İnsan hakları paketi açılacak

Türkiye’yi ziyaret eden AB’nin üç önemli komiseri ile görüşen AB?Bakan Volkan Bozkır, müzakerelerin 2015’ten itibaren hızlanacağını söyledi. Bozkır, bu kapsamda Başbakan Davutoğlu’nun ocak, Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın da nisanda Brüksel’e gideceğini söyledi.

Avrupa Birliği (AB) Bakanı Volkan Bozkır, Türkiye’nin yeni AB Stratejisi’nin sonuç alıcı bir süreç yönetimiyle görünür kılınması için çok yoğun ve samimi bir çaba içinde.
Bu çaba, hem Türkiye’nin AB hafızasının tazelenmesini sağladı hem de AB nezdinde Türkiye’nin, “üyelik çabaları” bağlamında hatırlanmasını.
AB Yüksek Temsilcisi, Avrupa Komisyonu Başkan Yardımcısı Federica Mogherini, Avrupa Komşuluk Politikası ve Genişleme Müzakerelerinden Sorumlu Komisyon Üyesi Johannes Hahn ile İnsani Yardım ve Kriz Yönetiminden Sorumlu Komisyon Üyesi Christos Stylianides, geride bıraktığımız iki gün Türkiye’de devletin zirvesi de dahil önemli temaslarda bulundular.
Bu ziyaret gerçekleşirken AB Bakanı Bozkır’ın bakanlıktaki 100. günü de doldu.
Bozkır, dün bu 100 gün, 2015’ten itibaren hızlanacak AB treni ve üç komiserin Ankara temaslarına ilişkin değerlendirmelerde bulundu.
“AB Türkiye’nin ciddiyetini anladı” diyen Bozkır, önemli olanın AB hedefini tutturmak olduğunu, trenin hangi hızda gittiğinin öncelenmemesi gerektiğini söyledi. Bozkır’ın açıklamaları özetle şöyle:

CİDDİYETİMİZİ ANLADILAR: Türkiye, AB sürecinde hep karşı tarafı şaşırtarak ilerleme sağladı. Büyük hamlelerle 2000 yılından 2004’e kadar bütün siyasi reformlar yapıldı. Sonra Brüksel’de, ‘Türkiye nasıl olsa adım atmaz, sorumluluklarını yerine getirmez’ yaklaşımı ağır bastı. Bu nedenle de 3 yıldır görüşmeme, konuşmama, derdinizi anlatmama gibi bir algı ortaya çıkmıştı. Konuşuyor olsaydık böyle bir algı iki tarafta da oluşmazdı. Yeni hükümet, yakında seçim olmasına rağmen seçim yokmuş gibi AB konusunu ele alıyor. 2023’e kadar yapmamız gereken şeyler var. Yeni Türkiye dediğimiz cumhurbaşkanının halk tarafından seçilmesinden sonra 2023’e bakan hedefte AB’nin çok güçlü biçimde tekrar konulması AB’yi tekrar şaşırttı. Beklenmedik bir hamle oldu. İlk başlarda, ‘saman alevidir bu’ havası hakimken AB’de baktılar ki ciddiyiz. AB’nin bu şaşkınlığı, ‘şimdi biz buna karşı ne yapabiliriz’ yaklaşımıyla semerelerini artık vermeye başladı. 100 gün önemli ve üç komiserin aynı anda gelmesi daha önce olmamıştı. Üç komiserin bir anda gelişi bir anlamda artık bizim attığımız adımın ciddi olduğunun karşı tarafça da tescili anlamına geliyor. Bizim ciddiyetimizi anladılar ve ciddi karşılık veriyorlar. Sadece el sıkışıp gitmediler.

SADECE FASIL AÇMAK DEĞİL: 2023’e kadar da önemli ama her yıl yapmamız gereken önemli şeyler var. Bu sadece bizim yapmamızla, tek taraflı olmaz. Karşılıklı olması lazım. Son AB söylemlerinde de bir değişiklik var. Sadece fasıl açmak değildir amaç. Önemli alan fasıl açılırken bu süreçlerin Türkiye’ye kazanç sağlaması ve bunun üyeliği getirmesi. Konu sadece fasıl açmaktan ibaret değil. Sürecin iyi işlemesi ve özünün geliştirilmesi konusunda tamamen mutabıkız.

AVRUPA YOLCUSU: Öncelikle bu karşılıklı bu güveni artırmak üzere Sayın Başbakanımızın ocak ayında Brüksel’e gitmesini öngörüyoruz. Bu ziyaretin hazırlıkları başladı. Nisan ayında da Cumhurbaşkanımız, Brüksel ve Strasbourg’a ziyaret yapacak. Avrupa Parlamentosu’nda konuşma yapacak. Avrupa Birliği aile fotoğraflarına liderlerimizin girmesi önemli. Uzun yıllar Türkiye’yi çağırmadılar, bu yüzden aile fotoğrafı mümkün olmadı. Başbakanımız ocakta; İstanbul’da ifade özgürlüğü paketi açıklayacak. Şimdi kendilerine AB’nin üçüncü ülkelerle yaptığına benzer toplantılar önerdik. AB-Türkiye zirvesi yapılabilir. Bütün bunlar süreci hızlandıracak. Siyasi görünürlük çok önemli. Müzakere eden bir ülkeyle bu ziyaretler artmalı. Önümüzdeki dönemde başka komiserler de geliyor. 4’lü toplantılar daha sık olacak. G-20 dönem başkanlığımız kapsamında da daha sık bir araya geleceğiz.

HANGİ FASLI ÇEKSEK AÇARIZ: Aralık sonunda İtalya dönem başkanlığı bitiyor. Maalesef İtalya döneminde başlık açılmayacak. Ancak, bizim açmak istemediğimiz, “Rekabet” faslı dışında bütün fasıllar açılabilir. Kalan 18 faslı bir torbaya koyup herhangi birini çeksek, biz o konuda müzakereye hazır haldeyiz. 23-24. fasılları açmayı düşünüyorlar. Zirve bildirisine bu konuda güçlü bir atıf konulabilir. Bu iki fasılda açılış kriterlerini yerine getirdik.

PUTİN’İN KARARINI SORDULAR: (Üç komiserin temasları sırasında Putin’in ziyareti ve Güney Akım kararı konuşuldu mu? sorusu üzerine) Rusya meselesi görüşüldü. Cumhurbaşkanımız tarafından kabulleri sırasında dile getirdiler. Cumhurbaşkanımız Putin’le görüşmelerinde özellikle Bulgaristan hattının iptali ve bunun Türkiye üzerinden Yunanistan-İtalya’ya gidecek yeni bir hat konusuna ilişkin görüşlerini aktardı. Bize, ‘ambargoyu deliyorsunuz, uygulamıyorsunuz’ falan demediler. Cumhurbaşkanımız, ‘böyle bir projeye sıcak bakabileceğimizi ifade ettim’ dedi. Onların endişesi, tabii doğalgaza bağımlılıkları var. Rusya’ya bağımlılığı azaltma yönünde çabalar sarf ederken kendi planlamalarında başka bir yöne doğru giden bir değişiklik olduğunda bu AB için, Avrupa ülkeleri için hemen alarm zillerinin çalması demek. Biz de, ‘Türkiye olarak bizim kendi ihtiyacımız var. Bunu Türkiye’de kullanmak için yararlı bir teklif olarak görüyoruz. Ama kullanamadığımız bölümler Yunanistan’dan üzerinden Arnavutluk’a, İtalya’ya, Balkanlar’a sevk edilebilir. Bizim bakımımızdan bir değişiklik yok. Sizin bakımınızdan da olmaması lazım’ dedik.

70 MİLYON EURO VERECEKLER: Suriye-IŞİD’le mücadele konusunu çok detaylı konuşamadık. Bize verilen isimleri ciddiyetle değerlendiriyoruz. 7 bin 200 kişinin Türkiye’ye girişini engelledik. 2 binden fazla kişiyi de Türkiye’den ihraç ettik. Bu hepimizin sorunu. Neticede AB pasaportu ile gelen birisini, elimizde aleyhte bilgi yoksa Türkiye’ye sokmama gibi bir durumumuz yok. Ama bu bilgi paylaşımı ciddi şekilde gerçekleşiyor. Mülteciler bakımından da 70 milyon euro’luk bir yeni bir katkı sağlayacaklar. Ayrı bir fon oluşturuyorlar. Tabii bizim harcadıklarımızın yanında küçük bir meblağ olarak gözükse dahi birçok şeye yarayabilir.

GÜMRÜK BİRLİĞİ’NİN YENİLENMESİ

AB ile ABD arasında serbest ticareti öngören Transatlantik Ticaret Anlaşması konusunu da ele aldık. İki taraf bizim istediğimiz bir maddeyi anlaşmaya koymazsa sorun Gümrük Birliği (GB) Anlaşması değiştirilerek de giderilebilir. 1995’te konulmayan o madde şimdi Gümrük Birliği Anlaşması’na eklenebilir. Bu daha kolay olur. AB ile Gümrük Birliği’nin yenilenmesi için teknik görüşmeler başladı. Resmi görüşmelere de başlayacağız. Gümrük Birliği değişikliği AB ile ABD arasındaki anlaşmadan önce sonuçlanabilir.