Tunç Çapa süpermarketleri anlatıyor
At sporlarında Türkiye ve Balkan şampiyonluklarını elinden hala bırakmayan Tunç Çapa iki süpermarket zincirinin bir numaralı yöneticisi... Dededen, babadan kalma gıda uzmanı, üreticisi olduğu için bu işe iyice kendini vermiş, süpermarketleri Moskova'ya, Bükreş'e, Odesa'ya kadar uzatmış...
Gima ve Endy... Gima'ları hatırlarsınız... Rusya ve demirperde ülkelerinin dev mağazaları gibiydi bir zamanlar, içleri bomboştu... Arada bir mal gelir kapışılırdı, in cin top oynardı içlerinde... Gima ayrıca da devlet işlettiği için siyasilere arpalıktı!..
Şimdi ise
Migros'la,
Tansaş'la kafa kafaya yarışıyor... Bir de
Endy adında yeni bir mağazalar zinciri ona bağlı...
Gima'nın Türkiye'ye yayılmış 80 mağazası var,
Endy'lerin sayısı 110, bunlar daha da artacak...
Bütün bunları bana anlatan Tunç Çapa'ya sordum,
"Atlardan ne haber?" diye... Anladım ki, sporunu bırakmamış ama daha çok süpermarketlerin peşinde koşuyor... İşte anlattıkları:
- Bükreş'te biz
Akmerkez'in eşi bir alışveriş merkezi yaptırdık... Alt katı tamamen Gima süpermarket... 27 bin metrekare üzerinde... Moskova'da iki arsa aldık, orada da alışveriş merkezi kuracağız, ayrıca Odesa'da süpermarket binasının temeli atıldı... Oralarda satılan malların çoğu Türkiye'den ihraç ediliyor...
- Peki Türkiye'de, mesela
Gima mağazalarında günde kaç kişi alışveriş yapıyor?
- Yaklaşık 100 bin kişi
Gima'lardan, 80 bin kişi
Endy mağazalarından alışveriş yapar...
- Hasılat ne kadar?
- Yaklaşık 15 - 16 trilyon.
- Vay vay keş para müthiş!..
- Kredi kartı olanlara faizsiz iki taksitte de mal satıyoruz. Ama çoğunluk peşin alıyor, henüz alışılmadı...
- Kimler genelde süpermarket müşterileri?
- Orta halliler, biraz altı biraz üstü ve daha varlıklılar...
- Peki diğerleri fakir fukara ne yapıyor?
- Süpermanketlere gelir bir kısmı bazı ihtiyaçlarını alır. Fakat gider semt pazarlarından tamamlar...
Irak'a 3 milyar dolarlık mal satmalıydık
- Bir şey sorayım Tunç Çapa?.. Piyasada sıkıntı var mı, darlık hissediliyor mu?..
- Olmaz olur mu, var ama enflasyon düşerken böyle olur... Halk fazla mal alamaz, zaten alım gücü de azalmıştır... Bir de şu gerçeği ilave edeyim...
Geçen yıla kadar hiç değilse 8 - 10 milyon insan bankalara yatırdıkları paralardan faiz alıyorlardı... Kimi az, kimi çok... Ama maaş geliri kadar faiz geliri olanlar az değildi... Şimdi bu kalktı ortadan...
- Peki sıkıntı başka nereden geliyor?..
- Yıllardır sanayimiz hayli gelişti, adeta her şeyimizi kendimiz yapıyoruz. Zamanında pek çok malımızı ihraç ettik. Ama şimdi ürettiğimizi ne içeride, ne dışarıda satamaz hale geldik. Dolar pahalandı, ihracat güçleşti. Bir büyük faktör Irak, biz Irak'a en az 1.5 milyar dolarlık mal satardık. Hatta İran'a da... Ambargo nedeniyle Irak'la alışverişimiz durdu. İşler normal yolunda yürüseydi Irak'a 3 milyar dolarlık mal satardık.
Üretim çok, para dar
- Her şeye rağmen
Gima'nın,
Migros'un,
Tansaş'ın rafları çeşitli mallarla dolu...
- Öyle ya dışarıya satamayınca içeriye yükleniyoruz. Aynı cins maldan o kadar çok çeşit üretiliyor ki, onları bir arada müşteriye gösterebilmek için Zati Sungur, Abra Kadabra olmak gerek!..
- Süpermarketlerin çoğalmasının halka ne yararı var?.. Tunç Çapa şunları anlatıyor:
- Müşteri temiz ve ucuz mal alıyor. Tüm aradıklarını aynı yerde buluyor, zaman kaybetmiyor. Özellikle temizlik malzemeleri, gıda maddeleri önemli ölçüde ucuz. Üstelik tüm bu alışverişlerin vergisi veriliyor ki, bu çok önemli. Sonuçta bu da halka dönüyor.
Yazara E-Posta: y.cetiner@milliyet.com.tr