R.Hakan Kırkoğlu

R.Hakan Kırkoğlu

pembenar@milliyet.com.tr

Tüm Yazıları

Astrolojide doğum haritasının ötesinde de gizler vardır. Doğum öncesindeki güneş tutulmaları da hayatımızdaki seçimlerde etkin rol oynarlar. Yine doğum öncesi gerçekleşen son yeniay ve dolunay da önemlidir

Astroloji ile ilgilenenler doğum haritasının öneminin farkındalar ama doğum anına ait harita kadar önemli diğer başka unsurların da son derece dikkat çekici olduğunu söyleyebilirim. Kadim astrologlar, doğum öncesinde gerçekleşen en son yeniay ya da dolunay haritalarının kişinin hayatında önemli göstergeler olduğunu yazarlar. 2010 yılında yayınlanan “Ruhun Yolculuğu” kitabımda, doğum öncesi güneş tutulmalarının hayatımızdaki seçimlerde ne kadar etkili olduğunu anlatmıştım. Bu nedenle sadece doğum haritasının verdiği bilgilere takılı kalamayız.
Doğum haritamız bu maddi dünyadaki konumumuzu, çevresel konumlamaları, bizim kişilik ve değişik hayat alanlarında karşılaştığımız koşulları anlatır ve sadece bu dünyaya yönelik bir haritadır. Halbuki doğum öncesinde gerçekleşen özellikle güneş tutulmasına ait harita ruhsal yöndeki gelişim ve bu hayata gelirken yapabileceğimiz seçimler hakkında önemli bilgiler verirler. Bu bakımdan, doğumumuzdan önceki güneş tutulması doğum haritamızın çok önemli bir tamamlayıcısı olur.

Mozart ve Einstein’ın güneş tutulması haritaları
Doğum öncesi güneş tutulması o dönem boyunca doğmuş pek çok kişinin ortak özelliklerini gösterir. Kişisel haritamız ise bu ortak özellikleri ne oranda kendi hayatımızda taşıdığımızı anlatır. Örnek olarak doğum öncesi güneş tutulması haritasında toprak elementi olmayan bir kişinin kendi doğum haritasında toprak elementinin vurgulanıyor olması aslında bu hayatta maddi konular, para ya da harcamalar yönünde testler içerisinde kaldığının bir göstergesidir. Çoğu zaman doğum öncesi güneş tutulması haritamızdaki yükselen burcun dikkat çekici şekilde etkili olduğunu görebiliriz. Örnek olarak W. Amadeus Mozart’ın doğum öncesi tutulma haritasında Terazi burcu yükselmekte ve bu burcun onun doğum haritasında yetenekleri, kazançları anlatan 2’nci evde olduğunu görüyoruz. Terazi ise sanat, harmoni ve estetikle yakından ilgili bir burçtur.
Albert Einstein’ın doğum haritasında teoriyi, zihinselliği anlatan hava elementi çok güçlü görülmez ancak Saka burcunda gerçekleşen doğum öncesi tutulma haritasında İkizler burcu yükselirken, bu haritada tutulma Venüs, Jüpiter ve tepe noktası ile birlikte 9’uncu evde yer alırlar. Böyle bir durumda, doğum öncesindeki güneş tutulmasının burcuna ve bu haritaya bakarak bazı temel vurguların doğum haritamızda nasıl yer aldığına bakmalıyız. Eğer tutulma haritamızdaki unsurlar, (örneğin bir elementin varlığı, bir gezegenin konumu gibi), doğum haritamızda da rahat bir yerleşim içerisindeyse, bu yeteneklerimizi kullanma yönünde tıpkı Mozart örneğinde olduğu gibi zorlanmadan hareket edebildiğimizi gösterir. Bunun tersi de söz konusu olabilir. Örneğin Adolf Hitler’in doğum öncesi güneş tutulması haritasında Başak burcu yükselirken, bu burç onun doğum haritasında kontrol edilemeyen, bilinçaltında kalan alanı gösteren 12’inci evde yer alıyor.

Bu haritalar kozmik kökleri inceleme fırsatı yaratır
Doğum öncesinde gerçekleşen tutulma haritasındaki Güneş burcu bizi ruhsal yönde harekete geçiren temaları, ilhamları ve dolayısıyla seçimlerimizi anlatır. Bu haritadaki gezegenlerin yerleşimi, yükselen burç ve onun yöneticisi yine seçimlerimiz açısından dikkat çekici bilgiler verir. Aslında bu haritalara bakarak var oluşumuzun kozmik köklerini inceleme ve anlama fırsatı buluruz. Derinde yatan nedenleri, hayatımızı oluşturan hikayeleri daha iyi kavramaya başlarız. Eğer doğum haritasında su elementinde hiçbir vurgu olmayan bir kişinin doğum öncesi tutulması Yengeç burcunda gerçekleşmişse aslında bu onun duygusal alanda, ailevi konularda ve ilişkilerinde ne kadar kırılgan ve kendi kendine bile açıklayamadığı şekilde karmaşık olduğunu gösterir.
Astroloji’de doğum haritasının ötesinde de gizler vardır ve bunlar hiçbir zaman sadece bir rastlantı değildir.