Prof. Dr. Erol Ulusoy

Prof. Dr. Erol Ulusoy

erolulusoy@milliyet.com.tr

Tüm Yazıları

Tüketici kredisi sözleşmelerinde veya kefalet sözleşmelerindeki “emekli maaşına bloke konulması” uygulaması, ancak icra takibi başlatıldıktan sonra geçerli olur. Ayrıca, emekli maaşının dörtte birine el konulabilir

Biliyorsunuz, İhsan Amca pandemiden dolayı pek dışarı çıkmıyor, emekli olduğu için de artık Zeynep Teyze ile birlikte, iki doz aşı olmalarına rağmen küçük evlerinde izole bir hayat yaşıyorlar.

Geçen hafta İhsan Amca aradı, bankasının emekli maaşına el koyduğunu söyledi.

İhsan Amca’ya yardımcı olmam zorunlu. Yıllarca memleketine hizmet etmiş, pandemi dolayısıyla da imrenilmeyecek hayat koşulları içerisinde mutlu olmaya çalışıyor. Bari emekli maaşına el konulması sıkıntısını hemen çözelim.

Haberin Devamı

İhsan Amca’nın emekli maaşının yattığı banka şubesini aradım. Meğer İhsan Amca, bir komşusunun aynı bankadan çektiği beyaz eşya tüketici kredisine kefil olmuş. Komşusu mali sıkıntıya düşüp tüketici kredisini ödeyemeyince takibe düşmüş. Takip yetersiz kalınca, banka adi kefil olan İhsan Amca’ya ihtar gönderip emekli maaşına bloke koymuş.

Yargıtay kararı

Bankadan rica ettim, bana evrakları gönderdiler. Hemen inceledim. Ve ortaya çıktı ki, bankanın emekli maaşına bloke koyması usulsüz. Bunu banka şube müdürüne ve bankanın avukatlarına izah ettim. Neyse ki, hukuki uyuşmazlığa düşmeden olay çözüldü ve bloke kaldırıldı.

Olay şöyle, İhsan Amca, bankaya verdiği kefalet sözleşmesinde, kefil olduğu borçlunun borcunu ödememesi halinde emekli maaş hesabındaki maaşlarına ve diğer ödemelere kredilerin ödenmesi amacıyla bloke konulmasına veya kesinti yapılmasına, takas ve virman suretiyle ödeme yapılmasına yönelik muvafakat verdiğini yazmış. Banka da bu muvafakate dayanarak İhsan Amca’nın emekli maaş hesabına bloke koyup, maaşı kredi borcunu mahsup etmiş.

Ne var ki İcra ve İflas Kanunu’nun 83/a maddesi gereğince haczedilemezlikten önceden yapılan feragat ve verilen muvafakat geçersizdir.

O halde tüketici kredi sözleşmesine veya kefalet sözleşmesine yazılan emekli maaşına bloke konulması muvafakati geçersiz olup, ancak icra takibi başlatıldıktan sonra verilirse geçerli olacaktır ve emekli maaşının sadece dörtte birine el konulabilecektir.

Haberin Devamı

Kredinin alınması sırasında takas ve mahsup yönünde verilen muvafakat geçerli sayılmaz. Öyle diyor Yargıtay Hukuk Genel Kurulu, 24.06.2021 tarih ve 2017/(13)3 - 1980 E, 2021/829 K sayılı yeni kararında.

Banka emekli maaşını bloke edebilir mi

Kaşeli belgeye imza atanlar şirket borcundan sorumlu mu?

Türkiye’de ticaret şirketi demek, tüzel kişi demektir. Ticaret şirketi olmayan ve tüzel kişiliği bulunmayan şirket türü ise adi şirket veya adi ortaklıktır.

Şirketler tüzel kişi oldukları için organları aracılığıyla hukuki işlemler yaparlar, irade açıklamalarını organları yapar.

Sermaye şirketi denilen anonim ve limited şirketlerde, şirketi temsil etme, borç altına sokma yetkisi kural olarak yönetim kuruluna ve müdürlere aittir.

Şirketi temsil yetkisine sahip olan bir yönetim kurulu üyesi, şirketin  yazıp ya da kaşesini basıp altını da imzalarsa, artık imzaya konu olan sözleşme şirketi bağlar.

Haberin Devamı

Burada dikkat edilmesi gereken konu, şirketin ticaret  yanına veya kaşesinin altına, şirket yönetim kurulu üyesi olarak imza atmaktır.

Bunun bir tarafta imza atan, adına imza atılan şirket, diğer tarafta şirketle sözleşme yapan için önemi büyüktür; öyle ki geçerli olduğunu düşündüğünüz sözleşmenin birdenbire şirketi bağlamadığı ortaya çıkar.

İmza yetkisi

Türk Ticaret Kanunu’nun 372. maddesine göre, şirket kaşesiyle birlikte atılan imzanın şirketi sorumlu kılabilmesi için, imzanın şirketi borç altına sokmaya yetkili kişiler tarafından atılması zorunludur. Eğer imzayı atanın şirketi temsil yetkisi yoksa, şirket bu sözleşmeyle borç altına girmez, sözleşmenin geçersiz olduğunu ileri sürebilir.

Bu sebeple, şirket adına imza atan kişinin şirketi temsil yetkisi olup olmadığını, dahası, temsil yetkisi olsa da, imza attığı sözleşme veya işlemin temsil yetkisi kapsamında mı, dışında mı olduğunu araştırmak ilerideki birçok hukuki sorunu önceden bertaraf eder.

Şirketi bağlamaz

Şirket adına imza atan kişinin temsil yetkisinin sınırlarını ve kapsamını doğrudan sormak istemiyorsanız, bu da kolay, ticaret sicil kayıtları herkese açıktır. Gidip, bu kişinin temsil yetkisinin ne olduğunu sicil kayıtlarından öğrenebilirsiniz.

Temsil yetkisi olmayan ya da temsil yetkisinin kapsamını aşacak şekilde bir sözleşmeye imza atan kişinin imzası şirketi bağlamayacaktır. İmza atan kişinin de özel durumlar hariç,  sorumluluğu olmaz. Fakat bu durumun bir istisnası, kambiyo senetlerinde var; şirket sorumlu değilse, imzayı atan bizzat ve şahsen sorumlu olur. Türk Ticaret Kanunu’nun 678. maddesi gereğince, “temsile yetkili olmadığı halde” temsilci sıfatıyla poliçeyi imza eden kişi bonodan şahsen sorumlu olur.

Yani diyor ki bu madde, eğer bir kişi bir şirketin ticaret  yazarak veya şirketin kaşesini basarak şirketin yetkili temsilcisi gibi poliçeyi imzalarsa, poliçeden şirket sorumlu olmaz ama, şirketin temsilcisiymiş gibi poliçeyi imzalayan kişi poliçedeki bizzat sorumlu olacaktır.

Dolayısıyla poliçenin alacaklısı hamil, borçlu şirketi temsile yetkisi olmadığı halde şirket adına bono imzalayan yetkisiz kişi hakkında icra takibi başlatabilir, alacak davası açabilir.

İhtiyati haciz

Bu kural art niyetlilerin alacaklılardan kaçmasını önleyen bir kuraldır. Örnek bir olayda, bir şirketin tek hissedarı ve yönetim kurulu üyesi olan yabancı uyruklu bir kişi, şirket adına milyon dolarlık bir bono düzenler. Şirket bonoyu ödemeyince, alacaklı şirkete karşı takibe geçer. Şirket, bonoyu imzalayan ve şirketin tek hissedarı olan kişinin, bononun imzalandığı tarihte yönetim kurulu üyeliğinden ayrıldığını, bu sebeple şirketi temsil yetkisinin bulunmadığını, şirketin bonodan sorumlu olmadığını ileri sürer.

Bononun alacaklısı, hemen şirketin tek hissedarı olan ve bonoyu imzalamış eski yönetim kurulu üyesine karşı TTK md. 778/2 - e uyarınca takibe geçer ve tek hissedarın şirketteki bütün payları üzerine ihtiyati haciz koydurur. Borçtan şirket sorumlu değildir, ama şirketin sahibi şirketteki hisseleriyle sorumlu olur.

O halde çek, bono, poliçe şirket adına imza atanın şirketi temsil yetkisi yoksa, endişelenmeyin, imza atan kişinin  sorumluluğu var.

Görüldüğü üzere, hiç kimse hukuku çaresiz bırakamaz.