Uçtu uçtu gençler uçtu

Boğaziçi Üniversitesi Havacılık Kulübü’nün düzenlediği Air Fest 2000, Abant’ta sona erdi. Yamaç paraşütü yarışmasına katılan kızlar ilgi odağı oldu...


       Uçmak, var olmakla yok olmak arasında bir çizgidir. Bunu yakalayabilenler gerçek özgürdür... Bu sözü kimin söylediği bilinmiyor, ama yamaç paraşütü yarışması için Abant’a gelen üniversiteli gençlere, “Uçmak nasıl bir duygu" diye sorduğumuzda, ilk söyledikleri bu oldu. Yarışma başlamadan önce yapılan deneme çalışmalarında bir uçuş yapmak da bize nasip oldu. Ayaklarımız sağ salim yere bastığında ise “gerçek özgürlük işte bu" diye düşündük.

       Yüz öğrenci katıldı
       Özellikle genç kızların sayıca göz doldurduğu yüz üniversite öğrencisi, 22 - 25 Haziran’da Abant’ın Çepni yaylasında bir araya geldi. Boğaziçi Üniversitesi Havacılık Kulübü’nün düzenlediği Air Fest 2000 Festivali’nin son durağı Abant’ta düzenlenen organizasyonun ilk gününde yarışmanın yapılacağı tepeye çıkıldı. Bolu Valisi Nusret Miroğlu’nun sporun ve sporcunun dostu olduğunu anlattığı kısa konuşmasının ardından, rüzgarın yönünü belirlemek için bayraklar dikildi.

       Tartı bozuk çıktı
       Daha sonra yarışmacıların kilolarının belirlenmesi için tartı getirildi. Ancak tartının balans ayarı bozuk olduğu için herkes beş kilo fazla çıkıyordu. Durum anlaşılınca, yarışmacılar derin bir nefes aldı. Maalesef rüzgar uçuş için uygun değildi, dört gün boyunca da uygun olmadı. Son gün umudunu yitiren paraşütçüler, 150 metre yüksekliği bulunan bir tepeden yarışmaya başlamak zorunda kaldı.

       Rüzgarı kovaladılar
       “Sabır, sabır... Ya sabır" diye bir şarkı vardır. Bu şarkı havacıların en favori parçası herhalde. Çünkü, biz gazeteciler de dahil gözümüz, kulağımız uygun rüzgarı bekledik. Tabii bu arada boş durmadık ve paraşütçü gençlerin duygularını öğrenmeye ve bu spor hakkında bilgi almaya çalıştık. Beş yıldır yamaç paraşütü sporuyla ilgilenen Ege Üniversitesi öğrencisi Erkan Semerci, “Uçmak gerçekten faklı bir duygu. Bunu yaşamak gerek. Sabah kalktığınız zaman ilk yaptığınız şey gökyüzüne bakmak oluyor" dedi. Boğaziçi Üniversitesi Havacılık Kulübü Başkanı Muhammed Şirali ise yarışmayı düzenlemekteki asıl amaçlarının, bu sporla ilgilenenleri bir araya getirmek, tanışmalarını sağlamak olduğunu belirtti. Şirali şöyle konuştu: “Yamaç paraşütü inanılmaz bir duygu. Bu sporu yapmak isteyenlere tavsiyem iyi bir kurs almaları. Gökyüzünde kendinizi tamamen farklı hissediyorsunuz. Bütün stresinizi atıyorsunuz. Ayrıca sakin olmayı, sabretmeyi, kampçılığı, doğayla iç içe yaşamayı, paylaşmayı öğreniyorsunuz."
       Yarışmaya katılan iki yabancıdan biri Fransa’dan gelen Maxence Jorcin’di. Bayanlar kategorisinde ikinci olan Jorcin, ilk defa geldiği Türkiye’de insanların dostluğundan çok etkilendiğini söyledi. Jorcin, Türkiye’den farklı olarak Fransa’da yamaç paraşütü eğitimi veren okulların çok yaygın olduğunu, devletin de bu sporu desteklediğini belirtti.

       Ucuz bir spor
       Yarışmaya katılan üniversiteliler arasında kadın sporcuların fazlalığı dikkat çekti. Cinsiyet ayrımının olmadığı ender sporlardan birinin yamaç paraşütü olduğunu söyleyen Ege Üniversitesi’nden bir kadın sporcu, “Çok fazla kuvvet gerektirmiyor. Taşıması, kalkışı kolay. Diğer hava sporlarından daha ucuz" dedi.

       Dino 1 tam gaz
       Yarışmada gençlerin arasında saçları kırlaşmış bir sporcu gözümüze ilişti. Paraşütünü özenle kurarak uçuş için hazırlanan Makine Yüksek Mühendisi Tahsin Tekin 55 yaşında. Amerika’da bir arkadaşının tavsiyesiyle bu spora başladığını belirten Tekin, Türkiye’nin en yaşlı yamaç paraşütçüsü. “Dino 1" kod adıyla tanınan Tekin, en yüksek uçuşunu 3 bin 450 metreden yaptığını söyledi. Tekin şöyle devam etti: “Ayağınız yerden kesildiği anda bir paraşütünüz bir de siz varsınız. Bulutların sizi yukarı doğru çektiğini hissetmek müthiş keyifli bir duygu. Bu sporun yaşı yok, herkes denemeli."
       Son gün yapılan yarışmanın ardından birinciliği Boğaziçi Üniversitesi kazandı. Mudurnu Tavukçuluk’un sponsorluğunda gerçekleştirilen organizasyonun ardından ödül töreni yapıldı. Gençler, yarışmanın yorgunluğunu düzenlenen final gecesinde doyasıya dans ederek attı.