FARKI NEYSE ÖDERİM

Sıra dışı olmak, akla hayale gelmeyeni yapmak da bir çeşit moda oldu. Elimizde değil, bu bünye fark edilmek istiyor.

Bir grup elemanın talep ettiği 6 milyon dolarlık fidye geçtiğimiz hafta başında Amerika’da çokça konuşuldu. Hayır, bu fidye aşırı zengin bir ailenin kaçırılan bebeği için istenmedi. Yabancı televizyon kanalı HBO’nun biricik dizisi “Game of Thrones” un yeni bölümleri artı, dizi oyuncularının telefon numaraları için istendi.

Fidye isteme olayının hemen öncesinde dizinin henüz yayınlanmamış bir bölümünün senaryosunu çaldıklarını duyuran aynı ekip bununla yetinmeyip konuyu bir adım ileriye taşıyarak 1.5 terabaytlık veri çalmış ve karşılığında 6 milyon dolar değerinde bitcoin istemiş.

Bu haberi okudum ve kendi kendime “Voov! 1.5 terabaytlık veri ha?” diye şaşırdım. Sonra niçin bu kadar şaşırdığıma şaşırdım çünkü terabayt kavramı kafamda çok da net değildi. O an yanımda oturan bilgisayar kurdu arkadaşıma sorduğumda, “Detaya girmeyeyim anlamazsın ama bayağı çok demek” diye uyduruk bir açıklama yaptı. Hafif bozuldum ama üstelemedim.

Talep net

Neyse, bu fidyenin neden 6 milyon dolar tutarında olduğuna gelecek olursak dilerseniz buyurun, hacker’ların HBO’nun başkan yardımcısına gönderdikleri e-postayı okuyalım: “Talebimiz net ve müzakereye açık değil. Verilerinizi sızdırmayı durdurmak için 6 milyon dolar istiyoruz. HBO pazar araştırmalarına 12 milyon dolar, ‘Game of Thrones’ reklamlarına ise 6 milyon dolar harcıyor. Talebimizi de yeni bir reklam bütçesi olarak kabul edin.”

Şimdi buraya kadar zaten başlı başına bir televizyon dizisi kıvamında giden fidye olayı, birkaç gün önce HBO’dan yapılan açıklamayla boyut atladı. HBO, bilgisayar korsanlarına “Hack’lenmeyiz sandık, hack’lediniz. Cersei, Sansa, Arya, bunların telefon numaralarını da aldınız. Alkışlar size. Hadi cömertlik de bize kalsın, 250 bin dolar değerinde bitcoin verelim, çaldığınız ne varsa geri verin ve konu kapansın” dedi. Yani tabii ki de tam olarak böyle demedi, ben ekleme yaptım ama HBO’nun “cömertlik ödemesi” ismi altında önerdiği teklif sizce de saçma değil mi? Bu hacker grubu her şeyi göze alıp hayatının suçunu işlemiş, HBO bunların yakasını bıraksa devlet bırakmayacak ve kanalın önerdiği para istenilen paranın yanında hiç. Hacker’giller kendini hafife alınmış gibi hissetmez mi, sinirlenmez mi şimdi? Keşke hiçbir karşı teklifte bulunmasaymış HBO.

Ezber boz

Farkındasınız değil mi, her geçen gün daha saçma şeyler şaşırtıyor bizi. Yani şu hack’lenme olayında benim tutup da 1.5 terabayta şaşırmam gibi. Üstelik ne anlama geldiğini bilmememe rağmen. Ne yapayım, etrafta o kadar garip şey oluyor ki neye, ne şekilde şaşıracağımın ayırdında bile değilim artık.

Sıra dışı olmak, akla hayale gelmeyeni yapmak da bir çeşit moda oldu. Elimizde değil, bu bünye fark edilmek istiyor. Mesela kendi küçük dünyamız bize monoton mu geliyor? Etrafımızı saran kalabalık içinde bir tek biz tekdüze yaşıyormuşuz gibi mi hissediyoruz? Kısa bir anlığına bile enteresan mı olmak istiyoruz? Evet. Çünkü fark edilmek arzusundayız.

O zaman ezber bozmamız şart. Yalnız bilindik yollardan değil, bilinmedik yollardan bozalım o ezberi bir zahmet. Yani işimizde kazanılan başarı, bir müzik aletini çok iyi çalmamız, ciddi bir kitap kurdu olmamız veya başarılı bir aşk ilişkisi yürütmemiz fark yaratmıyor artık. Bundan sonra ne kadar ilginçlik, o kadar sansasyon!