R.Hakan Kırkoğlu

R.Hakan Kırkoğlu

pembenar@milliyet.com.tr

Tüm Yazıları

Kimi haritalar tarihte daha büyük döngülere aittir. 17 Ocak 1902’de doğan Nâzım Hikmet’in haritası, varoluşumuzun hem bize hem bizden büyük bir dünyaya ait olabileceğini hatırlatıyor

Kimi doğum haritaları yaşanan çağın bir simgesi, adeta bir özeti haline gelerek kolektife ait olur. Kimi hayatlar sadece bir hayat değil, tarihin konusu haline gelir. 17 Ocak 1902’de, saat 4.00’te Selanik’te doğan Nâzım Hikmet’in astrolojik haritası, varoluşumuzun hem bize hem de bizden büyük bir dünyaya ait olabileceğini hatırlatıyor.

Haberin Devamı

Hepimiz büyük döngülerin bir parçasıyız. Bilincimizin ve seçimlerimizin ötesinde hayatlar yaşıyor olabiliriz. Böyle mücadeleci bir hayat belirli tercihleri, arzuları da yansıtır. Nitekim, Nâzım Hikmet’in doğum öncesi güneş tutulmasında, başka bir anlatımla, ruhunun yolculuğunda Akrep’in temalarını görüyoruz. Bu ruh grubu tutkular, heyecanlar ve mücadeleyle örülü bir hayatı gösterir.

Erken yaşlarda düşünsel açıdan ileriye bakan biri

Doğum haritasında, tutulma yöneticisi Mars’ın Saka burcunda, 3’üncü evde yer alması, daha çok erken yaşlarda düşünsel açıdan ileriye bakan, sosyal gelişmeleri konu alan, iddialı ve kararlı bir tutuma işaret ediyor. Diğer yandan Akrep burcunun, haritasında kontrol edilmesi zor alanda, gizli düşmanlar ve gaybın bulunduğu 12’inci evde yer alıyor olması, çoğu zaman kişisel seçimlerin son derece yorucu çevresel koşullar içinde gerçekleşebileceğini de gösteriyor.

Hikmet’in yükselen burcunun Yay ve içerisinde Uranüs’ün olmasına da şaşmamalı. Yay ideolojilerin, uzakların ve sürekli bir anlam arayışının işaretidir. Astrolojik haritalarında Yay burcu yükselen kişiler öyle ya da böyle uzaklarla, uluslararası bağlantılarla ilişkili olurlar. Uranüs ise radikal, özgürleştirici, kurallara bağlı kalmak istemeyen, bireysel özgürlükleri anlatan bir gezegendir.

Fikirlerde keskin ve cesur bir tutumun işareti olan görünüm

Dahası, aynı haritada bu kez karşıt burç olan İkizler’de Pluton ve Neptün’ünü de görmekteyiz. 7’nci ev her zaman bizde eksik olanı ve tamamlanması için büyük gayret gösterdiğimiz temaları anlatır. Bir yandan da bu ev, karşımızdakilerden, bazen de karşıtlıklardan, açık düşmanlardan bize yansıyan unsurları açıklar.

Haberin Devamı

Hikmet’in haritasında Uranüs’ün tam karşısında Yeraltı Tanrısı Hades’i (Pluton) buluyoruz. Pluton astrolojik açıdan baskıyla gelen dönüşümü, ölüm-kalım temaları ve kişisel gücün daha yüksek seviyelerde ifadesiyle ilgilidir. Bu bağlamda, İkizler burcundaki Pluton’un özellikle sözel ve yazılı ifadede Hikmet’in gittikçe daha fazla güçlenen, yoğunlaşan, düşünce boyutunda güçlü ve yenilmez olmayı karşısındakiler tarafından ortaya çıkaran bir kişilik geliştirdiğini görüyoruz.

Nâzım Hikmet’in haritasında sözel ve yazılı ifadeyi, iletişimi anlatan 3’üncü evde marifet gezegeni Merkür’le savaş, mücadele gezegeni Mars; Saka burcunda yan yana duruyor. Doğal olarak bu görünüm, sözlerde, fikirlerde keskin ve cesur bir tutumun işareti. İlerletilmiş haritasında, Güneş’in erken yaşlardan itibaren Saka burcuna ilerlemesiyle birlikte, Hikmet’in onu tetikleyen, sosyal görüşlere yöneldiğini görüyoruz.

Haberin Devamı

Benzer şekilde, yaratıcılık, aşk ve sahne evinde, 5’inci evde Koç burcu ve Ay var. Epik bir sahne, sabırsız ve heyecanlı duygular, aşkta macera onu duygusal açıdan besleyen unsurlar olarak görülüyor. Tüm bunların yanında ruh noktası Balık burcunda, sanatı ve estetik konularını anlatan Venüs’le birleşiyor. Bu gözle bakıldığında, radikal ve sosyal açıdan dinamik bir kişiliğin, daha romantik, idealist ve fedakar bir ruh yapısıyla yan yana gelerek büyük bir resmi tamamladığını fark ediyoruz. Nâzım Hikmet’in 114’üncü yaşı kutlu olsun.