Osman Ulagay

Osman Ulagay

oulagay@milliyet.com.tr

Tüm Yazıları
Haberin Devamı

Türkiyenin 2001 krizini Arjantinin içler acısı durumuna düşmeden atlatmış olmasına adeta üzülen ve Türkiyeyi ille de Arjantine benzetme hevesinde olanlar var Türkiyede. "IMFyi kovup borçlarımızı ödemeyelim" diyenler de. Türkiye için bu tür önerileri tartışmak şu an için abesle iştigal bence ve dikkatle izlenmesi gereken ülke de Arjantin değil Brezilya. IMF destekli bir programı başarıyla tamamladığı kabul edilen Brezilyanın yaşamakta olduğu deneyim gerçekten ilginç. IMF Başkanı Rodrigo Rato, önceki gün, Brezilyanın IMF ile yeni bir stand - by düzenlemesi yapmadan yoluna devam etmeye karar verdiğini ve IMFnin de Brezilyanın bu kararını hararetle desteklediğini açıkladı. IMF Yürütme Kurulunun 2002 eylülünde onayladığı, Brezilyaya 41.8 milyar dolarlık mali destek sağlanmasını öngören stand - by düzenlemesinin başarıyla tamamlanması sonrasında IMF ile Brezilya arasındaki ilişkilerin nasıl sürdürüleceğinin tartışıldığını belirten Rato, Brezilyalı yetkililerin IMFden yeni destek istemeden yola devam etme talebinin dört temel dayanağı bulunduğunu kaydetti. Ratoya göre bunlar (1) Makroekonomik çerçevenin sağlıklı bir yapıya kavuşması, (2) Kurumsal yapının sağlamlaşması, (3) Hükümetin ekonomik reformları sürdürme kararlılığında olması ve (4) Ödemeler dengesinin beklenenden çok daha hızlı ve güçlü biçimde düzelmiş olması.Brezilya örneği, IMFden parasal destek isteyip bir stand - by düzenlemesine gitmeden de IMFnin ilkesel desteğinin sağlanabileceğini, ancak bunun da belli koşulları olduğunu gösteriyor. Brezilyanın 2002den itibaren IMF desteğiyle sürdürdüğü programın sonuçlarına baktığımızda, özellikle ödemeler dengesinin cari işlemler hesabında çarpıcı bir dönüşümü gerçekleştirdiğini görüyoruz. 2001 yılında 23 milyar dolarlık bir cari işlemler açığı veren Brezilyanın 2004 yılında 11.7 milyar dolar cari işlemler fazlası verdiği görülüyor. Brezilyanın IMFden mali destek almadan yola devam etme kararını verebilmesinde ve IMFnin de bu kararı benimsemesinde, dış dengedeki bu çarpıcı düzelmenin belirleyici etki yapmış olduğunu düşünmek mümkün. IMF Başkanı Ratonun açıklamasında değindiği diğer koşullar da önemli kuşkusuz ama cari işlemler dengesindeki olumlu gelişme sanırım en önemlisi bunların.İşte tam bu noktada Brezilya ile Türkiye arasındaki önemli fark ortaya çıkıyor. Brezilya gibi IMF destekli bir programı tamamlamış bulunan Türkiyenin büyüme ve enflasyondaki performansı Brezilyadan da iyi ama bizim cari işlemler açığımız, Brezilyadaki gibi artıya geçmek şöyle dursun, giderek büyüyor. Bir yandan borç öderken diğer yandan büyüyen bir cari açığı finanse etmek zorunda olan Türkiyenin eli bu nedenle Brezilyanınki kadar güçlü değil.Brezilyanın bir diğer başarısı da, büyümeyi ve istihdamı destekleyecek altyapı projelerine yönelik kamu yatırımlarına öncelik verilmesi için bütçede esneklik sağlanmasını IMFye benimsetmiş olması. IMF Yürütme Kurulu, Brezilya ile ilgili olarak yaptığı son açıklamada bu açılımın önemini vurguladı. Brezilya örneği bu açıdan da dikkatle izlenmesi gereken bir örnek. IMFden alkış ve onay İş Yatırımın "Geniş Açı" toplantısı için İstanbula gelen tanınmış Çin uzmanı Nicholas Lardy ile bir kahvaltı sohbetinde beraber olmak fırsatını da bulduk ve ilginç bilgiler edindik. Bugün için ayrıntı vermeye yerim kalmadı ama Lardynin, Çin ekonomisinin büyüme hızının hemen önümüzdeki dönemde 2 - 3 puan düşeceğini öngörmesi öncelikle önemli göründü bana. Çin yavaşlayacak 2000 2001 2002 2003 2004GSYİH büyüme hızı (%) 4.4 1.3 1.9 0.5 5.2Enflasyon (%) 6.0 7.7 12.5 9.3 7.6Rezerv / K.Vadeli dış borç (%) 52.6 56.6 59.7 85.3 94.8Kamu borcu / GSYİH (%) 51.1 55.1 65.5 58.7 54.5F.Dışı fazla / GSYİH (%) 3.5 3.6 3.9 4.3 4.6Cari işlemler dengesi (milyar $) -24.2 -23.2 -7.6 +4.2 +11.7 oulagay@milliyet.com.tr BREZİLYANIN KARNESİ