Siyasetteki belirsizliği iki karar giderecek: 1- Anayasa Mahkemesi’nin AKP hakkında vereceği karar.
2- Başbakan Erdoğan’ın alacağı karar.
Anayasa Mahkemesi’nin kararı, Başbakan Erdoğan’ın izleyeceği yolu da belirleyecek.
Siyaset Anayasa Mahkemesi’ni beklerken, kulislerde de olasılıklar üzerinden çeşitli isimler dolaşıyor.
Anayasa Mahkemesi kapatma kararı vermezse, Başbakan Erdoğan, hükümetin partisinin başında yoluna devam edecek.
Kapatma kararı çıkarsa?
İşte bu olasılığa dayalı olarak çeşitli senaryolar dillendiriliyor. Bu senaryolara göre, AKP’nin yerine kurulacak yeni partiyle, yerel ve genel seçimleri birleştirip halka gitmek ciddi bir seçenek.
Böyle bir durumda Başbakan Erdoğan’ın seçimlere bağımsız aday olarak katılması da yüksek olasılıklardan biri.
Anayasa Mahkemesi, AKP’yi kapatsa ve bazı milletvekillerini yasaklasa bile, TBMM’de birinci parti konumuna devam ediyor.
O halde, yeni hükümeti yine AKP çoğunluğunun yer alacağı partinin kurması gerekecek.
Bu durumda başbakan kim olur?
Üç isim
Kulislerde üç isim dolaşıyor:
1- Ali Babacan
2- Mehmet Ali Şahin
3- Cemil Çiçek
Bu üç isim de iddianamede yer almıyor.
Bu isimlerden birinin geçici olarak başbakanlığı ve parti başkanlığını üstlenebileceği kulislerde ifade ediliyor.
Tabii, buna yine Başbakan Erdoğan’ın karar vereceğini de vurgulamak lazım.
AKP’de kime sorarsanız sorun şu yanıtı alıyorsunuz:
“Başbakan Erdoğan, yasaklansa bile onun belirleyeceği isim bu görevleri üstlenir. Tayyip Erdoğan demek AKP demektir.”
Şener’in durumu
Peki Abdüllatif Şener ne yapmak istiyor?
AKP’nin kapatılması halinde yeni kurulacak partinin başına Şener geçebilir mi?
Şener, neye dayanarak “Halktan talep olursa görevden kaçmam” diyor?
Kulislerde yaptığım kısa bir gezinti, Şener’in bazı anketler gördüğü ve bu verilere dayanarak konuştuğunu gösterdi.
Güvenilir bir araştırma şirketinin yaptığı ankete göre, “Mevcut liderler dışında yeni bir siyasi hareketin lideri sizce kim olmalıdır?” sorusuna verilen yanıtlarda başı Abdüllatif Şener çekiyor.
Yine bu bağlamda Abdüllatif Şener’in gerisinde olmakla birlikte adı geçenler şunlar:
Rifat Hisarcıklıoğlu, Sinan Aygün, Mustafa Sarıgül.
AKP’nin kapatılmasıyla bağlantılı olarak sorulan ve “Yeni partinin başına TBMM veya kabineden kim geçmeli?” sorusuna verilen yanıt ise ilginç:
Yüzde 68 oranında “Hiçbiri”.
Şener’in yeni kitabı
Abdüllatif Şener, son günlerde gazete ve televizyonlarda sık konuşuyor. Verdiği mesaj, “Halk isterse görevden kaçmam” biçiminde.
Peki Şener sadece siyasetle mi uğraşıyor?
Hayır. Bir akademisyen olarak da çalışmasını sürdürüyor. Şener’in bilimsel bir çalışması bugün kitap olarak piyasaya çıkacak:
“Osmanlı Maliyesinin Şeffaflaşması.”
Siyasetteki belirsizlik ortadan kalkınca Şener de, “Siyaset mi, üniversite mi?” ikileminden kurtulacak.
