Osman Ulagay

Osman Ulagay

oulagay@milliyet.com.tr

Tüm Yazıları

OECD’nin son Ekonomik Görünüm raporunda yer alan grafiklere bakarken geldi bu başlık aklıma. Başta ABD ve Avrupa ülkeleri olmak üzere OECD ülkelerinin 2009 ile 2011 yılları arasındaki GSYH büyüme hızı tahminini gösteren grafik, yan yana dizilmiş, tek katlı gecekonduları andırıyor. Başta Çin olmak üzere OECD üyesi olmayan ülkelerle ilgili büyüme hızı tahminlerini gösteren grafikte ise yan yana dizilen gökdelenleri görüyoruz sanki.

Umut Çin’de
OECD’nin Çin ve Hindistan için yaptığı tahminler dünya ekonomisinin büyüme umudunun Asya’da olduğunu açıkça ortaya koyuyor. OECD’ye göre Çin ekonomisi 2009’da % 8.3, 2010’da % 10.2 ve 2011’de % 9.3 büyüyecek ve aynı dönemde ortalama % 7’lik bir büyüme hızı tutturacak olan Hindistan’la birlikte dünya ekonomisinin sürükleyici gücünü oluşturacak. Buna karşın dünya ekonomisinin 2008 yılının ilk çeyreğindeki üretim düzeyine ancak 2011’in üçüncü çeyreğinde ulaşabileceğini tahmin ediyor OECD.
OECD’nin kendi üyeleri için yaptığı yeni tahminler, bu yılın haziran ayında açıklamış olduğu tahminlerden çok daha iyimser.

İyimserlik arttı ama...
Haziranda yaptığı
tahminde OECD ekonomilerinin 2010’da
ancak % 0.9 büyüyeceğini tahmin etmiş olan OECD şimdi bu tahmini % 1.9’a yükseltmiş bulunuyor.
2010’da ABD ekonomisinin % 2.5, euro alanı ekonomilerinin % 0.9, Japonya’nın % 1.8 büyüyeceğini tahmin eden OECD’ye göre 2009’da % 4.7’lik bir küçülme şoku yaşayan İngiltere ekonomisi ise 2010’da % 1.2 büyüyecek.
ABD ve Avrupa’nın başını ağrıtan işsizlik cephesinde ise hiç de iyimser değil OECD. ABD’de % 10’u geçen işsizlik oranının en iyimser tahminle 2010’un üçüncü çeyreğinden itibaren düşüşe geçeceğini tahmin eden OECD’ye göre euro alanında da % 10’un üzerine çıkacak olan işsizlik oranı ancak 2011’in üçüncü çeyreğinde azalmaya başlayacak.

Haberin Devamı

Zengin Batı’ya ‘gecekondu’, Çin’e ‘gökdelen’

Zengin Batı’ya ‘gecekondu’, Çin’e ‘gökdelen’
Güçlü AB gene hayal
Yazının içinde fotoğrafı bulunan kişiyi tanıdınız mı? Daha önce fotoğrafını görmüş ya da adını duymuş muydunuz? Ben kendi hesabıma birkaç hafta öncesine kadar ne adını duymuştum, ne de fotoğrafını görmüştüm. İlk kez, şimdi getirildiği göreve aday olabileceği haberi medyaya yansıdığında duydum adını.
Fotoğrafta görülen kişi, Avrupa Birliği’nin (AB) yeni “Başkan”ı Herman Van Rompuy. AB’nin, yeni yürürlüğe giren Lizbon Anlaşması ile hukuki nitelik kazanan yeni yapısına göre, Birliği en üst düzeyde temsil edecek olan kişi. Geçen yılın Aralık ayından beri Belçika Başbakanı olan Van Rompuy, AB’nin kendine özgü dengeleri içinde, adı çok daha fazla bilinen rakiplerini alt edip başkanlık koltuğuna oturdu. Rompuy’un AB içindeki farklı eğilimleri bağdaştıracak niteliklere sahip, uzlaştırıcı bir siyasetçi olduğu için bu göreve getirildiği belirtiliyor. AB’nin yeni yapısı içinde önem taşıyan Dış İşleri Yüksek Temsilcisi görevine ise gene adı çok az bilinen bir İngiliz kadın siyasetçi, seçim kazanmadan siyasete atılmış olan Lady Ashton getirildi.
AB’nin her konuda pazarlığı öne çıkartan yapısı içinde ve önde gelen AB liderlerinin hiç birinin kendisini gölgede bırakabilecek etkili bir Başkan’a sıcak bakmayacağının bilindiği bir ortamda, adı pek duyulmamış iki siyasetçinin bu görevlere getirilmesi aslında pek şaşırtıcı değil. Ancak AB’nin yeni yapısıyla ve yeni başkanıyla küresel arenada çok daha güçlü bir varlık göstereceğini hayal etmiş olanlar için bu seçimin tam bir düş kırıklığı yarattığı söylenebilir.