BOĞAZ’I AYAKLARINIZIN ALTINA SERiYOR

Ama, İstanbul’un bir elin parmaklarını geçmeyen fine-dining lokantalarından Topaz, sadece eşsiz manzarasıyla değil kalburüstü lezzetleriyle de iddialı

Yaz sonunda Reina’nın içindeki Blue Topaz’a gitmiş, lezzetli yemekler yemiş, manzaraya dalmış ve en önemlisi, güzel dostluklar edinmiştim. Sözleşmiştik bu güzel geceyi tekrarlamak üzere, bu kez Gümüşsuyu’ndaki Topaz’da. Malum iş, güç, koşturmaca, her şeye yetişmek mümkün değil. O yüzden sözümü ancak gecen hafta tutabildim.

Doyulmaz manzara
Topaz, İstanbul’un sayılı fine-dining lokantalarından biri. İçeri girince adeta tutulup kalıyorsunuz önce. Boğaz’ın üzerinde yürüyormuş hissi kuşatıyor insanı. Oturunca daha da etkili, solda Dolmabahçe Sarayı, Tarihi Saat Kulesi, tam önünde Bezm-i Alem Valide Sultan Camii... Karşı yakanın ışıkları suya düşmüş, hayallere dalmamanız elde değil. Gecesi çok güzel, ışıl ışıl ama gündüz gözüyle bu manzarayı görmek sanırım daha heyecanlı olur. Bu güzelliği çok daha net görebilmeniz için ışığı yansıtmayan camlar kullanmışlar, paraya acımayıp. Tek kelimeyle olağanüstü.

Şefleri son derece yetenekli
Sevgili İdil (Akın), Topaz’ın sahibi Yücel Bey (Özalp), kardeşi Cenk ve işletme müdürü Anıl Bey’le (Toroslu) masamıza geçiyoruz. Geçen sefer Yücel Bey yurt dışında olduğu için bize katılamamıştı. Cenk gibi onun da gözlerinin içi gülüyor. (Cenk ilk çocuğunu bekliyor, şimdiden tebrik ediyorum onu ve şanslı eşini. Minik kızının bahtı açık olsun) Cenk gibi o da hoş sohbet, bilgili, ilgili... Laf lafı açarken yavaş yavaş yemeklerimiz de masaya geliyor.
Zeytinyağlı tabakları hem leziz hem doyurucu. Enginar, barbunya pilaki, imam bayıldı... Minimal, sofistike... Ayrıca kabuklu enginardan da tadıyoruz. Bursa, Bayrampaşa’dan. Izgara tekir salatası çok tutuluyormuş, ondan da deniyoruz. Tekir bir parça kurumuş ama altındaki, içinde tekir parçaları olan yeşil salata çok lezzetli. Yetenekli şef Tevfik Alparslan, bir de sarma karides yapıp getiriyor. Karides, Bodrum, Gümüşlük’ten. Asma yaprağına çok yakışmış. Ezine peynirli puf böreği de sıcak sıcak çok iyi gidiyor. Ekmeklerini de kendileri yapıyorlar, bir not olarak ileteyim.
Neden sorbe yiyemedim!
Ana yemekte, tek bir tabaktan tatmak yerine üç tabağı birleştiriyoruz. Dana kaburga, dana yanağı ve kuzu sarma. Etler ağızda eriyor adeta. Kök sebzeler, biberiye, defne yaprağı ve kırmızı şarap sosunda sekiz saatte pişen dana kaburgayı normalde porçini mantarlı risotto’yla sunuyorlarmış. Biz, üç lezzeti tek tabakta isteyince risotto gelmiyor ama şefimiz tatmamız için ayrıca getiriyor masamıza. O da çok lezzetli.
Finali, kireçte pişen kabak tatlısı ve sorbelerle yapıyoruz. Kabak tatlısı lezzetli, gerçek Afyon kaymağı lezzeti katlamış. Sorbeler için yorum yapamayacağım zira sağ olsun İdil’den bize pek fırsat kalmadı! Neyse, bir daha sefere artık.

Her mekâna lazım
5’inci yaş gününü geçen ay kutlayan Topaz, bu büyüleyici kentin önemli lezzet duraklarından biri. İşlerine saygılılar... Yücel Bey’in beyefendiliğiyle, mutfak ve servisin uyumu birleşince birinci sınıf bir lokanta çıkıyor ortaya. Servis demişken Salih Bey’i (Çınar) anmadan geçmeyeyim. Topaz’ın salon şefi, inanılmaz nazik ama asıl özelliği asla kendisine ihanet etmeyen hafızası. Herkesi tanıyor, kim ne zaman kiminle gelmiş, ne yemiş, içmiş biliyor. Her mekâna bir Salih Çınar lazım.

iKi ÖZEL MÖNÜ

Biraz da fiyat bilgisi vereyim Zeytinyağlı tabağının fiyatı 33 TL. Izgara tekir salatası 38, puf böreği 28, dana kaburga 68 TL. Tatlıların fiyatları da 21 TL’den başlıyor. Topaz’da, alakart mönünün dışında iki farklı degüstasyon mönüsü var. Osmanlı-geleneksel mönünün şaraplar dahil ederi 195 TL. Modern mönüyeyse 235 TL ödüyorsunuz.
Adres: İnönü Caddesi No: 50, Gümüşsuyu
Tel: 0 212 249 10 01
www.topazistanbul.com