Bakanlığa devredilen askeri hastanelerde Milli Savunma Bakanlığı irtibat ofisi kurulacak

Fetullahçı Terör Örgütünün (FETÖ) 15 Temmuz'daki darbe girişiminin ardından çıkartılan kanun hükmünde kararnameyle Türk Silahlı Kuvvetlerinden Bakanlığa devredilen, eski adıyla Gülhane Askeri Tıp Akademisi (GATA), şimdiki adıyla Gülhane Eğitim ve Araştırma Hastanesinde, askeri hastanelerin devriyle ilgili medyada yer alan haberler üzerine basın toplantısı düzenlendi.

Müsteşar Gümüş, burada yaptığı açıklamada, askeri hastaneler içinde özellikle Gülhane Eğitim Araştırma Hastanesi, Gazi Fizik Tedavi Eğitim ve Araştırma Hastanesi ile İstanbul'daki Abdülhamit Eğitim ve Araştırma Hastanelerinin büyük hastaneler, diğerlerinin küçük çaplı hastaneler olduğunu söyledi. Sağlık Bakanlığı ile Milli Savunma Bakanlığı arasında iki yıl önce bu hastanelerle ilgili bir protokol yapıldığını dile getiren Gümüş, şunları kaydetti: "Hem merkezi alım hem personel geçişlerinde imkan tanımak için. Sağlık Bakanlığının satın alma gücünden faydalanmak ve insan kaynağı açısından destek olması için bir protokol yapmıştık. Milli Savunma Bakanlığı ve Sağlık Bakanlığımız sistemi destekliyordu. Bu çerçevede iki yıl öncesinden zaten bir birliktelik söz konusu.

Sonuçta bu hastanelerimiz, bir üst kimlikte birleşmiştir. Üst kimlikte, aynı fonksiyon ve aynı görev tanımı çerçevesinde görevlerine devam edecektir. Hastanenin kapatılması, fonksiyonunun geriye götürülmesi veyahut çok farklı bir fonksiyon verilmesi söz konusu değildir."

Türk Silahlı Kuvvetleri temsilcileriyle çok ciddi bir değerlendirme yapıldığını, daha sonra devrin gerçekleştirildiğini anlatan Gümüş, çalışmaların hala devam ettiğini söyledi. Gümüş, geçen hafta Bilkent Gazi Fizik Tedavi Eğitim Araştırma Hastanesinde gazilerle bir araya geldiklerini aktararak, söz konusu hastanelerin fonksiyonlarının daha da iyileştirilebilmesi için sürekli çalıştıklarını bildirdi. Özellikle Türk Silahlı Kuvvetleri personeli, gaziler ve şehit yakınlarına yönelik hizmetin iyileştirilebilmesine yoğunlaştıklarına değinen Gümüş, şöyle devam etti: "Bu sabah, Milli Savunma Bakanlığımızda Sağlık Komutanı Prof. Dr. Hayati Bilgiç ile Kamu Hastaneleri Kurumu temsilcilerimiz bir değerlendirme yaptılar. Geçen süre içinde bizim de tespitlerimiz vardı. Bu hastaneler içerisinde özellikle Gülhane Eğitim Araştırma Hastanesi, Bilkent'teki Gazi Fizik Tedavi Eğitim Araştırma Hastanesi ve İstanbul Haydarpaşa'da bulunan Abdülhamit Eğitim Araştırma Hastanesinin içerisinde Milli Savunma Bakanlığı irtibat ofisi kurulacak. Bu koordinasyon biriminde bir komutanımız görev alacak, poliklinik sorumlusu bir astsubayımız olacak, şehit ve gazi yakınlarıyla ilgilenen bir birim olacak. Ayrıca, silahlı mücadele nedeniyle yaralanan askerlerimizin sevk organizasyonunu yapacak bir birim olacak. Bu birimi, hastanelerin içerisinde kuruyoruz.

Milli Savunma Bakanlığımız, bu desteği hastane içerisinde sürdürecek. Ayrıca Sağlık Bakanlığında da bir müsteşar yardımcımız, tamamen devrolan askeri hastanelerin koordinasyondan sorumlu olacak. Üst düzey bu koordinasyonları kuruyoruz. Amacımız, buradaki hizmetleri daha iyi hale getirmeye çalışmak."

ÜST DÜZEY HİZMET VEREN HASTANELERİN GÜVENLİĞİ

Gümüş, şu anda Türk Silahlı Kuvvetlerinde bulunan doktor ve diğer sağlık personelinin Sağlık Bakanlığı hastanelerinde, sağlık tesislerinde hizmet yapmaları ve askerliklerini burada tamamlayabilmelerine yönelik de bir çalışma yaptıklarını söyledi. Bu çalışmaların da yakında tamamlanacağını aktaran Gümüş, "Bu üç hastanede ve çatışma olan özellikle Hakkari, Şırnak'ta devrolan askeri hastanelerde güvenlik sorunu da gündeme gelmişti. Bunu da protokol çerçevesinde tamamen Türk Silahlı Kuvvetleri tarafından askeri güvenlik personeli buralarda güvenlik hizmetlerini sağlayacaktır. Bu da özellikle gazilerimizin, askeri personelin ve yaralılarımızın ricası olmuştu. Özellikle üst düzey hizmet veren bu hastanelerin güvenliğinin de stratejik anlamda sağlanması konusunda Milli Savunma Bakanlığımız destek olacaktır." bilgisini verdi.

Gümüş, özellikle uzun dönem tedavi alması gereken gazilerin yanlarında daha önce erlerin bulunduğunu, gazilerin tüm ihtiyaçlarını karşılayarak refakat ettiklerini anımsatarak, "Şu anda 165 gazimiz aktif tedavi görüyor Bilkent'te. Protokol çerçevesinde, buralarda gazilerimize yine erlerimiz hizmet vermeye devam edecek." dedi.

Türk Silahlı Kuvvetleri Güçlendirme Vakfı, El Ele ve Mehmetçik Vakfı'nın gazi ve şehit yakınlarına vereceği hizmetlerin devam edeceğini vurgulayan Gümüş, burada herhangi bir aksamaya izin verilmeyeceğini, bu vakıfların daha güçlü bir şekilde hizmet vereceğinin altını çizdi. Türk Silahlı Kuvvetlerinde görev yapan hekim sayısına ilişkin de bilgi veren Gümüş, "Türk Silahlı Kuvvetlerinde şu anda 700'e yakın hekim kalmıştır. Bunlar, kıtalarda görev yapıyorlar. Özellikle, muharebe ve kıta sağlık hizmetleri konusunda görevlerine devam edecekler. Bunlar birinci basamak sağlık hizmetlerini götürüyorlar. Bunun dışında bin 600'e yakın hekim Sağlık Bakanlığı ve üniversite kadrolarına geçmiştir." açıklamasında bulundu.

ÖNCELİK ASKERİ PERSONEL, ŞEHİT VE GAZİLERİN

Sağlık Bakanlığı Müsteşarı Eyüp Gümüş, Türk Silahlı Kuvvetlerinden (TSK) devralınan askeri hastanelerde önceliğin, askeri personel, gazi, gazi ve şehit yakınları olacağını, buralarda sevk zincirinin uygulanmayacağını belirterek, "Özellikle stratejik alanlar, yoğun bakımlar ve üst düzey cerrahi birimlerin bulunduğu alanlar. Onları boş tutacağız, şu andan itibaren." dedi. Askeri hastanelerin devriyle ilgili medyada yer alan haberler üzerine Gülhane Eğitim ve Araştırma Hastanesinde üzenlenen basın toplantısında açıklama yapan Gümüş, Bakanlığın sivil hastaların sevkleri konusunda kendine özgü bazı kriterleri bulunduğunu anlattı. Gümüş, "Burada, bunları aşıyoruz. Daha spesifik birtakım çalışmaları ve kriterleri getiriyoruz. Herhangi bir şekilde yaralı askerimiz veya yakınları GATA'ya, yani Gülhane Eğitim ve Araştırma Hastanesine gelmek isterse, herhangi bir sevk zincirine tabi olmaksızın kendi talebiyle, o bölgeden buraya yaralımızın gelmesini sağlayacağız. Bununla ilgili genelgemizi, bu hafta gönderdik." dedi.

Normalde, ilgili tıbbi uygulamanın yapılabilmesi halinde tedavinin bir ildeki en büyük merkezde yapıldığını dile getiren Gümüş, şunları kaydetti: "Merkez o işlemi yapabiliyorsa, orada yaptırıyorduk ama askeri personelimizin bu talebi varsa, talebi doğrultusunda sevkini gerçekleştireceğiz. Çünkü, bir aidiyet var. Uzun yıllar süren bir birliktelik var. Bu bakımdan bu genelgemizi yayımladık. Ayrıca, devraldığımız hastanelerde sevk zincirini uygulamayacağız. Normalde, boş olan yataklara biz 112'ye talimat vererek, sevk zincirini uyguluyoruz. Gülhane Eğitim Araştırmada, Bilkent'teki Gazi Fizik Tedavi Hastanemizde ve İstanbul'daki Abdülhamit Eğitim Araştırma Hastanelerimizde, özellikle buralarda sevk zincirine tabi tutmuyoruz. Belli bir oranda yatak boş tutulacak. Yoğun bakımlarımız ve klinik katlarımız da tamamen askeri personel için rezerv alan olarak tutulacak. Buralarda, Ankara Numune Eğitim Araştırma Hastanesi gibi bir doluluk oranında bir çalışma yapmayacağız. Askeri personelimiz, gazilerimiz ve yaralılarımız için belli bir alanı tutacağız. Ayrıca, buralarda gazilerle ilgili ayrı bir klinik ortamı oluşturuyoruz. Onların direkt gelip hizmet alacağı bölümleri sağlayacağız."

'ASKERİ HEKİM YETİŞTİREBİLİRİZ'

Buraların, uzun zamandır sivillere açık olduğunun da altını çizen Gümüş, "Özellikle üç hastanemizde öncelik hakkı askeri personelimizin, gazilerimizin ve askeri yaralılarımızın olacaktır." şeklinde konuştu. Gümüş, zaman zaman sorunlarla karşılaşılabildiğini belirterek, bu hastanelerde bazı branşlarda eksiklik olduğunu, Bakanlığın gerektiğinde buralara hekim ve öğretim üyesi takviyesi yapacağını bildirdi. Bunun dışında Sağlık Komutanlığı ile iş birliğinde travma ve harp cerrahisi gibi Milli Savunma Bakanlığının öngördüğü stratejik alanların geliştirilmesine olanak verileceğini vurgulayan Gümüş, "Bu bakımdan, Milli Savunma Bakanlığı Sağlık Komutanlığı bünyesinde bu çalışmaları yapıyoruz. Hem personel hem de özellikle hekim kadroları açısından güçlendireceğiz." diye konuştu. Gümüş, "askeri hekimliğin bitip bitmediğine" yönelik de "Milli Savunma Bakanlığının çizeceği çerçevede, ihtiyaç duyacağı hekim kadrosunu yine Sağlık Bilimleri Üniversitesi bünyesinde, tıp fakültesi bünyesinde kontenjanlarla askeri hekim yetiştirebilir. Bu konu da ayrıca görüşülüyor. Sahada, ne kadar hekim ihtiyacı varsa, Milli Savunma Bakanlığımız gereken sayıda hekim yetiştirilmesi konusunda Sağlık Bakanlığı ile iş birliği yaparak askeri hekim yetiştirebilecektir." bilgisini aktardı. Türk Silahlı Kuvvetlerince yürütülen operasyonların devam ettiğini hatırlatan Gümüş, Fırat Kalkanı Harekatı sonrasında Sağlık Bakanlığının Cerablus'ta bir hastane kurduğunu söyledi. Gümüş, "Bu operasyondan dolayı şu ana kadar 30'un üzerinde Gülhane Eğitim Araştırma Hastanesine gelen yaralılarımız var. Tedavileri devam ediyor. Buradaki hekimlerin çoğu, görevlerine devam ediyor ama gerektiğinde yine Sağlık Komutanlığı ile iş birliği içinde ilave istihdam yapılabilir." diye konuştu.

'ASKERİ HEKİMLİK KAVRAMI YOK EDİLMİYOR'

Gazetecilerin sorularını da yanıtlayan Gümüş, kıtalarda bu hizmetin devam etmesi yönünde talepte bulunulduğunu aktararak, "Bunlar küçük çapta dispanserler, revirler. Tamamen oradaki personele hizmet eden sağlık birimleri. Bunlar devam ediyor. Geri kalan personel, özellikle hastanede çalışan klinik hizmeti veren hekimlerdi. Onlar da Sağlık Bakanlığı veya üniversite bünyesine geçti." dedi.

Özellikle fizik tedavi rehabilitasyon bölümündeki hekimlerin görevlerine devam ettiğinin altını çizen Gümüş, "Harp cerrahisi ve rehabilitasyon konusunda uzmanlaşmış hekimlerimizin, ilave kadro olarak buralarda görev almasını plan dahilinde değerlendireceğiz. Şu anda orada herhangi bir hizmet aksaması söz konusu değil." ifadelerini kullandı. Gümüş, askeri hekimin nasıl yetiştirileceğine ilişkin soruya "Askeri hekim, belli sorumlulukları, kıtalardaki görevleri Sağlık Bakanlığı dışında Milli Savunma Bakanlığının koyduğu kriterlere göre, hayatlarını asker olarak devam ettirecek olan hekim kadrolarıdır. Onların programları, çalışma usul ve esasları, müfredatları bu protokol çerçevesinde konur ama tıbbi eğitimleri dekanlık tarafından götürülür. Bunlar görüşülüyor ama ne kadar hekim olacağı konusu değerlendirilecektir. Askeri hekimlik kavramı yok edilmiyor." yanıtını verdi. "Askeri hastanelerdeki öncelik için nasıl bir uygulama yapılacağına" ilişkin soru üzerine Gümüş, "Hastanelerdeki yoğunluğu koordine edeceğiz. Kliniğin belli bir oranı, askeri personele, gazilere ayrılacak. Özellikle stratejik alanlar, yoğun bakımlar ve üst düzey cerrahi birimlerin bulunduğu alanlar. Onları boş tutacağız, şu andan itibaren." açıklamasında bulundu.