Almanya ile Fransa arasında siyasal organizasyona giden yakınlaşmayı anlatmamın nedeni, Türk Sanayicileri ve İşadamları Derneğinin (TÜSİAD) nasıl Avrupa Birliği (AB) yanlısı olduklarını tartışmak... Türkiyenin ABD ile yürüttüğü Irak müzakeresi, "Fransalmanyanın" stratejisi ile uyumlu mu? Uyuşması gerekiyor mu? Bu soru orta yerde dururken, TÜSİAD "Türkiye ABDnin yanında yer almalıdır" yaklaşımıyla, ABD Başkanı Busha cephe açtığı (üs verdiği) yorumlarına yol açtı. Başbakan Abdullah Gülün de katıldığı TÜSİADın 33üncü Genel Kurulunda içeriden eleştiri getiren tek üye Osman Kavalaydı. Kırmızı şaraplar Almanyadan, beyaz şaraplar ise Fransadan geldi, barış mesajları verildi ve ABDye "Bu dünya sana kalmaz" dendi. Bundan 40 yıl önceydi. Fransa Devlet Başkanı Charles de Gaulle ile Alman Devlet Başkanı Konrad Adenauer, iki ülkenin tarihi düşmanlığına son veren Elysee Anlaşmasını imzalamışlardı. Geçtiğimiz hafta içinde Versailles Sarayında, ABDnin savaş çığlıkları attığı bir ortamda, Fransa Cumhurbaşkanı Jacques Chirac ile Alman Başbakanı Gerhard Schröder, Elysee Anlaşmasını kutlarken, tek bir noktaya kilitlendi: Savaşa hayır. Kavala uyardı Kavala, TÜSİADa bir başka öneride daha bulunuyor: "Sanayi lobisi oluşturun..."Kavala önerisiyle de, TÜSİADın asli görevinin üretim olduğunu da hatırlatmış oluyor.Genel kurulda söz alan diğer konuşmacılar İş Güvenliği Yasa Tasarısına takılmışlardı. Mali Milat gibi bu İş Güvenliği Yasa Tasarısı da zamansız oldu anlaşılan. Patronların biraz daha zengin olmalarını beklememiz gerekecek. TÜSİADın sayısı bir elin parmaklarına ulaşmayacak sayıdaki siyasetin solunda yer alan işadamlarından Kavala, "TÜSİAD, BM hukuku, uluslararası hukuk alanlarında bir araştırma yapsın" dedi. Söylemek istediği ise şuydu: "Hemen ABDnin yanında olmanın manası yok, AB Iraka girmek konusunda ABD gibi düşünmüyor..." Aklıma bir başka soru geliyor: TÜSİADın Almanya ve Fransadaki muadilleri bu işe ne diyor? Acaba TÜSİAD Başkanı Tuncay Özilhan veya Koç Topluluğu Başkanı Rahmi Koç; Schröder ve Chirac buluşmasında ortaya çıkan havayı biliyor olsaydı, böyle demeç verirler miydi? İlk kez iki kadın TÜSİAD üyeleri sabah oy kullanmaya geldiklerinde gördükleri listelere oy verdiler. Bu listeler yönetim tarafından hazırlanmış, üyelerin oyundan ziyade "onayına" sunulmuştu.Seçimde iki faklı uygulama dikkat çekti. TÜSİAD üç - beş seçimde uyguladığı genel kuruldan önce üyelere aday listesini gönderme işinden vazgeçmişti. Bununla birlikte bugüne kadar hiç yapmadıklarını yaptılar; sandıktan çıkan bütün isimleri aldıkları oy sayısı ile birlikte açıkladılar.TÜSİADın yeni oluşan yönetim kurulu listesine tepkiler de vardı. Bunların en başında "Patron - profesonel" dengesinin tam korunmadığı yolunda oldu. TÜSİAD yönetimine yeni giren Ömer Aras Fiba Holdingten, Tufan Ünal Batıçimden, Oktay Varlier de Alarkodan gelmişlerdi. Bir yıl sonra Özilhanın görevden ayrılmasıyla yönetime, yedek listeye giren üçüncü jenerasyon Dinçkök girecek. TÜSİAD eski başkanı Ömer Dinçkökün kızı olan Ayça Dinçkök, bu yönetim ile şimdilik yalnızca dirsek teması sağlayacak. Ve ilk kez TÜSİAD yönetiminde Doğan Holdingden giren Arzuhan Yalçındağ ile birlikte iki kadın yönetici yer alacak. Bu dönemde TÜSİADa üye olan kadın sayısındaki artış da dikkat çekiciydi. TÜSİAD genel kurulundan notlar geçmek istiyorum. TİPden, TÜSİADa Varlıere soruyorum, "Yanlış bir yerde olmayasınız?""Tam yerindeyim" diyor, "Gelir dağılımını kimin bozduğunu araştırıyorum..." syilmaz@milliyet.com.tr TÜSİAD listesinde bir başka eleştiri noktası da, yedek listeye giren Osman Fevzi Boyner ve Merit Önder Eyüboğlu gibi isimlerin derneğe henüz bu yıl üye olmalarıydı. Size, Alarkodan yönetime giren Oktay Varlıerden de sözedeyim. Varlıer eski Türkiye İşçi Partisi (TİP) üyesi. CHP iktidarında dönemin TİP Genel Başkanı Behice Boranın aldığı kota karşılığında, Devlet İstatistik Enstitüsü (DİE) Başkanı oldu.
Özay Şendir
“Erdoğan, Osmanlıyı diriltmek istiyor…”
11 Mayıs 2025
Abbas Güçlü
Şaşırtan Çin
11 Mayıs 2025
Zeynep Aktaş
Yatırımda yeni şifre: Hızlı nakit
11 Mayıs 2025
Ali Eyüboğlu
Nükhet Duru: Fırınlanmadan, pişmeden kalıcı olunmaz
11 Mayıs 2025
Güldener Sonumut
Vadeli lider vs. Vadesiz lider: Habemus Papam...
11 Mayıs 2025