Girişimcilere okullu destek

EBRU SUNGUR - Girişimcilik ekosistemi hızla gelişiyor. Artık gençler, anne ve babalarının aksine girişimcilik ve okul arasında bir tercih yapmak ya da kendi işini kurmak için diplomayı beklemek zorunda değil. Üniversitelerin pek çoğu girişimcilik ekosisteminin tam da kalbinde yer alıyor. Bunlardan biri de Sabancı Üniversitesi. Sabancı Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Yusuf Leblebici, “Gerek üniversitemiz bünyesinde yürütülen Ar-Ge çalışmaları, gerekse akademisyenlerimiz ve öğrencilerimize sunduğumuz desteklerle yenilikçilik ve girişimciliğin yükseköğretimdeki en büyük destekçileri arasında yer alıyoruz” diyor. Prof. Dr. Yusuf Leblebici, bunu şöyle açıklıyor:

“Tek bir alanda uzmanlaşmaya yönlendiren klasik bölüm yapısı yerine, çok yönlü gelişimi destekleyen program yapısına sahip olmamız sayesinde, öğrencilerimiz, daha yaratıcı düşünebiliyor, aldıkları disiplinlerarası eğitim sayesinde yaratıcı fikirler geliştirebiliyor ve bunu girişimcilik fikrine dönüştürebiliyorlar. Her bir öğrencimizin diploma programı kapsamında aldığı dersler, aynı programa kayıtlı diğer öğrencilerden farklılık gösterebiliyor. Öğrencilerimizin bilinçli bir şekilde istedikleri alanda eğitim görmesine olanak sunan sistemimiz, her yıl diplomasıyla barışık, çok başarılı mezunlar vermemizi sağlıyor. Ayrıca yan dal olarak sunduğumuz Girişimcilik programımız sayesinde öğrencilerimiz, yaratıcı fikirlerini daha kolay ticari bir fikre dönüştürebiliyor ve başarılı sonuçlar elde edebiliyorlar. Mezunlarımızın yüzde 5’i doğrudan kendi şirketini kurma yolunu seçiyor. Öğrenimini sürdürürken, yaratıcı bir fikirle girişimci olma yolunu seçen öğrencilerimizin sayısı da azımsanamayacak düzeyde.”

İnovasyon odaklı

Sabancı Üniversitesi’nin, Sanayi Bakanlığı tarafından TÜBİTAK liderliğinde hazırlanan “Girişimci ve Yenilikçi Üniversite Endeksi”ne göre son üç yıldır Türkiye’nin en girişimci ve yenilikçi vakıf üniversitesi olduğunu belirten Prof. Dr. Leblebici, şunları söylüyor:

“Bu başarıyı göstermemizin arkasında sanayi iş birliklerine verdiğimiz önem ve girişimcilik konusunda attığımız önemli adımlar yer alıyor. 2006 yılında Türkiye’nin ilk teknoloji ticarileştirme ve çekirdek fon şirketi olarak hayata geçirdiğimiz Inovent A.Ş. ve üniversitemiz bünyesinde girişimcilik çalışmalarına mentorluk desteği sunan SUCool çalışmalarını başarıyla sürdürüyor. Bu yıl, yeni bir adım atarak bu alandaki çalışmalarımızı düzenlemek üzere “Chief Innovation Officer” (CIO) pozisyonu oluşturduk. Başka üniversitelerde göremeyeceğiniz bu pozisyonda, girişimcilik ve inovatif fikirlere yönelik çalışmalarımızı daha odaklı ve hedeflerimizi büyüterek sürdüreceğiz.”

Bunlara ek olarak bu yıl iki gelişmeye daha imza attıklarını bildiren Prof. Dr. Leblebici, “Bunlardan biri J-Start. Yeni girişim sermayesi fonu olan J-Start, erken evredeki “deep-tech” girişimleri desteklenmesine katkı sunacak. Diğer önemli gelişme ise Tuzla kampüsümüzde yeni kuluçka merkezimizi hayata geçirmemiz. En az 8 ayrı start-up’a çalışma alanı sunan bu kuluçka merkezimiz de gelecekte başarılı olabilecek girişimlere ev sahipliği yapacak.”

39 girişime yatırım yaptı

Prof. Dr. Yusuf Leblebici, Inovent ile ilgili şu bilgileri veriyor:

“Inovent’in 2006’dan bu yana hissedar olduğu toplam 39 girişim bulunuyor. Şu anda hissedarı olduğu şirket sayısı ise 11. Henüz erken aşamada olan teknolojilerin ticarileştirilmesini yöneten Inovent, girişimlere, müşteri, fon ve yatırım bulma hizmetleri veren bir stratejik danışmanlık ve iş geliştirme şirketi konumunda. Girişimlerin, fikir aşamasından yatırımcı ve müşteri bulma aşamasına kadar desteklenmesi konusunda aktif rol üstleniyoruz. Inovent, ağırlıklı olarak akademi temelli girişimciliğe odaklanıyor ve henüz erken aşamada olan girişimlere stratejik danışmanlık ve iş geliştirme hizmetleri veriyor.”

288 araştırma projesi yürütülüyor

Prof. Dr. Leblebici, Sabancı Üniversitesi’ndeki Ar-Ge çalışmalarını şöyle anlattı:

“Geçtiğimiz aylarda Cumhurbaşkanlığı Strateji ve Bütçe Başkanlığı ile Yükseköğretim Kurulu Başkanlığı (YÖK) iş birliğinde açıklanan destek programı ile araştırma üniversitesi olarak kabul edilen 3 vakıf üniversitesinden biri olduk. Şu anda üniversitemiz bünyesinde toplam bütçesi 807 milyon TL olan 288 araştırma projesi yürütülüyor. Bu projelerimiz yüzde 39 oranında Avrupa Birliği ve yüzde 30 oranında ise TÜBİTAK tarafından destekleniyor. Üniversitemizin şimdiye kadar aldığı patent sayısı 310’un üzerinde. Araştırma alanındaki başarımız sayesinde de her geçen gün daha fazla girişimi iş dünyasına kazandırıyoruz.”