GündemProf. Dr. Özlü: ‘Grip her zaman alıştığımız bulgularla gelmeyebilir’

Prof. Dr. Özlü: ‘Grip her zaman alıştığımız bulgularla gelmeyebilir’

15.01.2023 - 09:52 | Son Güncellenme:

Sağlık Bakanlığı Koronavirüs Bilim Kurulu Üyesi Prof. Dr. Tevfik Özlü, “Grip her zaman alıştığımız gibi ateş ve öksürükle üst solunum yolu enfeksiyonu bulgularıyla karşımıza gelmeyebilir; gizli atipik seyirleri unutmamak lazım” dedi.

Prof. Dr. Özlü: ‘Grip her zaman alıştığımız bulgularla gelmeyebilir’

Bilim Kurulu Üyesi Prof. Dr. Tevfik Özlü, kronik hastalığı olanlarda grip ve solunum yolu enfeksiyonlarının sinsi ilerleyip fark edilmediğini ve farklı tablolara yol açtığını söyledi. Kontrol altında stabil seyreden birçok kronik hastanın durumlarında yaşanan ani kötüleşmelerin kaynağının sinsi seyreden solunum yolu enfeksiyonu olabileceği ihtimalinin değerlendirilmesi gerektiğini belirten Prof. Dr. Özlü, şunları söyledi:

Haberin Devamı

“Normalde grip başta olmak üzere solunum yolu enfeksiyonlarında alıştığımız bir tablo var. Bu genelde son 10 gün içinde ortaya çıkan ateş, öksürük, boğaz ağrısı, sinüzit gibi baş ağrısı alın ve yüz bölgesinde, burun akıntısı, burun tıkanması, kırgınlık, halsizlik, kas ağrıları, sırt ağrıları şeklinde kendini gösteren bir tablodur. Fakat bazen grip ve diğer solunum enfeksiyonları atipik bir tabloyla karşımıza gelebilir ve gözden kaçabilir.  Hasta bunu grip gibi veya solunum yolu enfeksiyonu gibi algılayamayabilir. Bu daha çok yaşlı kişilerde ve kronik hastalığı olanlarda rastladığımız böyle gizli bir seyir. Ateş de olmayabilir, hatta vücut sıcaklığı düşük olabilir. Bu kronik hastalıklarda bir alevlenme tablosuyla hasta karşımıza gelir bu durumda. Bakarsınız işte kalp yetmezliği tanısı mevcuttur, tedavi alıyordur, perhizine dikkat ediyordur, kontrol altındadır, stabil seyreden bir tablodur ama birdenbire hasta kötüleşir ve akut kalp yetmezliği tablosuna gider. Yatamaz, nefes alamaz, çabuk yorulur, dizlerinin dermanı kalmaz. Tipik bir kalp yetmezliği tablosuyla karşımıza gelebilir. Böyle durumlarda altında gribal bir enfeksiyonun olabileceğini düşünmek lazım. Bunu göz ardı etmemek lazım.”

Haberin Devamı

‘GRİP HER ZAMAN ALIŞTIĞIMIZ BULGULARLA KARŞIMIZA GELMEYEBİLİR’

Gribin her zaman alışılmış bulgularla karşımıza gelmediğini vurgulayan Prof. Dr. Özlü, “Yine mesela kronik böbrek yetmezliği tablosuyla izlenen bir hastada aniden bir akut böbrek yetmezliği tablosu ortaya çıkabilir. Bu da bir gribal enfeksiyonla tetiklenen bir tablo olabilir. Ya da işte astım, koah, akciğer sertleşmesi gibi kronik bir hastalığı olan kişilerde var olan nefes darlığı öksürük, balgam gibi şikayetlerde bir artma yaşanabilir. Öksürüğün sayısı ve sıklığı artabilir. Balgamın miktarı artabilir, rengi koyu ulaşabilir, daha koyu kıvamda balgam gelmeye başlayabilir. Bu bir enfeksiyona bağlı değişiklik olabilir. Şeker hastalığı olan bir kişide perhizle ve tedaviyle kan şekeri düzenli seyrederken birdenbire bir kan şekerinde yükselme ve şeker kontrolünün bozulmasıyla karşımıza gelebilir. İşte bu grip sezonunda böyle kronik hastalıklarda aniden bir bozulmanın ortaya çıkması bir akut alevlenme tablosunun gözlenmesinin altında bir solunum yolu enfeksiyonu, bir grip olabilir. Yani grip her zaman alıştığımız gibi böyle ateş ve öksürükle üst solunum yolu enfeksiyonu bulgularıyla karşımıza gelmeyebilir. Bu tür gizli atipik seyirleri de unutmamak lazım” dedi.

Haberin Devamı

‘DİKKATLİ OLMAKTA FAYDA VAR’

Hekimlerin bile tanı koymakta zorlanabileceğini aktaran Prof. Dr. Özlü, “Dediğim gibi bunları hasta ayırt edemeyebilir. Bazen hekimin de gözünden kaçabilir. Bu konuda dikkatli olmak lazım. Çünkü bu durumda hastalara hem kronik hastalıklarının tedavisinde bazı değişiklikler yapmak gerekir. Mesela diyelim ki diyabetli hastaysa kullanmakta olduğu ilacın dozu arttırılabilir ya da yanına başka bir ilaç alması gerekebilir. Ya da kalp yetmezliğiyle ilgili almakta olduğu tedavide bir değişiklik gerekebilir. Ya da astım KOAH tedavisinde aldığı ilaçların yanında başka ilaçlar ya da ilaçların dozlarında bir ayarlama gerekebilir. Hem de öbür taraftan da solunum yolu enfeksiyonlarına dönük bir tedavi verilmesi gerekir. O açıdan dikkatli olmakta fayda var” diye konuştu.