Tarımdaki ithalat haberleri artık Türkiye’nin olağan gündemi haline geldi.
Ancak bir gün et, ertesi gün saman, sonraki gün de baklagil ithalatının önünün açılması üreticileri tedirgin hale getirir oldu.
Halbuki bu ülkenin en önemli sektörü olan tarım, hayvancılık ve gıda da ithalat değil üretim temelli politikaların uygulanması gerekiyor.
***
Üretim için de köylülerin daha çok desteklenmeleri, daha fazla üretim için teşvik edilmeleri, artı ürünler için de dış pazarların bulunması gerekiyor.
Yoksa maazallah köylüler üretimden vazgeçerlerse, ülkenin bütün döviz birikimleri tarım ürünleri ithalatına gider, tüketici ithal meyve-sebze yer, gıda sanayi ithal ürünlerle çarkı döndürmeye çalışır, köylüler diğer sanayi kolları da gelişmediği için şehirlerde büyük işsiz yığınları oluştururlar.
***
Seksen yılına kadar kendi kendine yeten yedi ülkeden biri olarak gurur duyan Türkiye’de, saman bile ithal ediliyorsa, tarım politikalarında bir sorun var demektir.
Duymuşsunuzdur en son baklagil ithalatında gümrük vergileri sıfırlandı.
Buna göre; kuru baklagillerden tohumluk olmayan fasulye türleri, barbunya, nohut ve börülce ithalatında Avrupa Birliği, Avrupa Serbest Ticaret Birliği, Bosna Hersek, Güney Kore, Malezya, D-8 yani gelişen sekiz ülke ve diğer ülkelerden yapılacak ithalatta gümrük vergisi oranı 1 Haziran 2018’e kadar sıfır olarak uygulanacak.
***
Gümrük vergisinin sıfırlanması, bu ürünlerin üretici fiyatlarına da yansıyacak.
Kuru fasulye, nohut ve börülce gibi ürünlerin tüketici fiyatları ile birlikte tarla fiyatları da gerileyecek.
Haberi duyan yerli üreticilerin bu durumdan rahatsız oldukları dillendiriliyor.
Türkiye’nin tarımsal alanlarını ve tarımla uğraşan nüfusunu hızla kaybediyor olmasında, Ziraat Mühendisleri Odası’nın bildirdiğine göre; 1990 yılında yaklaşık 28 milyon hektar olan toplam tarım alanı, yüzde 14 oranında azalarak, 2016’da 24 milyon hektara gerilemiş.
Buna karşın, ayni dönemde nüfus 56 milyondan 78 milyona yükselerek yüzde 39 oranında artmış.
***
Bu durumda artan nüfusa göre tarım alanlarının bir metrekaresinin bile kaybedilmemesi gerekiyordu.
Yine söz lonusu odanın raporuna göre; üreticilerin baklagil üretiminden çekilmesinin başlıca nedeni, Türkiye’deki üretim maliyetlerinin yüksekliği.
Bu sorun sadece baklagiller için değil, aslında bütün tarım ürünleri için geçerli.
Maliyetlerin düşürülmesi, yaş meyve-sebzede olduğu gibi tarlada, yolda, pazarda büyük oranlarda gerçekleşen ürün kayıpların azaltılması, güvenli ürün elde edilmesi, uzun pazarlama kanallarının etkisinin kırılması ve böylece üreticilerin pahalıya satıp tüketicilerin ucuza yemeleri için köylülerin mutlaka kooperatifler şeklinde örgütlenmeleri gerekiyor.
Zaten başka çare de görünmüyor.
