Osman Ulagay

Osman Ulagay

oulagay@milliyet.com.tr

Tüm Yazıları
Haberin Devamı

Perşembe akşamı saat 18 suları. Bir spor tesisinin yanında yeni açılan bir kafenin, boğaz manzaralı üst katına çıkıyorum ve böyle bir mekânda hiç beklemediğim bir manzarayla karşılaşıyorum. Siyah ya da lacivert takım elbiseler içinde yedi sekiz kişi bir masaya oturmuş, hararetle büyük inşaat projelerini konuşuyorlar. "Arazi 40 bin dönüm" gibi laflar duyuyorum uzaktan.Cuma akşamı bu kez yeni açılan bir otelin barında, tatil yörelerindeki inşaat projelerini tartışan dört beş kişilik bir gruba uzaktan kulak misafiri oluyorum ister istemez. Cumartesi sabahı, çoğu kez ilk müşterisi olduğum kafede, benden önce gelmiş olan üç kişi heyecanla bir inşaat projesini tartışıyor. İnşaatta kullanılacak teknolojiden, Çin'den ithal edilecek malzemeden falan söz ediyorlar. Son günlerde nereye yolum düştüyse aynı tabloyla karşılaştım. Her gittiğim yerde onlara rastladım, yani inşaat konuşan adamlara. Bir rastlantı mı bu? Yoksa inşaat sektöründeki patlamanın bir yansıması mı? Türkiye İstatistik Kurumu'nun (TUİK) cuma günü açıkladığı 2005 yılı GSYİH verilerine göre inşaat sektörü cari fiyatlarla % 38.6, sabit fiyatlarla % 21.5 büyümüş geçen yıl. Özel sektörün bina yatırımları da sabit fiyatlarla % 29.9 artmış 2005'de. Küçümsenecek rakamlar değil bunlar. İnşaat sektörünün GSYİH içindeki payı yalnızca % 4.4 ama bu sektörün 200 dolayında sektörden girdi aldığını, geçici olarak da olsa istihdam yarattığını ve ekonomik aktiviteye hatırı sayılır bir katkıda bulunduğunu biliyoruz. Bu nedenle inşaat konuşan adamların çoğalması ekonomi için olumlu bir gösterge sayılabilir.Ancak yatırım ufku inşaatla sınırlı olan bir ülkenin nereye varabileceğini de mutlaka sorgulamak gerekiyor. Bu yılın ilk iki ayına ilişkin verilerin de gösterdiği gibi, giderek tırmanan dış ticaret açığımızı ve cari işlemler dengesi açığımızı inşaatla kapatmamız zor. İnşaat iyi ama... Belki ben doğru yerlere gitmiyorum ama bilgi ve iletişim teknolojisiyle ilgili sohbetlere, bu alanlardaki yatırım projelerini konuşan adamlara ve kadınlara pek sık rastlamıyorum gittiğim yerlerde. Dünya Ekonomik Forumu'nun hafta içinde açıklanan Küresel Bilgi Teknolojisi Raporu da neredeyse hiç yer bulmadı medyamızda.Ülkelerin bilgi ve iletişim teknolojilerindeki performansıyla verimlilik ve ekonomik büyüme performansları arasındaki güçlü ilişkiyi vurgulayan rapora göre 2005 yılında ABD, dünya sıralamasında yeniden 1. sıraya yükselmiş. Singapur, Danimarka, İzlanda ve Finlandiya ABD ile birlikte ilk beşi oluştururken Türkiye 4 sıra yükselerek 115 ülke arasında 48. sırada yer almış.Bu sıralamaya esas olan endeksin alt gruplarına baktığımızda Türkiye'nin özel sektörün AR - GE yatırımlarında 54. sırada, okullarda internet erişiminde 58. sırada, eğitim sisteminin kalitesinde 70. sırada, hükümetin gelecek vizyonunda bilgi ve iletişim teknolojilerine verilen önemde 80. sırada, vergi düzeninin teknoloji yatırımlarını özendirmesinde 102. sırada yer alabildiğini görüyoruz.İnşaat konuşmaya devam edelim ama inşaatla iş bitmiyor. oulagay@milliyet.com.tr Teknoloji sohbeti!