, yüzde, dizlerde, meme uçlarında da morarma olabilir. Bazen Raynaud kendini morarma olarak değil beyazlaşma olarak da gösterebilir. Çok ender bir durum değildir. 3 yıl önce Trakya Üniversitesi’nde sağlıklı insanlar üstünde yapılan bir araştırmada, kadınların yüzde 5’inde, erkeklerin yüzde 2’sinde Raynaud hastalığı olduğu saptandı.

Parmaklarım morarıyor kalp hastası mıyım

Soğuğu hisseden sinirlerden durumu haber alan beyin, ısı kaybını önlemek için damarlara daralın diye emir yollar. Bu emre verilen cevap aşırı olursa, damarlar iyice büzülür. Tüm tedavilere rağmen durum düzelmezse, beyin ve omurilikle olan haberleşmeyi kesme yoluna gidilir. Geçici olarak verilen ilaçlarla sinirler bloke edilir. Ender de olsa, sinirler ameliyatla kesilir. Mor ve ağrılı parmakların kansız kalması önlenir. Bu çareye ender olarak, tüm tedavilere rağmen çok sıkıntısı olan hastalarda başvurulur.

Haberin Devamı

Parmakların morarması ciddi hastalık habercisi olabilir
Raynaud hastalığı birçok sağlık probleminin bir parçası olarak da ortaya çıkabilir. Lupus gibi bağışıklık sistemi hastalıkları, damar hastalıkları, kan hastalıkları, bazı ilaçların yan etkileri Raynaud belirtilerine yol açabilir. Altta yatan bir hastalığın olduğu durumlarda parmak uçlarında yaralar açılabilir. Bunlar oldukça ağrılı olur. Bazen kan dolaşımının azalmasına bağlı değişiklikler, parmakların dışında ellerde hatta kollarda da görülebilir.

Parmaklarım morarıyor kalp hastası mıyım

Kalbimizden pompalanan oksijenden zengin kıpkırmızı kan, vücudumuzun en ücra köşelerine kadar ulaşır. Bir ağacın dalları nasıl yapraklara kadar giderek inceliyorsa, damarlar da küçüle küçüle kılcal damarlar halinde tek tek hücrelere ulaşır. Normal olarak, parmak uçlarımızdaki incecik damarlar soğukta büzüşür. Ama kan akımını engelleyecek kadar değil. Raynaud hastalığında ise büzüşme aşırıdır. Hem akan kan miktarı hem de akımın hızı azalır. Parmak uçlarında kandaki oksijen yoğunluğu çok düşüktür. Bu nedenle kanın rengi iyice koyulaşır. Biz bu renk değişikliğini, derinin morarması olarak görürüz.

Haberin Devamı

Soğuk, parmaklardaki kılcal damarları büzüştürüyor
Derinin renginin koyu mavi ya da morumsu bir renk almasının nedeni kandaki oksijen miktarının azalmasıdır. Ağır akciğer hastalıklarında olduğu gibi atardamarlara yeteri kadar oksijen aktarılamazsa morarma oluşur. Diğer önemli neden de, geçen hafta değindiğim kalbin sağından soluna geçen kanın yarattığı morarmadır. Başka bir hastalığı olmayan Sumru Hanım’ın parmaklarındaki renk değişimi, ince damarların soğuktan etkilenip aşırı derecede büzüşmesi sonucu oluşuyor. Daralan damarlar parmak uçlarına giden kanı ve oksijeni azaltır. Bu nedenle açlık çeken hücreler, alyuvarlarda zaten azalmış olan oksijen depolarından alabilecekleri kadar oksijen alırlar. Böylece, oksijeni iyice azalıp renkleri parlak kırmızıdan koyu bordoya dönen alyuvarlar, derinin renginin morumsu görünmesine neden olur. Eller ısınınca kılcal damarlar gevşer, kan bol ve hızla genişlemiş damarlarda akmaya başlar. Alyuvarların oksijen miktarıyla beraber renkleri de normale döner.
Eldiven giyilip eller korunsa bile vücut soğuğa maruz kalırsa yine aynı yerlerde morarma ortaya çıkabilir. Sıcak bir ortamdan klimayla soğutulmuş bir odaya girildiğinde bile morarma görülebilir. Bazen üzüntü, endişe, heyecan ve korku gibi duygular da Raynaud hastalığını tetikleyebilir. Bazı kişilerde bu durum kendini morarma olarak değil de beyazlaşma olarak gösterir. Sanki parmaklardan kan çekilmiş gibi bir görünüm verir. Moraran veya beyazlaşan bölge, normal renkli deriden keskin bir sınırla ayrılır.
“Ellerim buz gibi” diyerek ya da “Ayaklarım hiç ısınmıyor” diye doktora başvuran çok kişi vardır. Her eli ayağı üşüyende Raynaud hastalığı var demek değildir. El ve ayaklarda görülen her renk değişikliği de Raynaud olduğu anlamına gelmez. Örneğin; varisi olan insanlar çok ayakta durunca ayaklar morarabilir.

Sumru Hanım ne yapmalı?
Sumru Hanım’ın dört başı mamur bir muayene ve incelemeden geçmesi, altta yatan bir hastalığının olup olmadığına bakılması, varsa tedavi edilmesi gerekir. Bundan sonra morarma veya beyazlaşma ataklarını önlemek için önlem almak gerekir. Raynaud hastalığı olan insanların büyük çoğunluğu koruyucu önlemlerle rahatsızlıklarını kontrol altına alabilirler.
Eğer altta yatan bir hastalık varsa, morarma ve onun yarattığı sızlama, deride yara oluşması gibi şikâyetleri sadece ilaçsız önlemlerle tedavi etmek mümkün olmayabilir. Esas hastalığa yönelik tedavinin Raynaud hastalığına da yararı olur. Tüm bu çabalara rağmen şikâyetler devam ediyorsa, damar genişletici ilaçlar yarar sağlar. Eğer damar büzüşmesi sonucu parmak uçlarındaki kansızlık düzelmiyorsa kısa süreli pıhtı önleyici ilaçlar kullanılır. Bu ilaçlar yeterli rahatlamayı sağlamazsa ince damarların büzüşmesine yol açan sinirleri bloke etme yoluna gidilir. Bu blokaj, parmaklara enjekte edilen bazı ilaçlarla sağlanır. En son çare olarak büzücü sinirler ameliyatla kesilebilir.
Sumru Hanım’ın ilaca, hele ameliyata ihtiyacı olacağını hiç sanmıyorum. Vücudunu soğuktan koruyacak biçimde giyinir, ellerini ayaklarını sıcak tutmaya özen gösterir, büyük ısı değişikliklerine maruz kalmazsa, stresle baş edebilmeyi öğrenirse, kesinlikle sigara içmezse, doktora danışmadan nezle için bile olsa kendi kendine ilaç almazsa, şikâyetlerinin çok azalacağını, bir süre sonra durumunun kendiliğinden düzelebileceğini düşünüyorum.