Harun Uysal

Harun Uysal

harun.uysal@milliyet.com.tr

Tüm Yazıları
Haberin Devamı

Bu haftaki yazımı yıllarca Kuşadalıların (tabii ki Kuşadası’nda doğmuş biri olarak benim) kahrını çekmiş, birkaç yıldır da Pamukkale logosuyla taşıma yapan bir ulu çınara; Elbirlik’e ayırdım.
Özellikle yaz aylarında her hafta sonu gittiğim kasabamda, biletimi gider Elbirlik’ten satın alırdım. Kuşadası’na yıllarca beni kavuşturan bu tarihi çınardan söz etmemek bana hep vefasızlık gelirdi. Milliyet Ege’nin Temmuz’dan itibaren Kuşadası’nda da dağıtılmaya başlanmasıyla birlikte ”işte o an geldi” diye düşünerek duygularımı yazıya döktüm ve şimdi de bunları siz değerli okuyucularla buluşturuyorum.
Elbirlik Taşımacılık ve Seyahat Limitet Şirketi 1938 yılında Çıplak İbrahim (o zamanlar insanlar daha çok lakaplarıyla tanınıyordu) diye bilinen İbrahim Özsürücü tarafından kuruluyor. Önce küçük arabalarla günde 2-3 kez İzmir seferlerine başlıyor.
O tarihlerde İzmir’e şose diye tabir edilen toprak karayolu ile gidiliyor ve Elbirlik müşterilerini ancak 4-5 saatte şehre ulaştırabiliyor.
Zamanla şirket genişliyor ve işletmeye İbrahim Özsürücü’nün kayınbiraderi olan Rauf Özsürücü iştirak ediyor. 1940’lı yıllarda araç filosu biraz daha artıyor.
Asıl gelişme 1950’li yıllarda gerçekleşiyor ve işletmeye Kantarcı Ahmet diye tanınan Ahmet Hamdi Özyiğit ortak oluyor. Kantarcı Ahmet 1980 yılında Rauf Özsürücü’nün vefat etmesinden sonra tek başına işletmeyi devam ettiriyor ve günden güne geliştirerek kurumsal kişilik kazandırmaya başlıyor. Asıl kurumsal kimlik ise Ahmet Hamdi Özyiğit’in oğullarının da şirkete katılmasıyla 1990’lı yıllarda gerçekleşiyor.
2011 yılı ilk döneminde önemli bir gelişme oluyor ve öteden beri partnerlik yapılan Pamukkale Turizm ile ortak bir şirket kuruluyor. O tarihten itibaren de şehirlerarası taşımacılık o şirket üzerinden ve Pamukkale logosuyla yapılıyor.
Elbirlik Taşımacılık ve Seyahat Limitet Şirketi Kuşadası’nda faaliyet gösteren şoför ve otomobilci esnafına yıllarca önder oluyor, onların meslek sahibi olmalarını sağlıyor.
Yaşlandık mıdır nedir bilmiyorum? Elbirlik yazısını okudukça anılarım eski günlere gidiyor. Yıllarca bizi sevdiklerimize kavuşturan Elbirlik ailesine (sahiplerine, çalışanlarına) şükranlarımı sunuyor, bu dünyadan göçüp gidenlere rahmet, hayatta olanlara sağlıklı ömürler diliyorum.
Bunu, yıllarca taşıdıkları yolcularından birinin vefa duygusu içinde yazdığı yazı olarak da değerlendirmelerini istiyorum.