Gündem Depremzedeler için adım adım psikolojik ilk yardım: 'Bak-Dinle-Bağ Kur' yöntemi

Depremzedeler için adım adım psikolojik ilk yardım: 'Bak-Dinle-Bağ Kur' yöntemi

13.02.2023 - 15:41 | Son Güncellenme:

Tüm Türkiye'nin kalbinde derin yaralar açan 7.7 ve 7.6 büyüklüklerindeki depremlerden sonra oluşan dayanışma ortamında bazı önemli detaylar gözden kaçabiliyor. Bunların başında ise afet bölgesindeki görevliler ve sosyal medya aracılığıyla depremzedelere yardımcı olmaya çalışan duyarlı vatandaşların yaklaşımları geliyor. Klinik psikolog Ayhan Altaş, şu zor süreçte depremzedelere yardım eli uzatanların dikkat etmesi gerekenleri tek tek anlattı.

Depremzedeler için adım adım psikolojik ilk yardım: Bak-Dinle-Bağ Kur yöntemi

6 Şubat 2023 tarihinde merkez üssü Kahramanmaraş olan 7.7 ve 7.6 büyüklüklerindeki depremler aralarında Hatay, Adıyaman ve Gaziantep'in de olduğu 10 ilde ciddi şekilde yıkıma yol açtı. Tüm Türkiye'nin kalbinde derin yaralar açan bu afette milyonlarca kişi en temel ihtiyaçlarını karşılamakta dahi güçlük çekiyor. Uzmanlar ise bu zor günlerde afet bölgesindeki görevliler ve sosyal medya aracılığıyla vatandaşlara yardımcı olmaya çalışan duyarlı vatandaşların da çok dikkatli olması gerektiği konusunda hemfikir. Klinik psikolog Ayhan Altaş, şu zor süreçte depremzedelere yardım eli uzatanların dikkat etmesi gerekenleri tek tek anlattı.

Haberin Devamı

Depremzedeler için adım adım psikolojik ilk yardım: Bak-Dinle-Bağ Kur yöntemi

'YALNIZCA YARDIM ETMEYE ODAKLANMALIYIZ'

6 Şubat tarihinden itibaren ülkemizin 10 iline akın eden arama kurtarma ekiplerine gönüllü ekipler de en başından beri eşlik etti. Yunanistan'dan Tayvan'a, Polonya'dan Azerbaycan'a dünyanın birçok yerinden Türkiye'ye gelen arama-kurtarma ekipleri bölgedeki görevlilerle ortak çalışıyor. Acının dilinin, dininin, ırkının olmadığını bir kez daha kanıtlandığı bu günlerde özellikle afet bölgesinde çalışma yapanların da depremzedelere yardım edebilmek için gerçekten güçlü ve sağlıklı bir psikolojiye sahip olması oldukça önemli.

Maddi kayıplar haricinde manevi olarak da milyonların olumsuz şekilde etkilendiği bu doğal afet tüm Türkiye'yi bir kez daha birbirine kenetledi, yaşanan acılar haberleri takip edenden afet bölgesinde görev yapanlara kadar herkesi ciddi şekilde etkiledi. Uzmanlar ise çaresizlik duygusunun hakim olduğu böyle zamanlarda 3 temel mekanizmaya dikkat çekti. Bu üç mekanizma fiziksel durum, duygular ve akıl.

Uzmanların dikkat çektiği üç mekanizma arasındaki fiziksel durum ve duygular ciddi ölçüde yara aldı. Akıl ise şu anda sarılmamız gereken en önemli nokta. Bu zor günlerde yalnızca yardım etmeye odaklanmamız gerektiğinin altını önemle çizen uzmanlar, bölgedeki çalışmalara katkı sağlayan kişilerin "Ne yapmam lazım?" sorusunu öncelikle kendilerine sormasını, şu süreçte yalnızca yardım etmeye odaklanmaları gerektiğini hatırlatıyor.

Haberin Devamı

Depremzedeler için adım adım psikolojik ilk yardım: Bak-Dinle-Bağ Kur yöntemi

'BAK-DİNLE-BAĞ KUR' YÖNTEMİ

Depremzedeyle ilk teması kuran görevlilerden bölgedeki vatandaşlar ve yardım eden gönüllülere kadar tüm yardımsever insanlara 'psikolojik ilk yardım' kavramını hatırlatılıyor. Önce 'bakmayı' sonrasında 'dinlemeyi' ve en sonunda 'bağ kurmayı' tavsiye eden bu yöntemin faydası oldukça büyük. Peki bu yöntem nedir ve nasıl uygulanmalı?

Klinik psikolog Ayhan Altaş'a göre 'Bak - Dinle - Bağ Kur' yöntemi şu şekilde işliyor: "Deprem bölgesinde yardımda bulunan kişiler önce şu soruları kendilerine sormalılar: 'Yüksek risk altında olan gruplar kimler? Kimlere acil temel ihtiyaçlar sağlanmalı? Yüksek stres tepkileri gösteren kişiler kimler? Çevrede yıkılmak üzere başka bir bina var mı?' İşte bu soruların cevabını bulmak oldukça önemli. Beraberinde mutlaka çevrenin güvenli olduğu tespit edildikten sonra kişilerin fiziksel, duygusal ve davranışsal durumları incelenmeli. Tüm bu adımlardan sonra psikolojik ilk yardımı yapan kişi ikinci aşamaya geçmeli."

'ANLATMAK İSTEMİYORLARSA ZORLAMAYIN'

Haberin Devamı

İkinci aşamada ise tespit edilen ve yardıma ihtiyacı olan kişilerin yanına yaklaşıp onların ihtiyaçları dinlenmeli. Ayhan Altaş, o kişilerin kendilerini rahat hissetmeleri için mutlaka yardım etmek gerektiğini ancak herhangi bir şeyi anlatmak istemiyorlarsa anlatmaya zorlanmamaları gerektiğini vurguladı. Depremzedelerin duygu ve düşüncelerini ifade etmelerine izin verilmesi gerektiği gibi kişilerin rahatlamaları için nefes egzersizi yaptırıp onları sadece şu anda tutabileceğimizi de aktardı.

'DEPREMZEDE VE YARDIM ARASINDA KÖPRÜ GÖREVİ GÖRÜLMELİ'

Yöntemin son aşaması olan bağ kurmak ise oldukça büyük bir önem taşıyor. Altaş, "Depremzedeler kimlerle iletişime geçeceklerini ya da kimlerden hangi yardımı alabileceklerini bilmeyebilir. Bu durumda depremzede ve yardım arasında bir köprü görevi görülmeli. Onlara yaşadıkları olay ve güvenlikleri hakkında bilgi vermeye çalışılır. Aileleri bir arada tutmaya, depremzedenin sevdikleriyle iletişim kurması sağlanmaya çalışılabilir. Benzer durumun içinde olan diğer depremzedeler bir araya getirilebilir" açıklamasında bulundu.

Haberin Devamı

İLETİŞİM ESNASINDA ÜMİT VE GÜVEN HAKİMİYETİ ŞART

Klinik psikolog Ayhan Altaş, afet bölgesinde görevli kişilerin bir depremzedeyle direkt iletişim halinde olmaları durumunda mutlaka yapılması gerekenleri de açıkladı. Öncelikle kişilerin sakin ve şefkatli olması gerektiğine, depremzedeye verilmesi gereken başlıca duygunun onun için orada olunduğunun anlatılması olduğuna ve eğer kültürel olarak bir problem teşkil etmiyorsa fiziksel olarak temas edilmesine ve sarılmaya gerek olduğuna vurgu yaptı. İletişim esnasında hakim olması gereken duyguların 'ümit ve güven' olduğunun altını çizen Ayhan Altaş, depremzedelerin bölgedeki rahatsız edici etkenlerden uzak tutulması gerektiğini de hatırlattı.

Depremzedeler için adım adım psikolojik ilk yardım: Bak-Dinle-Bağ Kur yöntemi

İLK ETAPTA DEPREMZEDE İLE GÜVEN BAĞI NASIL KURULUR?

Depremzede ve kurtarıcı arasındaki ilk temas oldukça önemli. Peki güven inşası nasıl olmalı? "Öncelikle yardım edecek kişiler kendini tanıtırken adını, kuruluşunu, mesleğini belirtmeli. Tutamayacakları büyük vaatlerde bulunmamalı. Aktif ve atılgan olunmalı. Depremzedeler yardımcı olacak kişilerden bir şey talep etmeyebilir, bu yüzden yardım eden kişiler ihtiyaçları sormalı, tespit etmeli ve onlara yardımı ulaştırmalı" diyen klinik psikolog Ayhan Altaş kurtarma anında yerel kültürün de gözetilmesi gerektiğinin altını çizdi.

Haberin Devamı

NET CEVAPLAR ÖNEM TAŞIYOR

Yapılması gerekenler bir depremzede kurtarıldıktan sonra da bitmiyor. Kurtarma aşamasından sonra görevli kişilerin mutlaka o bölgede yetkilinin gerçekten kim olduğuna, yiyecek, kıyafet, ilaç gibi temel malzemelere nasıl ulaştırılabileceğine, yardım ekiplerinin telefon numaraları gibi önemli bilgilere sahip olması gerekiyor. Bu soruların net cevabına sahip olmak güven inşasında önemli bir rol oynuyor.

Depremzedelerin kendilerine geldikten sonra kişilerin öz yeterlilik algılarını korumaları için onlara çadırı süpürmek ya da su dağıtmak gibi küçük işler verilebileceğini belirten Ayhan Altaş, "Depremzedenin toplumla bağının kaybolmaması için çocuklara göz kulak olmak gibi başka insanlarla iletişimini sağlayacak işler de verilebilir. Unutulmamalı ki destek sadece uygulanan tekniklere değil, insan ilişkilerine de dayalı" açıklamasında bulundu.

Depremzedeler için adım adım psikolojik ilk yardım: Bak-Dinle-Bağ Kur yöntemi

YARDIM İÇİN GİDENLER DİKKAT!

Son olarak afet bölgesine yardıma giden kişilerin şahit oldukları görüntü ve olaylardan en az hasarla kurtulmaları ve çevrelerindeki depremzedelere yardımcı olmaları için birkaç tavsiyede bulunan klinik psikolog Ayhan Altaş, şunları söyledi:

"Oraya yardıma gidecek kişiler kahramanlık ya da acıma hisleriyle gitmemeli. Yaşanan afetle ilgili ya da başka olaylarla ilgili travmalara sahip kişiler, gördüklerinden daha fazla etkileneceği için bu tehlikeyi taşıyanların afet bölgesine gitmesi tavsiye edilmiyor. Yardımcı olacak kişiler kendi güvenliklerini ve sağlıklarını da gözetmeli. Stres altında hissettiklerinde kendileri de nefes egzersizleri, zihinde güvenli alan oluşturma gibi yöntemlere başvurabilirler. Belirli bir çalışma saati olmaması, iş tanımının olmaması, yoğun çalışma şartları gibi faktörler yardım edeni yıpratabilir. Böyle durumlarda yardım edecek kişiler geçmişte problemlerini nasıl çözdüklerini hatırlamalı, kendine ve ihtiyaçlarına vakit ayırmalı, tüm insanların sorunlarının kendisinin sorumluluğu altında olmadığını hatırlamalı. Mümkünse arkadaşları ve sevdikleriyle iletişimde kalmak onları stres, kaygı ve korkudan uzaklaştırır."