En Heyecan aradığı için motor aldı, ölümden döndü

Heyecan aradığı için motor aldı, ölümden döndü

14.03.2004 - 00:00 | Son Güncellenme:

'Üstü açık arabayla gittim, yüzbaşım nöbetteydi'

Heyecan aradığı için motor aldı, ölümden döndü





Hakan Yangın, dayısından etkilenip, 1987'de girdiği Deniz Harp Okulu'nu Elektrik - Elektronik Mühendisi olarak bitirdi. Dört yıllık bir askeri ve akademik eğitim aldı. Bir yıl hücumbotta avcı botlarının ikinci komutanı olarak görev yaptı.
Ama gönlünde hep Sualtı Savunma Grup Komutanlığı (SAS) vardı. Özellikle kondüsyon aranan sınavları kazanmakta zorlanmadı. Tamamen yıldırma üzerine kurulu dokuz aylık kurstan sonra 1995 yılında tim komutanı olarak göreve başladı. Üç yıl boyunca yurtiçi ve yurtdışında çok gizli ve önemli operasyonlarda görev aldı. Ege'de Yunanlılar'la patlak veren kriz sırasında Kardak Kayalıkları'na gönderilen SAS komandoları arasındaydı, kaçırılan 'Avrasya Feribotu' operasyonunda da vardı.
Hakan Yangın, kısa bir süre sonra bu kez yine başka bir heyecan, maddi olarak daha tatminkâr bir yaşam düşü kurmaya başladı. 15 yıllık 'mecburi hizmet' koşulunu bir şekilde aştıktan sonra ayrıldı.

SAS komandosu CV'si ile iş aradı
Yeni bir iş için 'askeri başarılar'la dolu bir CV hazırladı. "CV'deki niteliklere bakınca bu iş deneyimlerimle sivil hayatta ancak terörist olabilirdim" diyen Yangın, Alarko Turizm Grubu'na İşletme Müdürlüğü için de CV göndermiş. Anlattığına göre, şirketin İnsan Kaynakları Müdürü bu ilginç CV'yi görünce 'sırf meraktan' Yangın'ı görüşmeye çağırmış. Yangın, Fethiye Hillside Beach Club'ın müdür yardımcılığını kapmış. Sonra Fethiye'de ve işletmenin İstanbul'daki ayağı olan Alkent 2000'de iki yıl çalışmış.
Fakat 'başka birine ait bir şirkette çalışmak' da Hakan Yangın'ı tatmin etmemiş. Arkadaşlarının aracılığı ile açıkhava reklamı işine girmiş. Bir yıl sonra da kendi şirketini kurmuş. 2000 yılından itibaren WMC Group Grup Ajans Medya olarak faaliyete geçmiş.
WMC Group, Tam Hizmet Reklam Ajansı adı altında kartvizit basımından televizyon reklam çekimine, reklam bütçesi planmak ve pazar payını artırmaktan marka konumlandırmaya kadar pek çok işi yapan bir ajans. Hakan Yangın, 'outdoor' reklamcılığı çok iyi bildiği için o bu mecrayı çok iyi kullanabildiklerini belirtiyor.
Uzun süre Tatilya'yla çalışan ve son olarak Tatilya'nın 7 trilyon liralık PR ve reklam faaliyetlerini yürüten WMC Group Reklam Ajansı, şu anda Doğuş Yapı ve Doğuş Turizm Grubu, Garanti Bankası gibi Doğuş Holding şirketleri ve grubun Turgut Reis'te geçen yıl açtığı D-Marine ve Ayhan Şahenk Vakfı ile çalışıyor. Ayrıca Tods, Emperio Armani, Armani Cafe ve Gucci'nin içinde bulunduğu Arena Grubu müşterileri arasında. Ayrıca Ümraniye'de bir doktorla ortak açtığı Koza Polikliniği'nin de sahibi olan Hakan Yangın, şu aralar seçim kampanyalarının broşür ve basılı malzemeleri gibi işleri de yaptıklarını söylüyor.

"Ben iyi bir patronum"
Kendini çok iyi bir patron olarak gördüğünü söyleyen Hakan Yangın, asla askerlikten gelen bir sertlik ve despotluk durumu olmadığını düşünüyor. Yangın, "Aksine burası çok huzurlu bir işyeri. Askerliğin bana bu işte kazandırdığı en önemli şey zaman ve insan yönetimi dışında kendimi her şeyi yapabilecek ve her işin altından kalkabilecek güçte hissetmem" diyor.

Hakan Yangın, SAS'tan ayrıldıktan sonra bir boşluğa düşmüş çünkü hayatında adrenalinin eksikliğini hissetmiş. O dönem spor hocalığı yapan ve o günleri "Topun kafama çarpmasından başka bir risk yoktu" diye anlatan Yangın, sırf heyecan olsun diye kendine motorsiklet almış ve bir gün çok ağır bir kaza geçirmiş. Kaza sonrası geçirdiği ameliyatlardan sonra ölümden korkmaya başladığını söyleyen Hakan Yangın şöyle devam ediyor:
"Askerlikten hâlâ tam olarak vazgeçmiş değilim. Hâlâ çok seviyorum. En iyi arkadaşlarım hâlâ oradaki insanlardır. Ben onlardan vazgeçmedim, sadece yaşam standartlarımı değiştirdim. Ayrıldığım için hiç pişman değilim ama askerlik günlerinin yeri başkaydı. Şu anki mesleğimse çok hareketli olmasa da, adrenalimi çıkarmasa da yine da hareketli bir iş" diyor.

Hakan Yangın, Ordu'dan ayrılmayı düşündüğü dönemde arkadaşları bu kararına pek sıcak bakmamışlar. Ama hep 'daha yüksek standartlar istiyorum' diyerek kararında diretmiş. Ayrıldıktan sonra da arkadaşlarını zaman zaman ziyarete gitmiş. Bir keresinde, üstü açık Mercedes'iyle gittiğinde tam o sırada nöbetçi olan yüzbaşı arkadaşı ile yemek yemişler. Şöyle anlatıyor:
"Bana, ayrılacağım günlerde aramızda geçen bir konuşmayı hatırlattı. Öğle yemeği sırasındaydı. Yüzbaşı, 'Ayrılıp da dışarı da ne yapacaksın sanki?' dedi. Bunun üzerine ben de 'Bir gün buraya üstü açık arabamla geldiğimde sen hâlâ nöbet tutuyor olacaksın' dedim. Bu tartışmayı tamamen unutmuşum. Ziyaretimdeki yemekte hatırlatınca, hoş bir anekdot oldu."



BUSINESS


2005'te vanayı açıp petrolle yıkanacaklar
İş, aşkı döver mi?
Kardak Kayalığı'na çıkan SAS komandosu reklam işine girdi
Dedenin, çatı katındaki makinesinin tozunu alıp Hobby'yi yarattılar
Garanti'nin 58 yıllık hikâyesi
Nejat Eczacıbaşı: Beceriksiz akrabalara iş teslimi hatadır
Sultanahmet'e uzun bir süre daha uğramayacak
aflotoksinli biberi, Avrupa'ya satamıyor, bize yediriyorlar
Dizi içinde reklam dönemi başlıyor
Özelleştirmeden hükümete 'Telekom gecikebilir' notu
'Doctoğ Reno Paği'yi, Fransız asistanın aşkı Türkiye'ye getirdi
Literatüre 'gönüllü vergi baskısı' diye bir 'kavram' kazandıracağız
Klasikler İsviçre'den trendy'ler Hong - Kong'dan
Bush da, Demokrat aday Kerry de 'Kafatası ve Kemikler' üyesi
Bir oyun çıkardı, hayatı değişti
Diyarbakır'dan geçen yol
Bürokrasi İngilizler'e 30 milyar sterline maloldu
Soyadı 'Hantal' ama işte hız şampiyonu
Dijital Oyuncaklar
'Sinek kaydı' tıraş artık yetmiyor