Fikret Bila

Fikret Bila

fbila@milliyet.com.tr

Tüm Yazıları
Haberin Devamı


Hakkari'nin Yüksekova ilçesinde Polis Günü kutlamaları sırasında vatandaşların Kürtçe müzik eşliğinde polislerle halay çekmeleri bir suç mudur?
Bu olay İlçe Emniyet Müdürü Ali Sinop'un soruşturulmasını gerektirir mi?
Emniyet Müdürü Sinop'un, "Yanlış yapmadık, vatandaşla halkın kaynaşmasına çalışıyoruz. Anlık gelişen bir olay, hatamız varsa katlanırız" şeklindeki sözleri İçişleri Bakanlığı tarafından nasıl değerlendirilir?
İçişleri Bakanı Rüştü Kazım Yücelen olaya, bir sorun, bir suç gibi bakmıyor. Yücelen, dünkü konuşmamızda, Yüksekova İlçe Emniyet Müdürü Ali Sinop'un yaklaşımına destek verdi. Bakan Yücelen'in değerlendirmesi şöyle:
"Kürtçe kaset çalmak, türkü söylemek, halay çekmek yasak değil. Suç değil. Bunda bir sorun yok. Vatandaş kendi arabasında kaset çalmış polislerle birlikte kutlama yapmış. Ortada bir sorun yok."
"O halde Müdür Sinop hakkında da soruşturma yok"
diye sorunca da şu yanıtı verdi:
"Elbette yok. Yapılan da bir soruşturma değil. Merkezden müfettiş göndermiş değiliz. Sadece il emniyet müdür yardımcılarından biri olayın ne olduğunu anlamak için gitti. Bir soruşturma açmak amacıyla değil. Durum da anlaşıldı. Soruşturulacak bir şey yok."
İçişleri Bakanı Yücelen'in de İlçe Emniyet Müdürü Sinop'un da yaklaşımları aynı yönde...
Bu yaklaşımın önemi şurada:
Vatandaşın Kürtçe kaset çalması, sevdiği şarkı veya türküyle halay çekmesi, Polis Günü'nü böyle kutlaması, duygularını böyle yaşayıp dışa vurması elbette yasaklanacak, suç sayılacak bir olay değildir. Vatandaşın bu doğal hareketleriyle bunları istismar etmeye, kullanmaya dönük çabaları birbirinden ayırmak gerekir. Bakan ve Müdür bu ayırımı yapmış görünüyorlar.
Kürtçe müziği, Kürtçe televizyon yayınını etnik ayrımcılığın siyasi araçları olarak görüp kullanmak isteyenler ile yöresinin müziğini kendi dilinde dinlemek isteyenleri birbirinden ayırmak gerekir.
İçişleri Bakanlığı'nın olaya bu bilinçle yaklaşması isabetlidir.